Almanya’nın Bremeneyaletinde Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) Meclis Grup Başkanlığı’na Mustafa Güngör’ün seçilmesi partide depreme neden oldu. Güngör’ün Erdoğan ve AK Parti çizgisine yakın olduğunu öne süren SPD’liler bir bir istifa etmeye başladı. 4 parti üyesinin ardından en son 1988 yılından bu yana SPD üyesi olan eski eyalet milletvekili Ulrike Hövelmann aynı nedeni ileri sürüp partisinden istifa etti.

Türkiye’yi kınamasını istediler

Güngör, SPD Meclis Grup Başkanlığı görevine geldiği günden bu yana Türkiye’ye karşı açıklamalarda bulunmadığı için Alman medyası ve politikacıları tarafından adeta kıskaca alındı. TAZ gazetesi HDP yanlısı paylaşımları dikkat çeken Çetin Gürer’e yazı yazdırdı. Güngör’ün Türkiye konusunda ‘muğlak’ konuştuğunu iddia eden Çetin Gürer, SPD’li Güngör’ü, Erdoğan ya da partisini kınayan net bir açıklama yapmaması nedeniyle şikayet etti.

İlk göçmen kökenli vekil

Andreas Bovenschulte’nin senato ve belediye başkanı seçilmesi sonrası boşalan koltuk için Mustafa Güngör ile Antje Grotheer yarıştı. Oylamaya 23 milletvekili katıldı. Mustafa Güngör 12 oy alırken, rakibi Grotheer ise 11 oyda kaldı. Bir oy farkla başkanlık koltuğuna oturan iki çocuk babası Güngör, böylece eyalette bu göreve seçilen ilk göçmen kökenli vekil oldu. Güngör, sonucun kendisi için de sürpriz olduğunu söyledi.

15 Temmuz programı üzerinden saldırdılar

Alman basını ise Güngör’e Erdoğan ve AK Parti’ye yakın olduğunu iddia ederek saldırdı. Alman basını bahane olarak Güngör’ün geçmişte AK Parti eski Milletvekili Metin Külünk’ün de katıldığı UETD Bremen Bölge Teşkilatı tarafından düzenlenen 15 Temmuz Şehitlerini Anma Programı’na katılımını gösterdi. TAZ gazetesi konuya ilişkin yayınladığı bir haberinde Mustafa Güngör ve SPD eyalet yönetim kurulunda yer alan Mehmet Acar’ın UETD’ye yakın olduğunu ileri sürerek Türkiye’nin politikacılar aracılığıyla Alman siyasetinde nüfuz alanı elde etmeye çalıştığını iddia ettiler.