Diyarbakır savcısı 12 Eylül’de yapılan infazları TBMM komisyonunda deşifre etti. Eski Diyarbakır savcısı: 12 Eylülde işkenceden ölenler örgüt içi infaz’ diye dere yataklarına atıldı.
TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu’nun ’12 Eylül Alt Komisyonu’na bilgi veren Diyarbakır eski askeri savcısı Ümit Kardaş, o dönemde karşısına getirilen herkesin işkenceden geçirildiğini gördüğünü, yaş ve cinsiyet ayrımı yapılmaksızın herkes işkence yapıldığını söyledi. Cezaevlerinde, göz altılarda çok sayıda ölüm yaşandığını anlatan Kardaş, otopsilerde işkence izlerinin net bir şekilde görüldüğünü ve bunu raporuna yazdığını söyledi. Kardaş, çok çarpıcı iddiayı da gündeme taşıyarak işkenceden ölenlerin ‘örgüt içi infaz’ diye gösterilerek dere yataklarına atıldığını iddia etti.
12 Eylül darbesine giden süreçte polisin yanı sıra TSK’da ''sağ-sol'' görüşler arasında ayrılıklar olduğunu ifade eden Ümit Kardaş, bu ayrışmanın darbe ile yoğunluğunu kaybettiğini söyledi.
Devlet Kürtlerin üzerine gitti
Diyarbakır eski askeri savcısı Ümit Kardaş, 12 Eylül'de devletin Kürtlerin üzerine gittiğini, işkencenin ve baskının kurumsallaştığına dikkat çekti ve “Bilinçlibir politika mıydı , değil miydi onu tam kestiremiyorum ama sanki amaçlanan şuydu; Kürtlerin tarihsel ve haklı isteklerini şiddete bulaşmadan normal demokratik bir ortamda ifade edilmelerinin önü kesilmek istenmişti ve alan tamamen terör ve şiddet uygulayan örgütlere kalmıştı. Kanaatime göre, belki de devletin içerisinde bir odak ya da derin yapılanma bu amacı gütmüş olabilir”.
Kenan Evren dahil herkes işkenceyi biliyordu
Eski askeri savcı, “ İşkence sistematik ve kurumsal bir şekilde yapılıyordu ve herkes biliyordu. Kenan Evren dahil herkes işkenceyi biliyordu'' dedi. ''Eski Başbakanlardan Bülend Ulusu, komisyona geldiğinde 'İşkenceden haberim yoktu' dedi. Bu mümkün mü?'' sorusuna Kardaş, ''Sanmıyorum çünkü herkes biliyordu” yanıtı verdi.
12 Eylül’de bir deli gömleği giydirildi
Darbe sonrasında ı askerlerin, hakim ve savcılar üzerinde baskı kurduklarını ‘devlet elden gidiyor’ gibi yönlendirmeler yapıldığını anlattı meslektaşlarının bir bölümünü ‘kraldan çok kralcı’ olmakla suçladı. “Onlar arasında asker çağırdığı zaman bıyığını kesip gidenler oldu” diyen Kardaş, sivil hakim ve savcılara lojman tahsis edilmesi ve askeri tesislere giriş izni verilmesi gibi uygulamaların o kesimi çok mutlu ettiğini söyledi.
Ümit Kardaş, “'Demirel gitti geldi, gitti geldi. Bir siyasetçi darbe sonucu gittiyse tekrar geldiğinde darbelere karşı bir şey yapamıyor. Ecevit'te de böyle oldu” dedi.