Çocuklarda görülen alerjik reaksiyonlar, çocukların, dolayısıyla da ebeveynlerin hayatını kabusa çevirebiliyor.
Günümüz yaşam koşulları ve çevresel faktörler, çocuklarda alerjik reaksiyonların görülme sıklığını artırıyor. Gıda, polen, ev tozu akarları gibi yaygın alerjenlere karşı gelişen bu reaksiyonlar, hafif cilt döküntülerinden anafilaksi gibi ciddi durumlara kadar geniş bir yelpazede sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Ebeveynlerin ve bakıcıların bu belirtileri tanıması, doğru müdahale yöntemlerini öğrenmesi, gerekli önlemleri alması, çocukların sağlıklı ve güvenli bir şekilde büyümeleri için büyük önem taşıyor.
Acıbadem LifeClub Sağlıklı Yaşam Hizmetleri’nden Uzm. Dr. İrem Önlen, çocukların yaşam kalitesini düşüren alerjik reaksiyonlarla ilgili şunları söyledi: “Çocuklarda alerjik reaksiyonlar, bağışıklık sisteminin bazı maddelere karşı aşırı tepki göstermesi sonucunda oluşur. Bu reaksiyonlar hafif belirtilerden ciddi sağlık sorunlarına kadar değişebilir.
Doğada mikrop, virüs, küf, polen, arı, böcek zehri, ev tozu, kedi, köpek, kuş tüyü gibi milyonlarca doğal alerjen vardır. Bütün tıbbi ilaçlar, özellikle antibiyotikler, hazır gıdalardaki katkı ürünleri, sentetik aromalar, deterjanlar, kimyasal maddeler, tarım ilaçları gibi maddeler bağışıklık sistemini tetikleyebilecek yapay alerjenlerdir.”
Bu Belirtilere Dikkat!
Alerjik reaksiyon belirtilerinin çocuğun yaşına, bağışıklık sistemine ve alerjene göre değişiklik gösterebildiğine de dikkat çeken Uzm. Dr. İrem Önlen, “Alerjenin biriktiği bölgeye göre farklı belirtiler ortaya çıkar. Dudaklarda, dilde ve boğazda şişme, yanma, kaşıntı, yüzde kızarıklık, karın ağrısı, bulantı, kusma, gözde yaşarma ve kaşıntı, hapşırma, burunda kaşıntı, akıntı ve tıkanıklık, kulakta kaşıntı, baş ve kulak ağrısı, nefes darlığı, hırıltılı solunum, ciltte kaşıntı ve döküntüler görülebilir. Bu belirtilerin krizler şeklinde ortaya çıkması, bir müddet sonra kendiliğinden geçmesi ve defalarca tekrarlaması alerjik hastalıkların tipik özelliğidir.
Ama en önemlisi, ilk başta gelişen reaksiyonun anafilaksi denilen şok şeklindeki krizden ayırt edilmesidir. Anafilaksi ciddi bir reaksiyondur ve hayatidir. Nefes darlığı, bilinç kaybı, nabızda zayıflama gibi belirtiler varsa, acil olarak 112 aranmalı ve tıbbi yardım alınmalıdır” dedi.
En Yaygın Alerji Türleri
Uzm. Dr. İrem Önlen, çocuklarda görülen en yaygın 5 alerji türünü şöyle sıraladı:
1. Gıda Alerjileri: Süt, yumurta, yer fıstığı, buğday, soya, deniz ürünleri gibi gıdalar çocuklarda en sık alerjiye neden olan besinlerdir.
2. Solunum Yolu Alerjileri: Polen, toz akarları, küf ve evcil hayvan tüyleri solunum yolunda alerjiye yol açabilir. Bu tür alerjiler genellikle burun akıntısı, hapşırık, öksürük, gözlerde sulanma gibi belirtiler gösterir.
3. Cilt Alerjileri: Ciltte kızarıklık, kaşıntı, egzama, ürtiker (kurdeşen) şeklinde ortaya çıkan alerjik reaksiyonlardır. Genellikle gıda, temizlik ürünleri ya da dış faktörlerle tetiklenir.
4. Böcek Alerjileri: Arı veya böcek sokmaları bazı çocuklarda ciddi alerjik reaksiyonlara neden olabilir.
5. İlaç Alerjileri: Antibiyotikler, ağrı kesiciler veya diğer ilaçlar bazı çocuklarda alerjiye neden olabilir.
Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Alerji tedavisinde temel prensibin, alerjene duyarlılığı azaltmak ve alerjenle teması kesmek olduğunu ifade eden, Acıbadem LifeClub hekimlerinden Uzm. Dr. İrem Önlen sözlerini şu şekilde noktaladı: “Doğal alerjenlere duyarlılığı azaltmak için öncelikle beslenmeyi düzenlemek gerekir. Yapay alerjenler için teması kesmek zorunludur. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirmek, toksik maddelerin vücuttaki organ ve sistemlere karışmasına engel olmak için en önemli basamaktır.
İlaç tedavisinde; antihistaminikler, kortikosteroidler ve diğer alerji ilaçları semptomları hafifletmek için hekim kontrolünde kullanılmalıdır.
Aşı tedavisi (Immünoterapi) ise uzun süreli bir tedavi yöntemi olup, çocuğun alerjene karşı duyarlılığını azaltabilir.”