Dünyanın ‘süper güç’ diye lanse edilen ülkeleri Ukrayna’daki vatandaşlarını tahliye etmekte aciz kalırken, kendi insanlarını bir bir ülkeye getiren Türkiye; Hintlisinden Nijeryalısına, Afrikalısından Asyalısına binlerce insana hem sınır geçişlerinde
Dünyanın süper gücü olarak lanse edilen ülkeler, Ukrayna’da, Rusya ateşi altında sıkışıp kalan vatandaşlarını, “Sizin için yapacak bir şeyimiz yok” diyerek yüzüstü bırakırken, devletin bütün imkânlarını seferber eden Türkiye, cephe hattındaki vatandaşlarını güvenli bir şekilde yurda getirmeye devam ediyor. ABD ve Avrupa: Başınızın çaresine bakın Amerika, “Çıkabiliyorken çıkın çünkü bir kurtarma operasyonu düzenlenmeyecek” diyerek Ukrayna’da mahsur kalan vatandaşlarını kaderine terk ederken, birçok AB ülkesi ise ‘Elçiliklerimizi kapattık, Kızılhaç’a sığının” cevabıyla vatandaşlarını çatışma bölgesinin ortasında bıraktı. Savaş başlamadan 10 gün önce hem mesajla hem de telefonla tüm vatandaşlarına tek tek ulaşan ve tahliye operasyonuna karşı hazırlıklı olmaları bilgisi veren Türkiye ise, henüz ayrılamayan vatandaşlarına açık tuttuğu elçiliklerde gıda ve barınma imkânı sağlıyor. Dışişleri Bakanlığı ve elçiliklerimiz vasıtasıyla Ukrayna içerisinde, AFAD ile hemen sınırda, Kızılay aracılığıyla da sınır kapılarında kurumlar arası bir köprü kuran Türkiye, vatandaşlarımızı yalnız bırakmadı. Yaşananları anlattılar Çatışmalar alevlenir alevlenmez Türkiye’nin Kiev Konsolosluğuna sığınan öğrencilerden Fatma Nur Seyfeli ve Su Harmandalı büyük tahliye operasyonunu ve diğer ülkelerin vatandaşlarını nasıl kaderine terk ettiğini Akit’e anlattı. Kiev Medical University Diş Hekimliği Öğrencisi Fatma Nur Seyfeli, “Biz 80 kişi civarındaydık ve iki otobüs halinde geldik. Romanya sınır kapısına geldiğimiz zaman, Hindistan ve Nijerya gibi birçok Afrika ülke vatandaşını içeri almadıklarını gördük. İçlerinde çok sayıda öğrenci de vardı. Romanya sınırına yürüyerek gelmişlerdi, ancak içeri alınmıyorlardı. Türk konsolosluğu bilgilendirdiği için kafile olarak biz rahatlıkla sınır kapısından geçebildik” dedi. Türkiyemiz başka ülkelerin insanlarına yardım eli uzattı Sınırda bebekli kadınların beklediklerini, sınırı geçemediklerini de kaydeden Seyfeli, şöyle devam etti: “Sınırda bekleyen çok sayıda insanı da alarak sınırı geçirip Romanya’da bıraktık. Romanya’da bizi AFAD ekipleri karşıladı. Yiyecek ve içecek ikram ettiler. Oradan Bulgaristan’a sonra da Edirne’den Türkiye’ye girdik. Aracımızda öğrencilerin yanında Türklerle evli olan Ukrayna vatandaşları da vardı. Devletimizin ne kadar güçlü ve büyük olduğunu yol boyunca gördüklerimizden ve sınır kapılarında gösterilen kolaylıklardan bir kez daha anladık. Türkiye başka ülke insanlarına da sahip çıktı. Bir İranlı arkadaşımız vardı. İran konsolosluğu cevap vermediği için buraya getirmek istedik. Öncelik Türk vatandaşlarının olduğu için konsolosluk onu biraz bekletti. Sonra onu ve yanındaki arkadaşını Türk konsolosluğunun trene bindirdiğini ve Romanya’ya ulaştığını öğrendim. Zaten Hindistan, İran ve Nijerya veya diğer Afrika ülkelerinin vatandaşları hep itilip kakılıyorlar. Çünkü kendi devletleri bile sahip çıkmıyor. Türkiyemiz ise yardım gönderdi, yemek dağıttı, elçiliklerin kapısını açarak barınma imkânı sağladı.” Hiçbir ücret talep edilmedi Kiev Medical University Tıp Fakültesi Öğrencisi Su Harmandalı ise, şunları söyledi: “Devletimiz bize iki otobüs sağladı. Romanya sınırına kadar uzun bir yolculuk geçirdik. Diğer insanlara ters kelepçe takıldığı halde bizler hiçbir zarar görmedik. Sınırda diğer ülkelerden çok fazla insan vardı. Hintliler, Nijeryalılar sınıra yürüyerek gelmişlerdi. Ama içeri alınmıyorlardı. Devletimiz ise mola vereceğimiz yerden, yemek yenilecek yere ve lavabolara kadar her şeyi belirlemişti. Edirne’de de çok güzel karşılandık. Kızılay kahvaltılarımızı hazırlamıştı. Sonra İstanbul’a bırakıldık. Hiçbir ücret talep edilmedi. Bizden sonrakiler uçakla getirildi. Onlardan da ücret istenmemiş.”