Yıllardır süren tartışmalar nihayet noktalandı. Vücut bakımı, güzellik ve masaj salonu gibi alanlarda faaliyet gösteren girişimciler olarak vergi dairesine kayıtlı, gelir beyannamesinde bulunan kadın girişimcilerden bazıları, iş yerlerinde hayat kadını olarak çalıştıklarını da Sosyal Güvenlik Kurumu'na kabul ettirdi.

Daha önce hayat kadını olarak çalıştığını beyan eden kadınlara, hastalık ödemesi yapılmıyordu.

Hayat kadınları daha önce İsveç vatandaşı olarak sağlık hizmetlerinden yaralanabiliyor, gerektiğinde hastahanede yatabiliyor ama çalışamadıkları sürece geçimlerini sağlayacak gelirden yoksun kalıyordu.

Hastalık ödentisi hakkını kazanan hayat kadınları bundan böyle beyan ettikleri gelire göre herkes için geçerli olan sigorta kurallarına göre hastalık ödentisi alabilecek.

HAYAT KADINLIĞI DİYE BİR MESLEK YOK

SGK, vergi ödedikleri için hayat kadınlarına hastalık ödentisi hakkını tanıdı ancak vergi dairesi, hayat kadınlığını meslek ya da faaliyet alanı olarak resmi kayıtlara geçirmiyor.

Söz konusu kadınları faaliyet alanları vergi dairesindeki kayıtlarda vücut bakımı, ve güzellik salonu işletmecileri olarak görülüyor.

Vergi dairesinin, hayat kadınlarını meslek erbabı olarak kabul etmeme sebbebi ise yürürlükteki fuhuş yasası.

Fuhuş yasası; hayat kadınlığını yasaklamıyor ancak erkeklerin, kadınlarla para ödeyerek cinsel ilişkiye girmesini yasaklıyor.

Vergi dairesi de bu yasayı gerekçe göstererek hizmetin alıcısına yasak getirilmiş olduğundan dolayı böyle bir faaliyetin önkoşulları bulunmadığı görüşünden hareketle fuhuşu, meslek; bu mesleği icra ettiklerini söyleyen kadınları da meslek erbabı olarak kabul etmiyor.

"SATMAK SERBEST, ALMAK YASAK"

Hayat kadınlarını meslek erbabı olarak resmi kayıtlara geçirmeyen vergi dairesi, aynı kadınlara güzellik ve masaj salonu için vermiş olduğu çalışma ruhsatlarını, bu iş yerlerindeki faaliyet sürdüğü için iptal edemiyor.