Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "PKK (Telafer'e yönelik) herhangi bir tehdit oluşturursa hiç tereddüt etmeden PKK'yı orada da vururuz, vuracağız da" dedi..
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye'deki son duruma ilişkin, "Ülke genelinde ateşkesin sağlanması ve siyasi çözüm konusunda müzakerelerin başlaması için bir taraftan gayret sarfediyoruz. Önümüzdeki süreçte bu çabalarımız devam edecek. Bu anlamda, bu ayın sonunda 27 Aralık'ta Moskova'da Türkiye, Rusya, İran üçlü toplantısını gerçekleştireceğiz." dedi.
Çavuşoğlu, TGRT Haber'de katıldığı bir programda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Suriye'deki son gelişmeleri ve Halep'te ateşkesin ihlal edilmesini değerlendiren Çavuşoğlu, Halep'teki katliamın durdurulması için sürdürülen diplomatik çabalara dikkati çekti.
Türkiye'nin, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun (BMGK) acil toplanması çağrısında bulunduğunu kaydeden Çavuşoğlu, "Bu şekilde herkesi ayağa kaldırmaya çalışıyoruz ki, Halep'te bir dram var, Halep'te facia var. Biz bunu durduralım ama öncelikle bu insanları ordan kurtaralım." diye konuştu.
Çavuşoğlu, her zaman en iyi çözümün siyasi çözüm olduğunu vurgulayarak, "Ülke genelinde ateşkesin sağlanması ve siyasi çözüm konusunda müzakerelerin başlaması için bir taraftan gayret sarfediyoruz. Önümüzdeki süreçte bu çabalarımız devam edecek. Bu anlamda, bu ayın sonunda 27 Aralık'ta Moskova'da Türkiye, Rusya, İran üçlü toplantısını gerçekleştireceğiz." dedi.
"EL BAB'TAN SONRA MÜNBİÇ'E YÖNELİNECEK"
Bakan Çavuşoğlu, Fırat Kalkanı Operasyonu kapsamında bir daha Türk askerlerine yönelik saldırı olmaması için Türkiye'nin herkese uyarılarını yaptığını, Rusya, ABD ve İran'la görüşüldüğünü belirterek, "Operasyon devam ediyor. Peki El Bab'tan sonra ne olacak? El Bab'tan sonra Münbiç'e doğru yönelinecek." diye konuştu.
Münbiç'e ABD ile ortak bir heyet gönderildiğini belirten Çavuşoğlu, "Şuna da dikkat ediyoruz ki, sözde Suriye Demokratik Güçlerinin içine, yani Arapların içine PYD'liler de sızmasın, kamuflaj olmasın. Onların üniformalarıyla YPG'liler olmasın. Burada yakın takibimizi sürdürüyoruz. Eğer ırmağın öbür tarafına geçmezlerse biz buradaki kuvvetlerimizi kullanarak burdaki YPG'lilere yönelik gerekli adımları atacağız. Bu konudaki kararlılığımızı müttefikimiz ABD de çok iyi biliyor." ifadelerini kullandı.
"PKK TELAFER'DE TEHDİT OLUŞTURURSA TEREDDÜT ETMEDEN VURURUZ"
Çavuşoğlu, PKK unsurlarının bölgedeki varlığının yakından takip edildiğini ve özellikle Türkmenlerin yaşadığı Telafer'e yönelik bir tehdit oluşturmasına karşın Türkiye'nin hazırlığının olduğunu belirterek, "Her an burayı da vururuz hiç tereddüt etmeden. Nasıl Kandil'i vuruyorsak, ordaki PKK'lılar da bizim için her şeyden önce tehdittir." dedi.
Bölgeden Türkiye'ye gelen Türkmenler için de Türkiye'nin hazırlıklı olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, "PKK (Telafer'e yönelik) herhangi bir tehdit oluşturursa hiç tereddüt etmeden PKK'yı orada da vururuz, vuracağız da. Orada yaşayan kardeşlerimize yönelik tehditler konusunda her türlü planımız, hazırlığımız elbette var, olmalıdır." açıklamasında bulundu.
Çavuoğlu, Haşdi Şabi'nin Telafer'e gelmemesi için de bir taraftan diplomatik çabaların sürdüğünü kaydetti.
"YURT DIŞINDA PKK'YA DESTEK VERENLER VATANDAŞLIKTAN ÇIKARILABİLİR"
PKK terör örgütünün destekçilerinin de yakından takip edildiğini dile getiren Bakan Çavuşoğlu, "Yurt dışında bizim vatandaşımız olup da PKK'ya oralarda aktif destek verenlerle ilgili vatandaşlıktan çıkarma dahil her türlü tedbiri alacağız. Tek tek bunları da takip ediyoruz." şeklinde konuştu.
Halep'teki durumun uzun zamandır acı bir tabloyu sergilediğini vurgulayan Çavuşoğlu, rejim ve destekçilerinin okul ve hastaneleri hedef alması nedeniyle de her geçen gün daha kötüye gittiğini ve insanlık tarihinin en acımasız uygulamalarının Halep'te görüldüğünü belirtti.
Suriye'de ve Halep'te sorunun çözülmesi için Türkiye'nin uzun süredir diplomatik çaba sarfettiğini vurgulayan Çavuşoğlu, dünyada halklarda duyarlılık olsa da yönetimlerin sessiz kaldığını söyledi.
Halep'teki duruma ilişkin Türkiye'nin Rusya'yla yürüttüğü sürece dikkati çeken Çavuşoğlu, "Esasen dün gece itibarıyla mutabakat sağlanmıştı. Fakat sabah gördük ki bu sefer rejim ve diğer destekçileri engel çıkarmaya çalıştılar. Tahliyeye engel çıkardılar. Taciz ateşleri yaptılar. Muhalefetin yaptığını söylüyorlar ki bu doğru değil. Bu akşam tüm gerçekleri Sayın Cumhurbaşkanımız Putin'e de anlattı. Esasen dün gece tüm gelişmeleri Rus heyetiyle bizim heyetimiz birlikte takip etti." dedi.
Çavuşoğlu, süreci Türkiye ve Rusya'nın birlikte yürütmesini kıskananların da olduğunu kaydederek, "Diğer taraftan rejim de başka dert içinde ve bunu, bozdular. İnsanlar kendini güvende hissedemeyince otobüsler de döndü. Bu sefer ayrılmak istemediler. Çünkü saldırı devam ederken ortaya çıktığı zaman hedef olacaklar." diye konuştu.
Bakan Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le yaptığı telefon görüşmesini, "Bu gece artık netice alalım dedi Sayın Cumhurbaşkanımız, Putin de 'Çalışalım' dedi." sözleriyle aktardı.
Dün akşam Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'la, bugün İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif'le iki kere telefonda görüştüğünü belirten Çavuşoğlu, Halep'teki ateşkesin ihlal edilmesinde İran'ın bir etkisinin olup olmadığı yönündeki soruya, "İran'ın desteklediği gruplar var arazide, İran'ın kendi özel kuvvetleri var rejim muhafızları dediğimiz, bir de rejim var. Tabi araziden değişik taciz ateşleri geliyor. Bunları doğrudan hangi grupların yaptığının da tespit edilmesi gerekiyor. Ama öyle görülüyor ki rejim ve destekçileri." yanıtını verdi.
"HAZIRLIKLARIMIZ TAMAM"
Çavuşoğlu, Halep'ten sivillerin tahliye edilmesine ilişkin bir soruya ise önceliğin yaralıların ve hastaların Türkiye'ye getirilip tedavi edilmesi olduğunu vurgulayarak, "Hazırlıklarımız tamam. Biz her türlü olasılığa karşı içerde ve dışarıda alınacak tedbirler konusunda hazırlıklıyız." dedi.
Türkiye'nin tüm kurumlarının hazır olduğunu, Sağlık Bakanlığı'nın da teyakkuz halinde bulunduğunu belirten Çavuşoğlu, "Hastanelerimizi açacağız, biz her türlü imkanımızı sunacağız ve her türlü sayıya da hazırız." diye konuştu.
Halep'te ateşkese ilişkin son durumu değerlendiren Çavuşoğlu, "Şu anda gündüz bazı taciz atışları oldu. Ne devrede, ne de tamamen uygulanıyor, öyle söyleyelim." dedi.
İSTANBUL'DAKİ TERÖR SALDIRISI
Bakan Çavuşoğlu, İstanbul'da düzenlenen son terör saldırısına ilişkin bir soruya, PKK ve diğer terör örgütlerinin Türkiye'nin istikrarına kastetmek için başkaları tarafından kullanıldığının açık olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"PKK'nın yaptığı gerçek. Yok TAK'mış, diğeriymiş farketmez. Hepsi PKK. Daha önce Ankara'daki terör saldırılarını gerçekleştirenler de Suriye'den gelmişti. Bugün Kerry'ye de söyledim onu. Taziyelerini dile getirdi, ben de kendisine çok açık net söyledim. 'Bu teröristlerden bir tanesinin Suriye'den geldiği anlaşılıyor. Daha önce Ankara'daki iki saldırının sorumluları da Suriye'den gelmişti. Yani PYD kamplarından geliyor. Dolayısıyla size her zaman söylüyoruz, PYD PKK aynı şeydir. Bunu da bir kere daha size söylüyoruz. Anlayın' diye söyledik."
Çavuşoğlu, ABD'li mevkidaşıyla yaptığı görüşmeyi, "Kendisi söyledi zaten. 'Anlaşılıyor ki PKK' dedi. Evet PKK. PKK'nın bir alt kuruluşu ama ne onla PKK arasında fark var, ne de PKK ile PYD arasında fark var." sözleriyle aktardı.
ABD'nin Suriye 'de PYD ve YPG ile işbirliği yaptığını işaret eden Çavuşoğlu, "Terör örgütüyle işbirliği yapıyorlar. Hem de müttefikini hedef alan terör örgütüyle işbirliği yapıyorlar. Bu kabul edilir bir şey mi?" diye konuştu.
Türkiye'nin PKK ile içerde ve dışarıda daha aktif mücadele ettiğini vurgulayan Çavuşoğlu, ABD'nin yeni yönetiminden de bu konuda destek görmeyi umduklarını kaydetti.
.