Azerbaycan-Ermenistan gerginliğini değerlendiren Strateji ve Güvenlik Uzmanı Ali Coşar, “Rusya Suriye’de ve Libya’da Türkiye’nin gerçekleştirdiği operasyonlar yüzünden kan kaybediyor. Bu yüzden Türkiye’nin dikkatini dağıtıp, açılan yarayı başka cephe
Azerbaycan ve Ermenistan arasında yaşanan gerginliğe ilişkin ASSAM Strateji ve Güvenlik Uzmanı Ali Coşar Akit’e özel değerlendirmelerde bulundu.
1992 yılında gerçekleştirilen Hocalı katliamından bu yana tarafların kozlarını paylaşmak için hazırlık yaptığını söyleyen Coşar, şunları dile getirdi: “Bu geçen süre içerisinde Azerbaycan, Türkiye’den aldığı destek ile iyi bir konuma yükseldi. Ancak Azerbaycan, Karabağ’ı yeniden ele geçirmeye hem hazır değil, tek başına yapamaz. Ancak, bölgemizde bu olayı Suriye, Libya meseleleri açısından değerlendirdiğimiz zaman Ermenistan’ın yaptığı namertliğe tek başına karar verdiğini düşünmüyorum. Bence bu durumu Rusya tetikledi. Rusya, Suriye’de ve Libya’da Türkiye’nin gerçekleştirdiği operasyonlar yüzünden büyük yaralar almış durumda. Türkiye’nin bu bölgelerdeki dikkatini dağıtmak için bir başka olaya ihtiyacı vardı. Şu anda Rusya’nın Ermenistan’da hâlâ üsleri mevcut. Saldırıların oradan gerçekleştirildiğini düşünüyorum. Ermenistan hâlâ Rusya’nın çatısı altında. Rusya, şu anda Libya’da tekrar inisiyatifi eline almak istiyor. Ayrıca, bu olayla Hafter’i tekrar canlandırmayı planlıyorlar.”
Türkiye’nin Rusya tarafından çevrildiğini vurgulayan Coşar, şöyle devam etti: “Aynı zamanda ABD de Yunanistan’ı yeniden piyon olarak önümüze sürüyor. Rum kesimi ile yapmış oldukları uluslararası eğitim ve yardım işbirliği anlaşması ile Kıbrıs’ta hem harbe dönük danışmanlık hizmeti ve asker hizmeti vermeye çalışıyorlar. Yunanistan; Fransa ve ABD tarafından yeniden Türkiye’ye saldırması için cesaretlendiriliyor. Burada Türkiye’yi yorgun düşürüp küresel anlamda yormaya çalışıyorlar. Ermenistan ve Azerbaycan arasında yaşanan gerginliğin bu şekilde kalacağını düşünüyorum. Daha ileri bir safhaya gideceğini düşünmüyorum.”
Türkiye-Rusya ilişkilerine de değinen Ali Coşar, sözlerini şöyle tamamladı: “21’nci yüzyılda önceki yüzyıllara nazaran çok farklı diplomatik olaylar yaşanıyor. Yeni diplomatik girişimler, yeni taktikler ve stratejiler uygulanıyor. İki ülke bir konuda birbirine düşman ise, başka bir konuda can ciğer olabiliyor. Rusya ve Türkiye ilişkileri de bu doğrultuda ilerliyor. Libya’da ve Suriye’de düşman olsalar dahi karşı karşıya gelmiyorlar. Bunun yerine vekalet güçleri kullanılarak kendilerini ispatlamaya çalışıyorlar. Ama her devlet kendi menfaatini gözeten bir strateji izliyor. Bugün, ABD ile Türkiye arasında da aynı durum söz konusudur.”