Almanya'da yayımlanan bir gazetede yer alan makalede, Prens Muhammed bin Selman'ın, Suudi Arabistan'ın politikasını baş aşağı ettiği belirtildi. Ayrıca makalede 'Manevi itibarı azalan veliaht prens yerini koruyacak olsa da kazanan yine Erdoğan ol
Frankfurter Allgemeine Zeitung'da yer alan "Suudi Arabistan üzerindeki gölgeler" başlıklı makalede, Kaşıkçı cinayetinin, Prens Muhammed bin Selman yönetimindeki Suudi Arabistan'ı ağır bir krize sürüklediği ifade edildi.
'YÖNETİMDE KALMASI ARTIK ZOR'
ABD Kongresinde, en önemli Arap müttefikine karşı yaptırım seslerinin yükseldiği, ünlü iş adamlarının prensten uzaklaştığı ve aralarında Almanya gibi ülkelerin artık Suudi Arabistan'a silah satmak istemediği vurgulanan makalede, Kaşıkçı cinayetinin, Prens Muhammed üzerinde kaldığına ve onun yönetimde kalmasının artık zor olduğuna dikkat çekildi.
Makalede, Kaşıkçı'nın öldürülmesinden sonra Suudi Arabistan'ın "güvenilir bir müttefik" olup olmadığının sorgulandığı belirtilerek "Suudi Arabistan'ın parçalanması ve istikrarsızlığa sürüklenmesi korkusu ağır basıyor." ifadesi kullanıldı.
Prens Muhammed'in, Yemen'de yıkıcı bir savaş yürüttüğü, Katar'ı baskı altına aldığı, Tahran'a savaş tehditleri yönelttiği, Filistinlilerin çıkarlarını dikkate almadığı ve prensleri hapse attırdığı kaydedilen makalede, "2015'teki yükselişinden beri Prens Muhammed, Suudi Arabistan'ın politikasını baş aşağı etti." değerlendirmesinde bulunuldu.
'FEVRİ VE ACIMASIZ'
Makalede, Muhammed Bin Selman'ın Suudi Arabistan'ın temellerini salladığı vurgulandı.
Hem ülke içinden hem de uluslararası toplumdan Prens Muhammed bin Selman'a karşı pozisyon alanların bulunduğu belirtilen makalede, "Çok sayıda kişi, Prens Muhammed'in ülkeyi yönetebileceği konusunda şüphe ediyor, onu fevri ve acımasız buluyor." ifadeleri kullanıldı.
Makalede, Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz'in, Kaşıkçı cinayeti nedeniyle eleştirilen Muhammed bin Selman'ın yerine Londra'dan sürgünden dönen Ahmed bin Abdülaziz'i yönetime geçirebileceği ileri sürüldü.
Kaşıkçı cinayetinin ortaya çıkması için kararlı bir duruş sergileyen Türkiye'nin güçlendiğine vurgu yapılan makalede, "Manevi itibarı azalan veliaht prens yerini koruyacak olsa da kazanan yine Erdoğan olur. Erdoğan kazandı çünkü Washington yeniden Ankara'ya doğru adım atıyor." değerlendirmesi yapıldı.