CHP Eski Genel Başkanı Deniz Baykal uzun bir aradan sonra ilk kez Abbas Güçlü ile Genç Bakış’a konuk oldu. CHP'de yaşanan istifaları değerlendiren Baykal, Emine Ülker Tarhan’ı CHP’de tutamamanın kendisini çok üzdüğünü belirtti.

"PARTİ BU AYRIŞMALARI TAŞIYAMAZ"

Yeni insanlar partilere katılmak ister, katılır, parti kendi içinde şekillendirir gelenleri. Bu doğal. Yalnız, bu partinin ilkelerini, değerlerini, politikasını özümsemiş, makam, mevki peşinde olmadan bunun için siyaset yapan insanların ayrılmak durumunda kalması beni ciddi üzüyor. Çünkü böyle bir ayrışmayı taşıyacak düzeyde değiliz. Ben ilkelerinden ahlakından kuşku duymadığım insanların, CHP’de siyaset yapma imkanı kalmadığı yönündeki kararlarından ciddi rahatsızlık duyuyorum.

"EMİNE ÜLKER TARHAN'I HALA CHP'Lİ SAYIYORUM"

Ben Emine Ülker Tarhan’ın CHP ilkelerinden koptuğu kanısında değilim. Partisinden ayrılma kararı almış olabilir, ama ilkelerinden ayrılmadığı kanaatindeyim. Sayın Tarhan’ı CHP’de tutamamak beni çok üzüyor. Biz onu tutabilmeliydik. Ben Tarhan’ı CHP’li saymaya devam ediyorum.

"ERDOĞAN'LA O GÖRÜŞMEYİ YAPTI MI?"

2002-2003 döneminde henüz milletvekili olmadığı dönemde Recep Tayyip Erdoğan’la buluştuğu ve bazı vaatler karşılığında Erdoğan’a milletvekilliğini ve başbakanlığı verdiği yolundaki soruları karşısında Baykal, "Bu görüşme olmuştur. Doğrudur. Ama o görüşme olduğunda o iş zaten bitmişti. Anayasa değişikliği olmuştu. O görüşmede sadece 1 Mart tezkeresi konuşuldu. Tek kelime bile bu konulara ilişkin bir konuşma olmadı" dedi.

"ERDOĞAN, AK PARTİ'YE OY İSTERSE”

2015 seçimlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AK Parti’ye oy istemesi halinde neler yaşanabileceği yolundaki soruya ise Baykal, "Bu kaba bir şekilde anayasayı tekmelemek olur. Bu ciddi bir kriz olur. Yapar mı? İnşallah yapmaz. Yapmayacağını umut ediyorum" cevabını verdi.

"ÇÖZÜM SÜRECİ KAPALI YÜRÜTÜLÜYOR"

Uzunca bir süredir bu iktidar döneminde bir işbirliği yapılıyor" diyen Baykal, Hükümetin beklediği, aman kan akmasın, çatışma olmasındı. Bu yaratıldı. Hükümet bunu istiyordu, bunu bekliyordu, aldı. Bu hareketin karşısında olanlar, ne bekliyordu? Önce ilan edilmedi ama sonra anlaşıldı. Bölgede yönetimin, etkinliğin kendilerine devredilmesini bekliyorlardı, bu büyük ölçüde gerçekleşti. Yollarda resmen kimlik kontrolü yapılmaktadır, vergi toplanmaktadır, yerel mahkeme oluşturulmaktadır. Silah bırakmadan, silah bırakılması ciddi bir takvime bağlanmadan girilen sürecin sonuçları bunlar. Hükümet artık verebilir olmaktan çıktı. İş tehlikeye girdi. Maalesef süreç iyi yönetilmedi.

YENİDEN GENEL BAKAN OLACAK MI?

Partisinin dünü, bugüne ve yarını hakkında değerlendirmelerde bulunan Baykal'a, programın son bölümünde, “Baykal’ın yeniden genel başkanlığa dönmesi mümkün mü?” diye soruldu. "

"Siyasetin içinde daima bir sürpriz, bilinmezlik vardır. O bilinmezlik ne zaman ortaya çıkar, nasıl ortaya çıkar kimse bilemez. Seçmen olarak, politikacı olarak, partiler olarak, yöneticiler olarak görevimizi yapalım sonra ülkenin şartları hepimize ne yapmamız gerektiğini söyler bunun gereği de yapılır” ifadelerini kullandı."