Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Suriyeli mültecilerin ihtiyaçları için verilmesi taahhüt edilen, ancak İtalya'nın blokajından dolayı AB'nin yürürlüğe sokamadığı 3 milyar Euro'luk yardımın,,,
Volkan Bozkır İtalya’daki programına, dün İtalya Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni ve Başbakanlık AB Müsteşarı Sandro Gozi ile bir araya gelerek devam etti.
Bunun ardından, temaslarına ilişkin gazetecilere açıklama yapan Bozkır, İtalya’da önemli görüşmeler gerçekleştirdiklerini dile getirdi.
Bozkır, Sandro Gozi ile Türkiye’nin AB sürecini, müzakerelerde gelinen noktayı, bu yıl açılacak 5 faslı, vizenin kaldırılması yolunda kaydedilen gelişmeleri, ekonomi, enerji ve siyasi platformda gerçekleştirmekte oldukları üst düzey temasları değerlendirdiklerini belirtti.
“Tabiatıyla İtalya bizim dostumuz” ifadelerini kullanan Bozkır bu ülkenin, Avrupa sürecinde en zor anlarında yanlarında olduğunu ve Sandro Gozi’nin, önümüzdeki dönemde müzakerelerle ilgili ortaya çıkabilecek bazı engellerin aşılmasında her zamanki gibi destek olma taahhütlerini sürdürdüğünü aktardı.
“SURİYE VATANDAŞLARINA VİZE UYGULAMAMIZ ÖNEMLİ SONUÇLAR VERDİ”
Bozkır, Dışişleri Bakanı ile olan görüşmesine ilişkin ise şunları aktardı, “Onunla hem AB sürecini hem de illegal göç dalgasıyla vermekte olduğumuz mücadeleyi, Türkiye’de alınan önlemleri ve bundan ortaya çıkan sonuçları değerlendirdik. Suriye vatandaşlarına uygulamakta olduğumuz vizenin (8 Ocak’tan itibaren), deniz ve kara yoluyla gelen Suriye vatandaşlarına, önemli sonuçlar verdiği bilgisini paylaştım. Suriyeli kardeşlerimize Türkiye’de çalışma izni verilmesiyle birlikte bu göç dalgasındaki baskının azalmasının beklendiğini ifade ettim ve yaklaşık 160 bin illegal göçmeni 2015 yılında Türkiye’nin yakaladığını ve 3 bin 700 insan kaçakçısının da bu şekilde tutuklandığını kendileriyle paylaştım.”
“BAZI İLÇELERİN TÜRKİYE’DEN KOPARILMAK İSTENDİĞİNİ ANLATTIM”
Bunun dışında, "İtalya’nın da gündeminde olan Türkiye’nin terör örgütüyle mücadelesiyle ilgili bazı yanlış algılarla ilgili" de çok detaylı görüşmelerde bulunduklarını anlatan Volkan Bozkır, “Kendilerine halihazırda, Türkiye’nin bazı ilçelerinin Türkiye’den koparılmak istenen bir plan dahilinde nasıl ele geçirmeye çalıştığını izah ettim ve Türk güvenlik güçlerinin buralardaki operasyonları ve bu operasyonlar sonucunda ele geçirilen mühimmat; el bombaları, patlayıcılar, roketatarlar, mermiler hakkında rakamlarla bilgi verdim ve bu operasyonların yakın zamanda sona ereceğini ve tekrar o ilçelerimizde huzurun avdet etmesi ile birlikte, oradan göç etmeye zorlanmış vatandaşlarımız da tekrar evlerine, yuvalarına döneceklerini birlikte değerlendirdik” diye aktarımlarını sürdürdü.
“SURİYE SORUNU ÇÖZÜLMEZSE YENİ TERÖR SALDIRILARI VUKU BULABİLİR”
Muhatabıyla gündeminde Suriye meselesinin de olduğunu belirten Bozkır, bu konuda ilerleme kaydedilmeden hem terörle mücadelede hem illegal göçle mücadelede bekledikleri sonuçların alınmasının mümkün olmayacağını, hatta yeni bir takım menfi gelişmeyle ilave bir göç dalgasının ortaya çıkabileceğini, terörle mücadelelerinde yeni saldırıların vuku bulabileceğini değerlendiklerini söyledi.
Bozkır, bu sorununun bir an önce çözülmesinin Türkiye, AB, bölge ve dünya barışı bakımından önemini tekrar vurguladıklarını da anlattı.
“3 MİLYAR EURO’YA İTALYA’NIN REZERV KOYDUĞU YANLIŞ ALGISI ORTADAN KALKTI”
“İtalya’nın önümüzdeki dönemde bu işbirliğine devam edeceğini biliyorum” diye sözlerini sürdüren Volkan Bozkır, AB-Türkiye Ortak Eylem Planı kapsamında, sığınmacılar için Türkiye’ye gönderilmesi planlanan 3 milyar Euro’luk kaynağa İtalya’nın rezerv koyduğu ve bunun Türkiye’ye verilmesini arzu etmediği şeklinde ortaya çıkan yanlış bazı algılar olduğunu savundu.
Bunun hiçbir şekilde doğru olmadığının, görüşmeleri sırasında anlaşıldığını belirten Bozkır, “İtalya’nın bütün derdi, 250 milyon Euro civarındaki bir katkısının İtalya bütçesinden değil, AB mekanizmaları içinde değerlendirilip, zaten AB’nin yapmakta olduğu katkılar içinde Türkiye’ye gönderilmesini savunuyor idi. Sanıyorum İtalya Başbakanı ve Alman Şansölyesi arasında bugün (dün) gerçekleştirilen görüşme sonrasında da bu konu çözüme kavuşmuş. 3 milyar Euro’nun Türkiye’ye gelmesi, Şubat ayı sonundan önce gerçekleşecek. Bu konuda da yanlış bir algının İtalya bakımından ortadan kalkması imkanını bulmuş olduk” ifadelerini kullandı.
AB bakanlığı kaynakları da, Bozkır ile görüşmesi sırasında İtalya Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni’nin, 3 milyar Euro’nun Şubat ayı içerisinde Türkiye’ye gönderilmesi konusunda teminat verdiğini aktardı.
Dün Almanya Şansölyesi Angela Merkel ile ortak bir basın toplantısı düzenleyen İtalya Başbakanı Matteo Renzi, “İtalya bu katkıya ‘evet’ dedi ve bu sözümüzün arkasındayız. Ancak AB Komisyonu’nun bazı soruları yanıtlamasını bekliyoruz” diye konuşmuştu.
Merkel, Türkiye’ye yardım da dahil her konuda İtalyan muhatabıyla mutabık kaldıklarını söylese de Renzi, Londra’da 4 Şubat’ta yapılacak olan Suriye toplantısından önce AB’nin bu kaynağa ilişkin bazı konulara açıklık getirmesini bekleyeceğini belirtti.
“TÜRKİYE 2 YILDA 4 SEÇİMLE UĞRAŞIRKEN, AVRUPA’DA TÜRKİYE ALEYHİNE ALGI KAMPANYASI YÜRÜTÜLMÜŞ”
Bu arada Volkan Bozkır, parlamentodaki temasları, Dışişleri Bakanı ve Başbakanlık AB müsteşarı ile olan görüşmeleri ve İtalyan basınıyla yaptıkları temaslarla, bu ülkede Türkiye’yle ilgili olan, yanlış bilgilere dayanan algıların, doğru bilgilerle değiştirilmesi yolunda mesafe kat ettiklerini düşündüğünü de ifade etti.
Bozkır, Türkiye hakkındaki yanlış algılardan kasıtlarının ne olduğuna dair bir soruya şöyle yanıt verdi
“Türkiye iki seçim geçirdi, iki yılda dört seçim geçirdi ve bizim milletvekillerimiz, Türk siyaseti, Türkiye’deki kampanyalarla çok fazla meşgul olmak zorunda kaldığı için Avrupa’daki, Avrupa parlamentosundaki ve İtalya’daki, Türkiye’ye zarar vermek isteyen çevreler ve vatana hıyanet içinde olan bazı çevreler, Türkiye aleyhinde burada çok önemli bir algı kampanyası yürüttüler. Bunların başarılı olduklarını görüyoruz. Ancak artık meclisimiz çalışmaya başladı, milletvekillerimiz Avrupa’yı dolaşıyor, bazı bakanlarımız buralara geliyor, akademisyenlerimiz, sivil toplumumuz… Dolayısıyla bu yanlış bilgilere dayalı algılar, artık doğru bilgilerle ortadan kalkacaktır. Sabun köpüğü her zaman patlamaya hazırdır.”