2014 yılında Koşuyolu’da özel bir hastanede geçirdiği burun ameliyatı sonrası virüs kapan Sevinç Çelik’in hayatı bu operasyonun ardından kabusa döndü. Burun ameliyatının ardından gece aniden rahatsızlanan Çelik’i yakınları apar topar Göztepe’deki bir hastaneye  kaldırıldı. Burada yapılan tetkiklerinde vücuduna virüs bulaştığı ve virüsün bütün vücuda bulaşmaması için acilen bacaklarından ameliyat olması gerektiği söylendi. Bunun üzerine burun ameliyatından bir ay sonra ikinci kez ameliyat masasına yatan Çelik’in ameliyatla iki bacağı alındı. Ancak genç kadın, daha sonra başka bir hastanede bacaklarının boşuna kesildiğini öğrenince yıkıldı.

Önce ‘negatif’ sonra ‘pozitif’

Bu operasyon sonrası ise Çelik, burun ameliyatı olduğu özel hastaneye suç duyurusunda bulunup tazminat davası açtı. Çelik’in avukatı özel hastanenin kusuru olduğuna dair Kartal Lütfi Kırdar Eğitim Araştırma Hastanesi ile Göztepe’deki hastaneden iki farklı tarihte rapor aldı. Raporlarda ‘lupus’ ve ‘antifosfolipit’ virüsün burun ameliyatının olduğu hastaneden bulaştığı belirtildi. Çelik’in avukatı ise dosyaya burun ameliyatından önce müvekkilinin yaptırdığı bir test sonucunu sundu. O raporda da Çelik’in vücudunda virüs olmaması dikkat çekti. Ancak burun ameliyatını yapan özel hastane virüsün ameliyat öncesi mağdurenin vücudunda olduğunu belirterek iddiaları yalanladı. Bir süre sonra da Sevinç Çelik, iki ayağının kesildiği Göztepe’deki özel hastaneye dava açacağını belirtti. Bu beyandan kısa bir süre sonra ise iki kez rapor sonuçlarını negatif olarak açıklayan Göztepe’deki hastane mahkemenin talep ettiği üçüncü raporda sonuçlarını değiştirdi. İddiaya göre ihmalini örtbas etmek isteyen hastane verdiği ilk iki rapora rağmen bu kez ‘pozitif’ raporu verince akıllar karıştı. Olay yargıya intikal etti. Mahkeme sonucunda hastanelerin bir ihmalinin olup olmadığı ortaya çıkacak.

‘Neden görmezden geldiniz’

Dava süreci ile ilgili bilgi veren Sevinç Çelik’in avukatı Cesim Parlak, ‘Maalesef davada hiçbir mesafe katedemedik. Sevinç Çelik’in 2014 yılında başlayan bu dramatik durumu, Türk yargı sistemimiz ile Türk sağlık sistemimizin de nasıl bir dramatik hal içerisinde bulunduğunu göstermesi açısından önemli bir gösterge oldu. Öte yandan burun ameliyatını yapan hastanenin, virüsün ameliyat öncesi müvekkilimin vücudunda olduğunu savunması da skandaldır. Madem böyle bir durum vardı neden görmezden geldiniz?’ dedi.