Son bir haftadır, Zarrab’ı suçlayan New York Güney Bölge Başsavcısı Preet Bharara’nın ofisi ve Zarrab’ın avukatı Benjamin Brafman arasında bir dilekçe düellosuna sahne olan davada, hâkim Berman özellikle Zarrab’ın Farsça bilip bilmediğine yönelik deliller için savcılıktan cumaya kadar bilgi isterken, savunmaya da salıya kadar bu dilekçeye cevap için süre tanıdı ve sonrasında Zarrab’ın 50 milyon dolarlık kefaletle yargılanma teklifini karara bağlayacağını duyurdu.

Kürsüye ilk çağrılan Zarrab’ın avukatı Brafman’ın konuşması bir saati aşkın sürdü. Duruşmadaki ara ise Zarrab’ın tercümanının yorulması nedeniyle verildi. Brafman konuşmasında, Zarrab’ın Farsça okuma bilmediğini, narkotik suç işlemediğini, hakkındaki kanıtların yetersiz olduğunu, kişisel geçmişi ve gözaltına alınma sırasındaki davranışlarının kefaletle yargılanmaya uygun olduğunu, kendisinin topluma bir tehdit oluşturmadığını iddia etti. Brafman, ayrıca müvekkilinin saygın bir güvenlik şirketince gözetleneceğini ve GPS sistemi ile 24 saat boyunca kontrolde olacağını aktardı.

‘SUÇLAMALAR ÇOK CİDDİ’ 
Avukat Brafman’ın ardından söz alan Savcı Michael Lockard ise Brafman’ın savunmasının aksine Zarrab hakkındaki suçlamaların ciddi suçlamalar olduğunu tekrarladı ve Zarrab’ın İran’a ABD’nin finansal sistemine erişim hakkı veren bir şebekeyi yönettiğini söyledi. 

Lockard, Zarrab hakkındaki suçlamaların hepsinin ABD’deki finansal aktivitelerle ilgili olduğunu yineledi. Ve Zarrab’ın İran rejimine menfaat sağlayan bu sahte işlemleri yürütürken, ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarını ihlal ettiğini farkında olduğunu, bunun e-postalarla belirlendiğini aktardı. Zarrab’ın Farsça okuduğuna dair de ellerine güçlü deliller olduğunu ifade etti. Lockard’ın bu sözleri sırasında Zarrab’ın kafasını sallayarak buna itiraz ettiği görüldü.