Cilt sağlığınız için vazgeçilmez olan güneş kremlerinin içeriğinde nelere dikkat etmelisiniz? İşte detayları...
Güneş kremlerinin kaç faktör olduklarını belirleyen SPF değerlendirme sistemi, bazı bilim adamlarına göre yanıltıcı sonuçlar verebiliyor. "SPF" terimi bu şekliyle sadece UVB ışınlarının etkisini ölçüyor, yoksa deri kanseri veya erken deri yaşlanmasına sebep olan UVA ışınını değil. Bu arada pek çok markanın size belirtmediği bir şey var ki, güneş kremlerinin çoğu yeteri kadar uzun ömürlü değil. Sonuç olarak, güneş kremleri hormon dengesini bozma potansiyeli olan oksibenzon maddesinden esanslarındaki fitalatlara kadar bir dizi tehlikeli madde de içerebilmekte.
SPF'NİN İNANDIRICILIĞI SORGULANIYOR
SPF sadece UVB ışınlarını ölçüyor. Bu da şu demek oluyor, faktör sayısı ne kadar artarsa korunma açısından o kadar yanılıyor olabilirsiniz. Bazı güneş kremlerinin 50, hatta bazılarının 100 faktöre kadar çıkması şüphe uyandırmıyor değil...
KİMYASAL GÜNEŞ KREMLERİNDEN SAKININ
CDC'ye göre (Amerikan Sağlık Kuruluşu) hormon dengesini bozan oksibenzon, kimyasal güneş kremlerinin %97'sinde bulunan bir madde. Kendiniz için olmasa da doğa için bunu bir kez daha düşünün. Her yıl 4.000 ila 6.000 ton kimyasal güneş kreminin vücudumuzdan başlayan yolculuğu, maalesef okyanuslardaki mercan resiflerinde son buluyor.
ÇİNKO SİZİN YENİ EN İYİ DOSTUNUZ
Güneş kreminizin içeriğindeki en temiz, en etkili maddelerden birisi de çinko. Hem UVA hem de UVB ışınlarına karşı koruyucu özelliği olan çinko, sağlığınızı kesinlikle olumsuz yönde etkilemeyecektir. Teknolojideki gelişmeler, çinkonun diğer maddelere göre geçerliliğini devam ettirdiğini ortaya çıkarıyor.
TİTANYUM DİOKSİT DE EN İYİ İKİNCİ DOSTUNUZ
Bir içerik malzemesi olarak özellikle teneffüs edilmemesi ya da ağız yoluyla vitamin gibi alınmamasına, çinko kadar temiz bir madde olmamasına rağmen çinko ile aynı derecede koruyucu özelliğe sahiptir ve derinizin altına işlemez. En sağlıklı güneş kremlerinin içeriğinde çinko ve/veya titanyum her zaman bulunur.
NANOPARTİKÜLLERDEN UZAK DURUN!
Bazı güneş kremlerinde kullanılan titanyum dioksitin derinizde daha az beyaz etki bırakmasına yardımcı olan nanopartiküller de bu aralar bir tartışma konusu. Nanoları kullanan Avrupa'daki bir çok üretici her ne kadar inkar etse de, nanopartiküllerin adından da anlaşılacağı gibi bu kadar küçük parçalar olmasının vücutta tahribata yol açtığına dair kanıtlar da yok değil...
GÜNEŞ KREMLERİNDEKİ A VİTAMİNİNDEN UZAK DURUN
Her ne kadar hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar insanlar için kesin sonuçlar vermese de, FDA'nın bazı memeli hayvanlar üzerinde yaptığı çalışmaların ardından A vitamini şu aralar adeta sanık sandalyesinde oturuyor.
DİĞER MADDELERE KARŞI DA TEMKİNLİ OLUN
Fitalatları içeren güzel kokular, kimyasal koruyucu niteliğindeki parabenler (hormonlara zarar verme ihtimali olan) ve buna benzer diğer maddeler, çoğu güneş ürünlerinin içeriğinde bulunabilmekte. Güneş kremlerinde ne kadar az içerik olursa, sizin için o kadar daha iyi!
SADECE GÜNEŞ KREMİNE BAŞLI BAŞINA GÜVENMEYİN
En iyi markaları kullanıyor olmamıza rağmen çoğumuz aslında güneş kremini yeteri kadar çok ya da sıklıkla kullanmıyoruz. Güneş kremlerinin son derece güvenilir olduğuna dair bilgiler aslında sağlığınız açısından bir tehdit unsuru...
BAŞINIZI KORUYUN
Her doktor bunu söylemeden geçmez. Güneşten korunmanın en iyi yolu, tartışmasız şapka takmak, maske kullanmak ve güneşe karşı koruyucu elbiseler giymek.
BAZEN GÜNEŞE KARŞI KORUNMAMAK DA GEREKİYOR
Güneşin bildiğimiz zararlı etkilerinin yanında D vitamini açısından da ne kadar önemli olduğu yadsınmaz bir gerçek. O yüzden, güneşten korunurken tam anlamıyla da korunmamak gerekli. Ne demek şimdi bu? dediğinizi duyar gibiyiz. Sonuçta vücudumuzun güneş ışınlarına ne kadar ihtiyacı olduğu da bilinen bir gerçek! Ne demişler? Güneş girmeyen yere doktor girer!