Çölde başlarına gelmeyen kalmadı 92 kişi, kendilerine yardım eden olmayınca hayatını kaybetti. Sağ kurtulan bir kız çocuğu ise yaşadıklarını anlattı.
Nijer'de inanılmaz bir insanlık dramı yaşandı. Çölde araçları bozulan gruptan tam 92 kişi, kendilerine yardım eden olmayınca hayatını kaybetti.Olaydan sağ kurtulan bir kız çocuğu ise, başlarından geçenleri ve ailesini elleriyle toprağa verişini gözyaşlarıyla anlattı. BBC Türkçe'nin haberine göre, Nijer'in kuzeyinde Cezayir'e giden göçmenler, araçları bozulunca yolda kaldı. Kimsenin yardım etmediği bu insanlardan 92'si susuzluktan öldür. Olaydan sağ kurtulan 14 yaşındaki kız çocuğu Şafa ise, başlarından geçenleri BBC'ye anlattı. İşte Şafa'nın yürekleri burkan o sözleri: “Akrabalarımızı ziyaret etmek için Cezayir'e gidiyorduk. 2 kamyonluk konvoyda 100'den fazla kişi vardı. Kamyonumuz bozuldu ve tamir edilmesi tam 1 gün sürdü. Bu arada suyumuz bitti. İnsanlar ölmeye başladı. Susuz geçen ikinci günde 15 kişi öldü. Cesetlerle kamyonlarda kaldık. 3 gece üst üste susuzduk. Bazı araçlar geçiyordu, durdurmaya çalıştık ama hiçbiri durmadı. Hatta geçen arabalardan biri grubumuzdaki 3 kişiye çarpıp öldürdü. Annem ve küçük kardeşlerim dahil 8 kişi kalmıştık. Yorulduk ve bir ağacın altına oturduk. Kız kardeşlerimden biri öldü ve onu oraya gömdük. Sonra yürümeye devam ettik. 1 gün sonra ikinci kızkardeşim öldü, üçüncü gün de annem öldü. Hepsini ellerimle gömdüm. Geçen araçlardan hiçbiri beni almadı. Biraz sonra bir ağaç bulup ve gölgesine oturdum. Tam artık her şeyden vazgeçmiş, kaderime razı olmuşken bir araba durdu. Bluzumu çıkardım ve salmaya başladım. Durdu ve ne olduğun sordu. Ona olanları anlattım. Bana biraz süt, su ve yiyecek verdiler. Biraz yedim ama devam edemedim. Sonra bana çay yaptılar. BEN, KÜÇÜK BİR KIZ VE 18 ERKEK SAĞ KALDI Sonra onlarla beraber Arlette'e gittik ve büyük babamla buluştum. İşte şimdi buraydım. Babam uzun zaman önce ölmüştü, şimdi annem de öldü, kardeşlerim de yok. Şimdi teyzemle yaşıyorum. 100'den fazla kişiyle çıktığımız yolculuktan sadece benim, küçük bir kızın ve 18 erkeğin hayatta kaldığını duydum.”