14. Kocaeli Kitap Fuarı’na katılan yazar Ayşe Sevim’den edebiyatın insan hayatındaki önemine dikkat çekerek anlamlı bir benzetmede bulundu;
Bu yıl “Savaşın ve Acının Edebiyatı” teması ile düzenlenen 14. Kocaeli Kitap Fuarı ikinci gününde Kocaeli Kongre Merkezi’nde devam ediyor. Karamürsel Alp Salonundaki söyleşilerde Doç. Dr. Enes Bayraklı, Ayşe Sevim, Ali Ayçil ve Ahmet Turgut kitapseverlerle buluştu. Yazar Ayşe Sevim, edebiyatın adeta bir ilk yardım görevini üstlendiğini ifade ederek birçok sorunu kitapla çözebileceğimizin altını çizdi.
“EDEBİYAT İLK YARDIM YAPABİLİR Mİ?”
Karamürsel Alp Salonu’nda “Edebiyatla İlk Yardım Yapabilir Mi?” adlı söyleşinde konuşan Yazar Ayşe Sevim, “İçerisinde yaşadığımız bu zamanda edebiyat bize ilk yardım gibi çare olabilir. Somut örnekler vererek ilerlemek her zaman hoşuma gider. Yıllar önce benimle yapılan röportaj vardı, daha sonra bu röportaj önüme düştü. Biz Ankara’da yaşarken çocuğum o zaman 8 yaşlarında ve evimizin de güzel bir manzarası var. Evimiz büyük bir parka bakıyordu. Bende evin perdelerini çekerek o manzarayı izlemeyi seviyordum, fakat bir şey fark ettim. Benim 8 yaşındaki çocuğum oradan geçerken hızlı geçiyordu. Bir geçiyor, iki geçiyor, yani benim hoşlandığım manzaradan çocuk neden hızlı geçiyordu, neden rahatsız oluyordu. Çocuğuma dedim ki neden sen bu manzarayı izlemeyi sevmiyorsun? Çocuğum bana, ‘anne burası çok açık bir alan burada bir sniper olsa bizi çok rahat vurabilir’ dedi. Bu bilgisayar oyunları ile ilgili bir şey. Ben bu durum karşısında böyle bir afalladım. Bu şuna eviriliyor; olmayan bir şeyin sürekli korkusunu yaşama hali. Olmayan bir şeyin sürekli olabilme ihtimali bazen insanlara çok erken yaşta yüklenmeye başlıyor. Kaygı bozukluğu dediğimiz şey hepimizde de var. Şimdi bu kaygı ile baş etmekle, gereksiz verilerle baş etmekle edebiyatın bir faydası olabileceğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.
EDEBİYATIN DİĞER DİSİPLİNLERLE PARÇA BÜTÜN İLİŞKİSİ
“Disiplinler Arası Edebiyat Yapmak” adlı söyleşisinde, edebiyatın diğer disiplinlerle ilişkisinde bir parça bütün ilişkisi olduğunu ifade eden Yazar Ali Ayçil, “Edebiyatçı, edebiyat yaparken diğer bilimlerden zorunlu ve doğal olarak istifade eder. Edebi metin yazarı, başka disiplinlerden istifade ettiği oranda edebiyatın kalitesini artırır. Bu da edebiyatı zenginleştirir. ” dedi.
KÜRESEL APARTHEİD SİSTEMİ VE GAZZE
Küresel Apartheid Sistemi ve Gazze adlı söyleşisinde konuşan Akademisyen ve Yazar Doç. Dr. Enes Bayraklı, “Kaçınılmaz olarak galipler taklit edilir. Kazanan taraf her zaman taklit edilir. Dünya tarihinde her zaman böyle olmuştur. Batı’nın kültürel ve bilimsel tahakkümü bulunuyor. Tüm dünyada hangi şehrine giderseniz gidin McDonald, Burger King bulunur. Yani Kültür Endüstrisi dünyanın her yerinde yayılmış bir durumda. Kültür Endüstrisi konusunda yerli ve milli bir oluşumun ortaya çıkmaması için belli odak grupları mücadele ediyor” dedi.
“BEN GAZZE İLE BERABERİM, NETENYAHU VE SİYONİSTLERDEN UZAĞIM”
“Gönül Başkentimiz Kudüs” adlı söyleşide katılımcılara hitap eden Yazar Ahmet Turgut, “Şuan İslam Dünyası yani Müslüman 50 küsur ülkeyiz. İki milyar Müslümanız. Etnik olarak Kürt’üz, Türk’üz, Arap’ız, Acem’iz, Laz’ız, Çerkez’iz, , bereket maşallah. Yeter ki aynı amaçlar uğruna ,aynı dert uğruna ve aynı ilkelere yani kitaba ve sünnete tabi olarak Allah ve Resulüne tabi olarak bedel ödemeye razı olalım. Ben Gazze, Hamas ve Filistin ile beraberim, Siyonistler ile Netenyahu ile işbirlikçilerine uzağım. Ümmeti Muhammet, ama bizimle ama bizsiz bir araya gelecek. Bir dostumun ifadesi idi, Biz Müslümanlar Kudusü kurtarmayacağız ama Kudüs şuuru ve ahlakı bizi kurtaracak” şeklinde konuştu.