Alman medyası Die Welt'in önderliğinde Türkiye'nin demokratik açılım ve yükselişini savunan Hür Haber yazarı Ozan Ceyhun'a karşı karalama kampanyasına başladı.
Almanya medyası Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir’e karşı yapılan kampanyayı eski SPD Milletvekili ve Hür Haber yazarı Ozan Ceyhun’a maletmek için harekete geçti. Die Welt’in başını çektiği karalama kampanyasında Ozan Ceyhun tek taraflı haberlerle yalnızlaştırılmaya çalışılıyor.
CEYHUN’LA GÖRÜŞMEDEN KAMPANYA BAŞLATILDI
Erdoğan’ı destekleyen Türkleri ‘KÖTÜ’ Türkler, karşısında olanları da ‘İYİ’ Türkler olarak sınıflandıran Alman medyası yazarımız Ozan Ceyhun’u hükümet yandaşı, provokatör, karalama kampanyaları lideri gibi göstermeye çalışırken tüm iletişim bilgilerine sahip olmalarına rağmen kendisiyle görüşmeden bu türden haberler yayınlaması ile dikkat çekti.
Konu ile ilgili görüştüğümüz Ozan Ceyhun şunları söyledi:
TERBİYESİZCE BİR YALAN
Die Welt benim Cem Özdemir'e karşı yapılan kampanyaların arkasında olduğumu iddia ediyor. Bu terbiyesizce kaleme alınmış bir yalan. Bu haberi yazan gazeteci istediği an bana ulaşabilirdi ama bana hiç bir şey sormadan benim hakkımda iddialarda bulundu.
HİÇBİR İLGİM OLMADIĞINI HERKES BİLİYOR
Anlaşılan asıl amaç bana karşı bir "yıldırma operasyonu" gerçekleştişrmek. Çünkü benim Cem Özdemir' e karşı bir kampanya ile ilgim olmadığını cümle alem bilmekte.
İKİ TÜRK TİPİ FİKRİ OLUŞTURMAK İSTİYORLAR
Şu sıralar Alman Medyası iki tür Türk tipi yaratmaya çalışıyor. Biri "iyi Türkler". Onlar Recep Tayyip Erdoğan'a karşı olanlar ve Türkiye'yi "haklı, haksız eleştirenler". İkincisi ise "kötü Türkler". Yani Türkiye'de Türk ve Kürt annelerin ağlamasına son veren ve Türkiye'de tüm eksikliklere rağmen 2002 öncesine kıyasla demokratikleşmeyi gerçekleştiren Recep Tayyip Erdoğan'ın sosyal alanda, demokratikleşme alanında ve Suriye ya da Mısır'daki diktatörlere karşı aldığı tavırlar konusunda onu destekleyenler.
Ben şu anda "kötü Türk" olarak lanse edilmekteyim.
ALMANYA’DA DEMOKRATİK TÜRKİYE’Yİ SAVUNMAK SUÇ HALİNE GELDİ!
2002 öncesi kemalist oligarşik sistemi savunan ya da "paralel yapının hizmetinde olmayan" bir Türk olarak "fikir özgürlüğü hakkımı kullanarak" Recep Tayyip Erdoğan'ın yukarıda sözünü ettiğim politikalarını savunduğumda hemen "linç operasyonuna" maruz kalıyorum.
Bu haberleri yazan ve bizleri "fikir özgürlüğü hakkımızı kullanarak görüş belirttiğimiz için karalayan" gazetecilerin demokrasiden ne anladığını çok merak etmekteyim. Gerçek şu ki artık Almanya'da Türk olmak ve "modern, demokratik, sosyal ve güçlü bir Türkiye'yi savunmak" her babayiğidin harcı değil.
BOŞUNA UĞRAŞMASINLAR
Boşuna uğraşıyorlar. Onlar bize bu şekilde çirkin saldırılar yaptıkça insanlarımız daha fazla Türkiye'ye ve Türkiye insanının en demokratik hakkını kullanarak seçtiği liderine sahip çıkıyorlar.