17 OCAK 2007’de uğradığı suikastte ölen AGOS gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayeti soruşturması devam ediyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 25 Aralık yargı darbesi girişimin bildirici savcısı Maummer Akkaş’ın yıllarca araştırmadığı iddiaların tamamamını mercek altına aldı. Cinayet davasının sadece tetikçilerle sınırlı olmadığını araştıran savcılık dönemin kamu görevlilerinin olayda ihmali olup olmadığını soruşturuyor. Bu kapsamda dönemin Trabzon emniyet müdürü Ramazan Akyürek, C Şube müdürü Ali Fuat Yılmazer ve İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun başta olmak üzere birçok kişinin ifadesine başvuruldu.

Paralel bağlantı var mı?

Cinayette dönemin kamu görevlilerinin ihmali olduğu iddialarının yanısıra bu kişilerin her hangi bir terör örgütüyle bağları olup olmadığı da soruşturma konusu. Savcı Yusuf Hakkı Doğan tarafından yürütülen soruşturmada en son Ali Fuat Yılmazer ve katil zanlısı Ogün Samast savcıya ifade verdi. Bugün ise dönemin istanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler savcıya ifade verecek. İstanbul Emniyeti eski müdürü Celalettin Cerrah’ın ise önümüzdeki günlerde ifadesine başvurulacak. Savcılık, Dink’in öldürüleceği istihbaratının İstanbul’dan saklanıp saklanmadığını aydınlatacak en önemli delillerden birine ulaştı. Polis memuru Muhittin Zenit’in hazırladığı F4 raporunun üzerine Emniyet İstihbarat C Şube’de düşülen “İstanbulla paylaşılmış” ve “İstanbulla paylaşılmayan husus varsa paylaşalım” notlarının hangi tarihlerde yazıldığı araştırılıyor. Hatırlanacağı üzere Muhittin Zenit imzalı “Öldürülecek” raporu Akyürek imzasıyla Emniyet İstihbarat Dairesine 17 Şubat 2006’da gönderilmişti. F4 raporunda Hrant Dink’in öldürüleceği, eylemcilerin baz istasyonlarının takibinden kurtulmak için telefonlarını götürmeyecekleri ve cinayeti yapacak kişiler için “Bunlar kafaya koydukları eylemi yaparlar” deniliyordu.

İki farklı not düşülmüştü

O dönem, söz konusu F4 istihbarat raporu Ali Fuat Yılmazer’in başında olduğu C Şube tarafından değerlendirmeye alındı. F4 raporu üzerine siyah kalemle “200661027248 SY ile konu İstanbulla paylaşılmış” şeklindeki ibarenin üzerine daha sonradan “İstanbulla paylaşılmayan husus varsa görüşelim” şeklinde başka bir not daha yazıldığı görüldü. İddiaya göre, bu not cinayetten sonra yazıldı ve böylece “İstanbul’a gerekli bilgiler verildi” imajı yaratıldı. Savcı, F4 raporunun İstanbul’dan gizlenip gizlenmediği hususunun bu iki notun mürekkep yaşının tespitiyle çözüleceği kanaatine vardı.

‘KOORDİNASYON SAĞLANDI’

Savcılık ilgili F4 raporunu önümüzdeki günlerde Adli Tıp Kurumu’ba göndrecek. Ali Fuat Yılmazer ise söz konusu rapordaki iki farklı notla ilgili savcıya “Trabzon Emniyet Müdürlüğü’nde F4 raporu İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürlüğü’ne gelmiş. Bu notlar yazının üzerine düşülmüş fakat akabinde gereği için İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne gönderilen yazı örneği de gelmiş dolayısıyla yazının İstanbul’a gönderilmesiyle koordinasyon sağlanmış. Bu nedenle yazının üzerine yazılanların önemi kalmamıştır” şeklinde beyanda bulundu.