İLAÇ YARDIMI İSTEYEN KIZIN CEBİNE PARA
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar belediye binasından çıkarken yanına üniversite öğrencisi olduğunu söyleyen kemoterapi gördüğü için saçları dökülen genç bir kız yaklaştı. Bakanın elini tutan genç kız, kanser hastası olduğunu söyleyerek, yurt dışından ilaçlarını getirtemediği için yardım istedi. Bunun üzerine Bakan Bayraktar cebinden çıkardığı parayı yardım isteyen genç kızın hırkasının cebine koyarak, "Al işte bu parayı. Başka ne yapacağım? Onları sen kendin al. Parayı al, cebinden düşürme" dedikten sonra yoluna devam etti. Bakan Bayraktar, Edirne Valisi Hasan Duruer ve protokol üyeleri ile belediye binasının 300 metre uzağındaki Selimiye Camii’ne giderek öğle namazını kıldı.
CAMİYE GİDİP BEKLEDİ
Bakan Bayraktar’dan tedavisi için yardım isteyen ancak, cebine para konulması nedeniyle üzülen genç kız da Selimiye Camisi’ne geldi. Bakanın namazda olduğunu öğrenince camii bahçesinde beklemeye başlayan genç kızın parayı iade edeceğini öğrenen polisler, bir yanlış anlaşılma olduğunu söyleyerek onu vazgeçmesi için ikna etmeye çalıştı.
Polislerin ikna çabası sırasında Bakan Bayraktar’ın camiden çıktığını gören genç kız, "Bakanım bir şey diyeceğim, kimseye bir zararım yok" diye seslendi. Bu sırada koruma polisleri genç kızı tuttu ancak, bakanın talimatı ile bıraktı.
"DİLENCİ DEĞİLİM"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın yanına giden ve elini tutan genç kız cebine konulan parayı iade ettikten sonra ağlayarak, "Sadece yanlış anlaşıldım. Ben dilenci değilim. İnsanlık konusunda bir kez daha hayal kırıklığına uğradım. Görüyorum ki çaresizliği hiç tatmamışsınız hayatınızda" dedi.
Genç kızın parayı iade etmesi ve sözlerine anlam veremeyip şaşıran Bakan Bayraktar, yanından koşarak ayrılmak isteyen kızı kolundan tutarak, "Yardım edeyim kızım, ne istiyorsun?" diye sordu. Ancak, ağlayan genç kız, koşarak camii bahçesinden ayrıldı.
Genç kızın ilaçlarını getirtmek için kendisinden yardım istediğini söyleyen Bakan Bayraktar, "İlaçlarımı getirteceğim yurt dışından imkanım yok dedi. Biz de yardımcı olduk. Vali bey ’Ben ilgileneyim’ dedi. Ama kızcağız alındı. Biz yardımcı oluruz kendisine. İlaçlarını alma konusunda yardımcı oluruz" diye konuştu.
"ERGENE NEHRİ’NİN TEMİZLİĞİ KONUSUNDA 2,5 YIL İÇİNDE NETİCE ALACAĞIZ"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Ergene Nehri’nin temizliği konusunda 2.5 yıl içinde sonuç almayı planladıklarını geçen yıl Ergene Havzası’nı kirleten 2 bin 947 sanayi kuruluşuna toplam 13 milyon 265 bin 483 lira ceza kesildiğini söyledi.
Edirne Valisi Hasan Duruer’i makamında ziyaret eden Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, gazetecilerin sanayi tesislerinin bıraktığı kimyasal atıklar nedeniyle içinde canlı türünün yaşamadığı ve siyah akan Ergene Nehri’nin temizleme çalışmaları hakkında açıklama yaptı. Bakan Bayraktar, Ergene Nehri’nin kirliğinin 35-40 yıllık mesele olduğunu hatırlatarak, "Hep konuşuluyor ama bir şey yapılmıyor. Ama bıçak kemiğe de dayandı. İlk defa bu kadar ciddi bir eylem planı yapıldı. 3.2 katrilyon bir para ayrıldı. Programa konuldu. Biz de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak 230 milyon parayı hem gönderdik hem de gönderiyoruz" dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktan Ergene Nehri’nin temizlenmesi için Başbakan Erdoğan’ın talimat verdiğini kaydederek, "Başbakanımızın Orman ve Su İşleri Bakanlığı’na, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na hem de Tekirdağ Valisi’ne özellikle talimat verdi. Bu işin artık şakası yok. Bu işin sanayici ayağı var. Sadece cezayla olmaz. Bu günlerde çok ceza yazıldı. Nehrin içinde evsel atık su var az miktar. Organize sanayi bölgesi var, organize dışında sanayi kuruluşları var. Bunların disipline edilmesi lazım. Öbür taraftan da ülkemizin sanayiye ihtiyacı var. Sanayi mamullerine ihtiyacı var. Ve bunları ihraç etmek mecburiyetindeyiz. Böyle bir olguyla karşı karşıyayız. Sanayi mamullerinin hem kaliteli olması lazım, hem de rekabet edebilir düzeyde ucuz olması lazım. Tüm bu dengeleri çok ince eleyip sık dokuyoruz. Bunları tartıyoruz. Ama şuan öne çıkan Ergene havzasının temizliğidir" diye konuştu.
Ergene Nehri’nin debisinin 3,5 misli yoğunlukta aktığını anlatan Bakan Bayraktar, "Bunu kendi tabi debisine indirmemiz lazım. Yani Saroz Körfezi’ne akan Meriç Nehri ile birleşen Ergene Nehri’ni kendi tabii debisine dönmesi lazım. Belki çok az bir evsel atık su arıtılarak bırakılabilir. Bunun dışında sanayi atık sularının tamamını ayrı bir kolektörle Marmara Denizine derin deşarj yapmak suretiyle çok ileri teknoloji ile arıtacak proje Haziran ayına kadar bitecek. Etap etap bu işi bitirmek zorundayız."dedi.
Bakan Bayraktar, yaşanan durumun şakasının olmadığına işaret ederek, "Tahammül edilebilir bir noktada değil. Mutlaka yapmamız lazım. Yoksa ne bizi Trakya affeder, ne bizi tarih affeder. Şu anda bizim önümüzdeki en önemli iş bu, bunu ifade edebilirim. 2,5 sene içerisinde bir netice alacağız. Ama bu netice yüzde 100 ne olur onu tam ifade etmek istemiyorum. Ama ciddi netice alacağımızı hep birlikte göreceğiz" dedi.
Ak Parti Edirne İl Teşkilatı ziyaretinin ardından bakan Byaraktar, karayoluyla Kırklareli’ne gitti.