Baba Mustafa Bal, namaz öncesi gazetecilere yaptığı açıklamada, çok büyük acı çektiklerini belirterek, "Oğlumun tam ölüm nedeni belli değil. Otopsi raporu çıkmış ama kan raporları çıkmamış. Şu anda bu kadar bilgimiz var. Konunun tam olarak aydınlatılmasını bekliyoruz" dedi.

Amca Ali Haydar Bal ise Uğur Bal’ın en son 14 Eylül’de ailesiyle telefonla görüştüğünü ifade ederek, "O günden itibaren irtibat kesildi. Babası 20 Eylül’de kayıp başvurusu yaparak Antalya’ya gitti. Tüm kamu kuruluşlarına dilekçeleri verdik, ben de gittim. Kimse aylarca cevap vermedi bize. 81 ilde araması vardı ama biz oğlumuzu ararken meğer onun cesedi emniyetin hemen yakınlarındaki adli tıp morgundaymış. Hiçbir kamu kurumunu suçlamak istemiyoruz ama biz niye bu acıyı tam 3 ay yaşayalım ki" ifadelerini kullandı.

Antalya’dan alınan Uğur Bal’ın (29) cenazesi, Bursa Kestel Cemevi’ne getirildi. Gencin annesi Şenay Bal ile yakınları bir süre tabut başında ağladı.

Ayakta durmakta zorlandığı gözlenen acılı anne, çevredekiler tarafından sakinleştirilmeye çalışıldı.

Uğur Bal’ın cenazesi, kılınan namazın ardından Kestel İlçe Mezarlığı’nda toprağa verildi.

TÜM ÇABALARA RAĞMEN BULUNAMADI

Bursa’da girdiği üniversite sınavında Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü’nü kazanan Uğur Bal, kayıt yaptırmak için yaklaşık 3 ay önce Antalya’ya gitmiş, bir daha oğullarından haber alamamaları üzerine ailesi kayıp başvurusunda bulunmuştu.

Başvurunun ardından Antalya ve Bursa’da yapılan aramalardan sonuç alınamayınca yetkililer, Uğur Bal’ın ailesine ulaşarak Antalya Adli Tıp Kurumu morgunda bulunan ve üzerinden kimlik çıkmayan bir kişinin cesedinin oğullarına ait olabileceğini bildirmişti.

Bunun üzerine aile, cesedin oğullarına ait olduğunu tespit etmişti.