CHP Kocaeli İl Başkanı Sarıbay, “14 Mart artık sağlık alanında çalışanların kutlamalarından ziyade, sorunlarının gerekli mercilere hatırlatıldığı bir gün haline gelmiştir” dedi
CHP Kocaeli İl Başkanı Cengiz Sarıbay, 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle yazılı biraçıklama yaptı. Sarıbay, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “14 Mart tarihi, bilindiği gibi, ülkemizde “Çağdaş Tıp Bilim’inin” başlatılması olayının yıldönümüdür. Modern tıp eğitiminin kuruluş tarihine atıfla, 14 Mart ülkemizde Tıp Bayramı olarak kutlanmaktadır.
Memleketimizin her köşesinde, herkese sağlıklı bir yaşam verebilmek için bu kutsal, saygın ve onurlu mesleği büyük özveriyle yerine getiren, canlarımızı emanet ettiğimiz hekimlerimizin ve sağlık çalışanlarımızın Tıp Bayramını en içten duygularımızla kutlamak istiyoruz. Ancak ne yazık ki “14 Mart” artık sağlık alanında çalışanların kutlamalarından ziyade, sorunlarının gerekli mercilere hatırlatıldığı bir gün haline gelmiştir.
Sağlık çalışanlarının umutla beklediği yıpranma payı, ek ödemelerin döner sermayeye yansıtılması, kreş hakkı, emekli maaşlarının yetersizliği çözüme ulaştırılamadığı gibi ayrıca sağlık sisteminin açıklarını kapatmak için Aile Hekimleri ve Aile Sağlığı Merkezi çalışanlarına fazla mesai yaptırılması gündeme gelmiştir. Birinci basamak sağlık hizmetlerinin gelişmesini olumsuz etkileyen ve sağlık çalışanlarının motivasyonunu bozan bu sorunlar yetmezmiş gibi bir de son yıllarda sıkça görülen hekimlere ve sağlık çalışanlarına karşı şiddet ve ölümle sonuçlanan saldırılar artmıştır. Türkiye, şiddete maruz kalan, onuru kırılan, hatta intihara sürüklenen mutsuz hekimler ülkesi haline geldi. Doktoru mutsuz olan ülkenin hastası da mutlu olamaz!
Tüm bu olumsuzluklara AKP’nin Dünya Bankasının gelişmekte olan ülkeler için hazırladığı ve sadece tüketime yönelik olan “sağlıkta dönüşüm programı” adını verdiği “hastaneleri ticarethane, hastaları müşteri” haline getiren politikaları sebep olmuştur.
Sağlıkta Dönüşüm Programı, Sosyal Devlet ilkesi ile herkese verilmesi gereken eşit, ücretsiz, ulaşılabilir ve nitelikli sağlık hizmeti almaktan halkı yoksun bırakarak “paran kadar sağlık alırsın” dönemi başlatmıştır. Sağlıkta özelleştirmenin doludizgin devam ettiği sağlık ortamında, sorunlar çözülmek bir yana katlanarak artmaktadır.
Katkı payı, katılım payı, reçete parası gibi çeşitli adlarla vatandaşın cebinden ekstra para çıkarken, telefon veya internetten alınan randevular ile hasta kuyrukları hastanede değil evlerde oluşmuştur. Performans uygulaması ile hastaya ayrılan süre azalmış, yapılan tetkikler artmış, vatandaş elinde film ve tahlillerle doktor doktor gezmeye başlamıştır. Performansın getirdiği rekabet sağlıkta şiddete zemin yaratmıştır.
Her türlü olumsuz çalışma koşullarına rağmen, tüm insanlara ırk, din, mezhep, ideoloji ayırımı yapmadan özveriyle hizmet vermeye çalışan, sağlık çalışanlarımızın hak ettiği saygıyı görmesini arzu ediyoruz.
Mesleklerini geçinme ve gelecek kaygısı yaşamadan, huzurlu bir ortamda yapmaları dileği ile vatandaşı çaresiz bırakan, eşitsizlikleri uçuruma dönüştüren, sağlık çalışanlarını sağlığından eden bu sağlık politikalarından acilen vazgeçilmesini istiyor, 14 Mart 2016’nın sağlığına kavuşmuş bir sağlık politikasının başlangıç günü olmasını diliyoruz”