Gülse Birsel, bugünkü köşesinde Osmanlı Türkçesi'nin zorunlu ders olarak bütün liselerin öğretim programlarında yer almasına değinerek; 'Yani' ve 'abi' diye konuşan çocuklara Osmanlıca değil, Türkçe öğretin&
Konuşamıyor çocuklar arkadaş! ‘Yani’, ‘Abi’, ‘Ya’, ‘Olay’, ‘Bişey’, ‘Oha’, ‘Sonuçta’, ‘ … oldum’u yasakla, derdini anlatamaz bunlar! Dut yemiş bülbüle dönerler! ‘Mamafih’ yok ama iki lafın biri ‘olabilite’! ‘Olabilite’ nedir Allah rızası için?
'AJDA DOĞDUĞUNDA YAZILAN ROMANLARI ANLAMIYORSA...'
Ben de allame–i cihan değilim. Ama felaket şurada: Benim bildiğim, misal ‘allame-i cihan’ gibi kelimeleri 20 yaşındakiler bilmiyor! Bu kadar hızlı kaybediyoruz Türkçeyi. Gençler Ajda’nın şarkılarıyla dans ediyor ama Ajda doğduğunda yazılan romanları anlamıyorsa burada yanlış bir şeyler var. (Hiç konuyla alakasız hin hesaplar yapmayın. Ajda bence 45 yaşında filan ve birkaç yıl yanılıyor olsam da hepimizden güzel).
Milli Eğitim Şûrası’nın dille ilgili ana meselesi kitap okuyan ve 100 kelimeyle konuşmayan bir nesil yetiştirmek olmalı! Çocuklara en azından 1900’lerin başında yazılmış bir romanı anlayabilecekleri kadar Türkçe öğretmeyi sağlamak!
… Nedir bu ısrar kıyamet? Bir öncelik sırası yapsak, adam gibi matematik , fen bilimleri ve Türkçe öğretme meselesi, elbette Osmanlı alfabesinin önünde olmalıdır. Yani öğretmeyin demiyoruz, hobi olarak yine öğretin!