Başbakan Ahmet Davutoğlu, Katar beraberindeki gazetecilere gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Meclis Anayasa Komisyonu’ndaki kavgaya değinen Davutoğlu, olayla ilgili olarak Komisyon Başkanı Mustafa Şentop’tan bilgi aldığını söyleyerek net konuştu: “Birileri şiddet kültürüne alışmışsa artık o şiddet her mekana girer. Sadece milletvekilleri yok orada. Danışmanlar da var. Danışmanların salona girmeye, terör estirmeye ne hakkı var. Burası Millet Meclisi. Ona da tolerans gösterecek olursak hiçbir yerde düzen kalmaz. Gerekli her türlü tedbir alınır. Meclis

Başkanı’ndan gerekli tedbirleri almasını talep ederiz. Bir tasarıyı beğenmezseniz gelir tartışırsınız.  Ama şiddete izin verilmez. Burası rastgele bir mekan değil, Meclis. Meclis’te şiddet görüntülerine izin verilirse sonu gelmez.” Davutoğlu, HDP’nin 25. Dönem’de ‘dokunulmazlığımız kalksın’ diye dilekçe verdiğini de hatırlatarak “Şimdi sanki kendilerine baskı varmış, siyasetten soyutlanacaklarmış gibi bir intiba vermeye çalışıyorlar. Kimsenin bu süreçten çekinmemesi gerekir. Zannettiler ki biz kaçınacağız. Biz kaçınmayınca hepsi telaşa düştü. CHP ne yapacağını şaşırdı. MHP de öyle. HDP ise dışarıdaki şiddet kültürünü Meclis’e yansıtmaya çalışıyor. Buna izin verilmez. Burası onların at oynatabileceği mekan değil. Komisyon çalışmalarını kararlılıkla sürdürecek” ifadesini kullandı.

KİLİS’TE TEDBİR ALINDI

Başbakan Davutoğlu, Kilis’e yönelik saldırılara ilişkin, “İstihbari ve askeri birimlerimiz ek tedbirlerle ilgili ABD ve koalisyon tarafıyla da ortak ve geniş bir çalışma yürütüyorlar. Saldırıların durdurulması ve gerektiğinde cevap verilmesi için talimatlar verildi” dedi. “Buna kara harekatı dahil mi?” sorusuna Davutoğlu: “Detaylara girmek doğru olmaz. Askeri gereklilik olarak her türlü tedbir alındı”yanıtını verdi.  Star Yazarı Fadime Özkan’ın “Karaman’daki cinsel istismar olayıyla birlikte görünür oldu ki aslında Anadolu şehirlerinde orta öğretim öğrencileri için yeterince yurt yok. Bu konuda nasıl bir çalışmanız var” sorusuna Davutoğlu, “Karamandaki olay sanki bizim tarafta suskunlukla, sükûnetle karşılanmış gibi bir algı oluşturulması son derece yanlıştır. Bu konuda tavrımız asla tolere edici olmadı. İkinci konu da  eğer bir yurt ve barınma ihtiyacı varsa devlet bunun gereğini yapar. Çocuklarımızın ihtiyaçları neyse karşılarız. Genelde bu bir sıkıntı ise gerekli tedbirleri alırız. Bu konuda hiçbir fedakârlıktan kaçınmayız” cevabını verdi.

BAYKUŞLAR KRİZ BEKLEDİ

Merkez Bankası Başkanlığına  Murat Çetinkaya’nın atandığını hatırlatan Davutoğlu: “Bazı baykuşlar var. Merkez Bankası ataması üzerinden bir kriz çıkacağı söylentisini yaydılar. Atama rasyonel, ehliyet esasına dayalı gerçekleştirildi. Piyasalara olumlu hava verdi. MB kendi kuralları içinde işler, biz ona müdahil olmayız. Nitekim faiz kararları doğruydu. Et fiyatlarıyla ilgili ek tedbirler de aldık.”

PARALEL, ERGENEKON’U ÖZÜNDEN UZAKLAŞTIRDI

Yargıtay’ın Ergenekon kararını da değerlendiren Davutoğlu, şöyle konuştu: “Türkiye’de bazı şeyler ifrat tefrit arasında gidiyor. Bu tutumlar Türkiye’nin normalleşmesini engelliyor. Ergenekon adıyla bir sürü masum insan davanın içine sokuldu. Bunu Paralel Çete yaptı. Dava doğru zeminden alındı. İlgisi olmayan o kadar çok insan bu işin içine sokuldu ki dava özünü kaybetti, zulüm aracına dönüştü. Şimdi de ‘Ergenekon diye bir şey yok’ deniyor, biz bunları yaşadık oysa.”

VARSAYIM ÜZERİNE ÇARPITMA

Davutoğlu “Başkanlığı tam benimsiyorum dersem kendimi inkar etmiş olurum” ifadesinin kendisine ait olmadığını belirterek, “Güya ben demişim ki ‘başkanlığı savunursam kendimi inkar etmiş olurum’. Bu varsayım üzerine Cumhurbaşkanımıza soru yöneltmiş bir gazeteci. Böyle bir şey kesinlikle yok. Böyle bir ifadem olduğunu bulsun çıkarsın birisi özür dilemeye hazırım. Şanlıurfa’da bir genç “Başkanlık olursa kendinizle ilgili kaygı duyar mısınız” diye sordu. Ben de ‘12 Eylül Anayasası’na hayır oyu vermiş biri olarak bu anayasayı savunursam kendimi reddetmiş olurum. Aksine başkanlık da dahil anayasanın tümden değişmesi gerektiğine inanıyorum’ dedim. Söylediğim budur” dedi.

İKİSİ DE İLLEGAL YAPI

Paralel Yapı’nın emniyet ve hukuk içindeki etkisinin nelere yol açtığını gördüklerini anlatan Davutoğlu: Buna karşı da mücadele ediyoruz. Ama Ergenekon ve Paralel Yapı benzeri seçilmiş iktidarı hedef alan kim olursa mücadele etmemiz lazım. Paralel’in mevcudiyeti Ergenekon’u, Ergenekon’un mevcudiyeti Paralel’i meşru kılmaz. İkisi de aynı ölçüde illegal. Burada önemli olan bir daha hukuku kullanarak kimsenin zulme uğramaması konusunda ortak bir ilkeye varmamızdır.