Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edilen ve sanıkların hazır bulunmadığı duruşmada, sanık avukatları ile müdahiller, müdahil olma talebinde bulunanlar ve avukatları katıldı.

Duruşmada, dosyaya giren belgeler tutanağa geçirildikten sonra müdahale talebinde bulunanlar ile bazı avukatlar söz aldı.

Daha sonra görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Yüksel, "dosyaya gelen üniversite ve adli tıp raporları dikkate alındığında, sanıkların CMK'nın 196/4. maddesi gereğince sesli ve görüntülü iletişim tekniği kullanılarak savunmalarının alınmasını" istedi.

Mahkeme, duruşmaya saat 17.00'ye kadar ara verdi.

Ara kararlar

Mahkeme Başkanı Süleyman İnce, verilen aranın ardından kararı açıkladı.

Buna göre, sanıklarla ilgili son olarak üniversite hastanesi heyet raporlarıyla adli tıptan alınan heyet raporunun birlikte değerlendirilmesi karşısında sanık savunmalarının CMK 196/4 maddesine uygun olarak alınmasına karar verildi.

Ceza mahkemesinde ses ve görüntülü bilişim sisteminin kullanılması yönündeki yönetmelik hükümleri de dikkate alınarak her iki sanığın bulundukları veya bulunacakları yer itibariyle gerekli sistemin kurulması açısından Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Daire Başkanlığı'na yazı yazılmasına karar veren mahkeme, sanıkların ifade vereceği yerde yasa ve yönetmelik hükümleri de gözetilerek naip hakim bulundurulmasını, bu amaçla İstanbul Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi'ne talimat yazılmasını kararlaştırdı.

Sanıkların ifade vermesi sırasında yanında naip hakim bulundurulacak ve tüm işlemlerin her anı itibariyle kamera kaydına alınacak olması karşısında müdahil avukatlardan en az birinin bulundurulması talebinin reddine karar veren mahkeme, sanık müdafilerine ve müdahil vekillerine, sanıklara sorulmasını istedikleri soruları duruşma öncesi mahkemeye yazılı olarak sunmaları için süre verdi.

Mahkeme, 12 Eylül 1980 darbesi sonrasında gözaltındayken ölen Baki Batmaz ile idam edilen Ali Aktaş ve Fikri Arıkan'ın ailelerinin davaya müdahillik talebini kabul etti.

Protesto gösterisi

Bu arada 12 Eylül askeri darbesine ilişkin dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. CumhurbaşkanıKenan Evren ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya hakkında açılan davanın altıncı duruşması sürerken, çok sayıda sivil toplum kuruluşu adliye önünde protesto gösterisi yaptı. Adliye önündeki gruplar arasında, Devrimci 78'liler Federasyonu, Yusufiye Derneği, 12 Eylül'ü Yargılama Platformu, Avusturya ve Almanya'dan bazı sosyalist grupların temsilcileriyle bazı siyasi partiler yer aldı.

Kısa süreli gerginlik

Adliye önünü 12 Eylül'de idam edilenlerin fotoğrafları ve çeşitli pankartlarla donatan eylemciler, 12 Eylül darbesi sürecinde işkenceye maruz kalanları temsilen "işkence sehpası" kurdu. Kurulan sehpaya temsili olarak bir eylemci ellerinden asıldı ve daha sonra falakaya yatırıldı. Avusturya ve Almanya'dan gelen gruplar da "askeri diktatörlüğün sınırsız aydınlatılması" anlamına gelen Almanca pankartla gösteriye destek verdi. Grupların, pankart asma esnasında kısa süreli gerginlik yaşandı. Öğle saatlerinde ise karşıt görüşlülerin karşılıklı slogan atması üzerine çevik kuvvet ekipleri iki grup arasında barikat kurdu. Emniyet amirleri grup temsilcileriyle konuşarak gerginliği yatıştırdı.