1992de kaybedilen Efeoğlunun naaşını arayan kayıp aileleri, daha önce aranan alanı kazdı. Yeni delil buldu.
“Burada Ayhan’ı bulursak, kız kardeşimi bulmuş kadar sevineceğim. Bugün bulamayabiliriz ama arayışımız ölünceye kadar devam edecek.”
Bu sözlerin sahibi Nagehan Kurt, dün saatlerce sağanak yağmur altında Çerkezköy ’de ormanlık bir arazide kazı yaptı. Ne yağan yağmura aldırış etti, ne ayağındaki çamura, ne de soğuğa… Tek bir amacı vardı, tıpkı kız kardeşi Neslihan Hayat Uslu gibi gözaltındayken kaybedilen Ayhan Efeoğlu’nun kemiklerine ulaşabilmek.
YTÜ öğrencisi Ayhan Efeoğlu, 6 Ekim 1992’de gözaltına alındı. Bir daha kendisinden haber alınamadı. Oysa, Efeoğlu’nu gözaltına alınırken görenler vardı. Yasal girişimler sonuçsuz kaldı, yıllarca hiçbir ilerleme kaydedilmedi. Hal böyleyken 1994’te Ali Efeoğlu da kaybedildi.
Efeoğlu dosyası eski Özel Harekâtçı polis Ayhan Çarkın ’ın tutuklanmasıyla yeniden gündeme gelmişti. Çarkın, cezaevinde yazmaya başladığı kitabında da Efeoğlu için “Şubeden çıkarılan bir paket, ne bu? Açık araziye götürülüp imha edilecek. Paketi açalım derken o da ne? Bir insan. A. Efeoğlu...” demişti. Bu itiraflar üzerine soruşturma dosyası yeniden açıldı. Çarkın, Çerkezköy’de yer göstermeye götürüldü. Ancak işaret ettiği yerlerdeki kazılarda hiçbir ize rastlanmadı.
‘Biz arayacağız’
Tutuklu Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği’ne (TAYAD) üye aileler dün “Kayıplarımızı biz bulacağız” diyerek, Çerkezköy’e gitti. Yanlarına kazma ve kürek alan aileler Çarkın’ın bir yıl önce gösterdiği alanda kazıya saat 14.00 gibi başladı. Bir buçuk saat sonra bulunan ilk kemik parçası aileleri heyecanlandırdı. Aynı yerde kazılar yoğunlaştı. Toplam 4 kemik parçası, bir erkek hırkası, ayakkabı parçası, bir terlik ve bir de halı parçası bulundu. Kazı çalışması boyunca sağnak yağış devam etti. Kadınlar yağamura çamura aldırmadan saatlerce kazdı. Kazılara ailelerin avukatlarından Taylan Tanay da katıldı. Avukat Talay, kazı için savcılıktan izin almaya gerek olmadığını söyledi. Arazinin devlete ait olduğunu belirten Tanay, şunları söyledi: “1992 yılında Ayhan Efeoğlu katledildi. Biz 20 yıldır Ayhan’ı arıyoruz. Israrımızı sürdürmek için buradayız. Bizler kaybedilen ailelerimizi istiyoruz. Tek bir kemik parçası için, tek bir mezar için savaşıyoruz. Ülkemizdeki adalet gerçeğini tüm açıklığıyla ortaya koymuş durumda. TAYAD’lı aileler yağmur çamur demeden kayıplarını arıyor. Tıpkı Ali Yıldız’ı bulduğumuz gibi, Efeoğlu’nu, kaybedilen yaklaşık 300 arkadaşımızı aramaya devam edeceğiz.”
Savcı delillere el koydu
Kazılar sloganlar ve marşlar eşliğinde akşam saatlerine kadar devam etti. Bir ara jandarma aracı kazı yapılan alana geldi. Aileleri o bölgeden ayrılmaları için uyardı. Aileler kazı yapacaklarını ve ayrılmayacaklarını söyledi. Jandarma minibüsü daha sonra bölgeden uzaklaştı ve bir daha gelmedi. Kazı süresince bir çevik kuvvet minibüsü de ormanlık alanda bekledi. Çok sayıda sivil polis de kazı çalışmalarını takip etti.
Saat 16.30 sularında TAYAD’lı ailelerin bölgeden ayrılacağını açıkladı. Ancak bu kez polis, savcının geleceğini söyleyerek aileleri bekletti. Çerkezköy’de tam da ‘ İstanbul il sınırı’ yazan tabelanın olduğu yerde yapılan kazılara Çerkezköy Savcısı Mikail Demirci de geldi. Demirci bulunan parçalara delil olarak el koyacaklarını söyledi. Polise talimat veren Savcı Demirci, kemiklerin bulunduğu yerin güvenlik çemberine alınmasını istedi. Ayrıca daha detaylı bir kazı da yapılması için ekiplere haber verilmesi talimatı verdi. Bir süre sonra olay yeri inceleme polisleri kemiklerin bulunduğu yeri güvenlik şeridine aldı. Delilleri bulunduğu yerde numaralandırdı. İtfaiye ve belediye ekiplerine de haber verildi.
Yeni soruşturma açıldı
Polis bir yandan kemikleri bulan TAYAD’lı üç kadının ifadesini alırken itfaiye ekipleri de kazı yapılan alana jeneratör ve aydınlatma için projektör getirdi. Belediyeye bağlı olarak çalışan iki işçi de kazma işlemlerini yaptı. TAYAD’lı kadınların gösterdiği yerlerde tekrar kazılar yapıldı. Yaklaşık 1.5 saat bu şekilde çalışmalar devam etti. Daha sonra yine savcının talimatıyla kazı işlemleri durduruldu. Çerkezköy Savcısı Demirci, bulunan kemikleri, erkek hırkasını ve delilleri inceletmek için yeni bir soruşturma açtı. Eğer bulunan kemik parçalarının ilk inceleme sonucunda insana ait olduğu anlaşılırsa kazı çalışmaları genişletilerek devam edecek.