Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, yanlışlıkla bir iki dakika önce okunan ezanla oruç açmanın kaza gerektirmediğini açıkladı.
Bir vatandaşın, "Akşam ezanının yanlışlıkla bir iki dakika erken okunmasından dolayı orucunu açan kimsenin ne yapması gerekir?" sorusunu cevaplandıran Din İşleri Yüksek Kurulu, Kur’an-ı Kerim’de oruç vaktiyle ilgili olarak Bakara Suresi’nde ‘Şafağın aydınlığı gecenin karanlığından ayırt edilinceye (tan yeri ağarıncaya) kadar yiyin, için. Sonra da akşama kadar orucu tam tutun.’ ayetinin bulunduğuna dikkat çekti.
BİR İKİ DAKİKA ERKEN AÇMAK KAZA GEREKTİRMEZ
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Özellikle büyük yerleşim birimlerinin en doğusu ile en batısı arasındaki zaman farkından dolayı akşam vaktinin temkin payı içinde kalması söz konusu olacağından, yanlışlıkla bir iki dakika önce okunan ezanla oruçlarını açmış bulunan Müslümanların oruçlarını kaza etmeleri gerekmez. Bu sürenin temkin süresinden daha uzun olması halinde ise oruç bozulur ve kaza edilmesi gerekir."
"EFENDİMİZ (SAS) SAHUR YEMEĞİ YERDİ"
"Sahur yemeğinin dindeki yeri ve önemi nedir?" sorusunu da cevaplandıran Din İşleri Yüksek Kurulu, "Sahur yemeği, oruç tutacak kişilerin imsak vaktinden önce gece yedikleri yemektir. Hz. Peygamber (sas) sahura kalkmış ve ümmetine de tavsiye etmiştir. Hz. Peygamber, hadislerinde sahur yemeğinin ‘bereket’ ve ‘mübarek gıda’ olduğunu ayrıca sahur yemeğinin, Müslümanların orucu ile ehl-i kitabın orucu arasındaki en önemli farklardan biri olduğunu belirtmiştir. Hz. Peygamber’in sahurla ilgili söz ve uygulamalarından hareketle fakihler sahura kalkmanın ve sahuru geciktirmenin sünnet olduğunu söylemişlerdir. Alimler, sahurun oruca dayanma gücü verdiğini, maddi manevi bereketlere vesile olacağını bildirmişler; hadislerdeki maddi bereketi, Allah’ın sonsuz cömertliği ile sahura kalkanlara mükafat olarak verdiği rızık genişliği ve malda bereket ihsan etmesi; manevi bereketi de ecir ve sevap vermesi olarak anlamışlardır. Çünkü kişi sahura kalkmakla seher vaktini uyanık geçirmiş ve bu vakitte hem dua hem de istiğfar etmek suretiyle cennet ehlinin özelliklerine sahip olmuştur. Bu şekilde manevi lezzetlerle başlanan oruç daha canlı, daha şevkli tutulur. Bu tür maddi-manevi bereketleri olan sahur ihmal edilmemelidir." açıklamasında bulundu.
"SAÇ BOYAMAK ORUCU BOZAR MI?"
Saç bakımı ve saç boyamanın orucu bozup bozmayacağı yönündeki soruyu da değerlendiren Yüksek Kurul, cevapta şu ifadelere yer verdi: "Oruç, bir şey yemek, içmek ve cinsel ilişkide bulunmaktan dolayı bozulur. Saç boyamak ve saç bakımı bunların kapsamında olmadığından orucu bozmaz. Ağız dışındaki bölgelere uygulanan hiçbir makyajla oruç bozulmaz. Ancak dudağa sürülen ruj, yalanarak ağızdan içeri girip tadı mideye ulaşırsa orucu bozar. Aksi takdirde bozmaz."