Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu’nda 2 Ekim 2018 günü katledilen Gazeteci Cema Kaşıkçı’nın ölümüne ilişkin dava İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Duruşmada Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz ifade verdi. Sabah Gazetesi'nden Dilek
katledilmesine ilişkin, haklarında "tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürmeye azmettirme" ve "tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürme" suçlarından dava açılan 20 sanığın yargılanmasına başlandı.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasında Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz ifade verdi.
Cengiz ifadesinde şunları kaydetti:
"6 Mayıs 2018'de Cemal bey ile tanıştım. Konferans içinde bir diyaloğumuz oldu. Kendisi yakından takip ettiğim birisiydi… Katar gazetesinde yazmak istediğimi anlattım, o uygun bulmadı . Türkiye'ye gelince kaldığı otelin lobisinde ilk davet etti. Orda görüştük. Sonra ordan bir arkadaşımla Cemal ile kahve içmeye gittik. Arkadaşımla onu havalimanına kadar bıraktık. Birbirimizden etkilendik. Telefonlarımızı aldık. Ben kendisini gazeteci düşünür olarak görüyordum. Ama ilgisini fark edince aramızda bir erkek ile bir kadın arasında gelişen diyaloglarımız oldu.
Sonra süreç içerisinde benimle evlenmek istediğini belirtti. Biz onunla birlikte ev aldık. Fiziksel ruhsal anlamda Cemal ile evli gibi hissettim kendimi… Bunu özellikle belirtmek istiyorum. Oğlu Abdullah Birleşik Arap Emirlikleri'nden geldi benimle tanıştı. Ailesinin diğer fertlerine anlatmak için oğlunu çağırdığını düşünüyorum"
Mahkeme Başkanı'nın 'Resmi evlilik teklifi kimden geldi' sorusunu cevaplayan Cengiz, "Amerika'dayken resmi nikâhı nasıl yaparız diye kendisinden geldi" dedi. Mahkeme başkanının "Yasin Aktay yardımcı oldu mu" sorusuna "Telefonlarını Cemal bana verdi. İçeriye girişte güvenlik teflonlarını isteyince bana uzattı. Konsolosluk içerisine gittik 28 Eylül 2018'de… Benim içeriye giremeyeceğimi söyledi" dedi.
Mahkeme Başkanı'nın 'Suudi yetkililer Cemal'i tanıdı mı?' sorusuna ise Cengiz, "Türk polisi kısmından sonrasını görmediğim için bilmiyorum. Çıktıktan sonra yeniden Suudi konsolosluğuna gitmemiz gerektiğini söyledi" diye cevap verdi.
Başkanın, "Neden bir daha gelmesi gerektiğini söyledi?" sorusuna, "Evraklarin içişleri bakanlığından geleceği için süreceğini söyledi. İçerde onu iyi karşılamışlar, çok ilgilenmişler. Ve bana çok olumlu anlatınca 'Cemal emin misin bu insanların sana çok sıcak davrandığın' dedim. Cemal akıllı, zeki bir insan. Uzun sure prenslere danışmanlık yapmış bir insan daha iyi bilir diye duşundum. Ben Londra'dan gelince gider evrakı alırız dedi ve ülkeden ayrıldı" şeklinde cevap verdi.
AKLIMDAN ZERRE KADAR BÖYLE BİR ŞEY YAPACAKLARI GEÇMEDİ
Cengiz ifadesinin devamında, "İlk girişinde girerken endişesini bildiğim için yanında olmak istedim. Konsolosluk geldiğinde bize telefonla haber ver dediler. Cemal telefon etti konsolosluğa geleceğini söyledi. Sonra konsolosluk haber vereceğini söyledi. Sonra konsolosluktan Ekrem diye birisi aradı. haber verdi gelebileceğini söyledi. Jamal o gün genel olarak üzüntülüydü ama endişe içerisinde değildi. Bir arkadaşla gidebilirim dedi. Ama ben belli ki gidecek benim ona eşlik etmem gerek dedim. Ekrem Sultan konsolostan ariyan şahıs… Sonra o içeri girince orda beklemeye başladım. 3 3.5 saat bekledim. Aklımda zerre kadar Jamal'a böyle bir şey yapacaklarını düşünmedim. Onun iyi niyetli olmasını sigorta olarak düşündüm. Ona zarar vermeyeceklerini düşündüm.
"CEMAL'İN ÇIKTIĞINI SÖYLEDİ"
Kapıda bekleyen Türk polisine gittim Jamal içeri girdi çıkmadı dedim polis şaşırdı. Yüz ifadesinden haberi olmadığını anlayınca konsolosluğu aradım. O arayan kim diye sordu. Bende nişanlısıyım ifadesini kullandım. Telefonda konuştuğum Jamal'ın çıktığını ve o kişi bulunduğun yerde kalmamı istedi.
"KONSOLOSLUK GÖREVLİSİ KORKU DOLU YÜZ İFADESİYLE…"
25-30 yaşlarında birisi geldi. Demir parmaklarının yanında endişe verici korku dolu bir yüz ifadesi verdi. Gelince ben odaları kontrol ettim hiç kimse yok dedi ama yüzüme bakamadı. O an hayatımda hiç yasamadığım bir korlu yasadım. Sadece korku değil dehşet yaşadım. Yasin Beyi aradım arkadaşım Arzu'yu aradım" dedi.
"ÇOK BÜYÜK BİR İHANER VE KANDIRMACAYLA ÇAĞIRDILAR"
Mahkeme başkanının "Cemal bey içeri girerken Yasin beyi ara dedi mi?" sorusuna, "Böyle bir cümle geçmedi ama ben kullandım Yasin beye.. Çünkü beni neden aradı diye sorunca öyle söyledi" dedi. Başkan'ın "Baba bir şey olursa ara dediği bir durum oldu mu" sorusuna ise "Hiçbir zaman olmadı. Türkiye'nin güvenilir bir yer olduğunu düşünüyordu. Ben Jamal'in öldürüldüğünü ilk kez basından öğrendim. 19 Ekim gecesi Suudi rejiminin resmi Twitter mesajından öğrendim. Çok büyük bir ihanet ve kandırmaca ile onu çağırdılar . Bütün konsolosluk çalışanlarından onlara hizmet eden herkesten şikâyetçiyim" dedi.