“Sokak Hayvanları İçin Bir Araya Geliyoruz” adlı etkinliğe gelenler, yalnızca dostlarımız için mama getirdiler ve sokak hayvanlarını beslemek üzere ellerinden geleni yapan kişilerle bu mamaları paylaştılar. Kahvaltıya katılan hayvan dostları; barınaklarda bulunan kimsesiz ve sakat köpekler, sokak köpekleri ve kedileri için mama vb. yardımlarda bulundu. İnsanları hayvan hakları konusunda bilinçlendirmek, hayvan sevgisini aşılamak ve bu yönde ilgiyi artırmayı amaçladıklarını belirten Önder Saka, belirli aralıklarla bu etkinliği düzenleyeceklerini bildirdi. Kahvaltı organizasyonuna; Veteriner Barış Ayan, Dostluk Gemisi Derneği Başkanı Şaziye Koçyiğit,  Markalar ve İnsanlar Dergisi İmtiyaz Sahibi Önder Saka, Viva Dergisi İmtiyaz Sahibi Mahmut Boz, Mert Yaman, Sevil Göksu, Özde Dede,  Özgür Köker, Pelin Oral, Ahmet Özgür, Orhan Algam, Elif Akasya Algam, Seba Erol, Serkan Koysüren, Elda Karahan, Sabri Gülel, Selda Temelli Şenel, Deniz Uçak, Mesut Göksu, İrfan Yılmaz, Savaş Erkuş ve daha birçok kişi destek verdi. 

'DOĞA İÇİNDE YAŞAYAN HERKESE AİT'

Doğanın sadece bize ait olmadığını, içinde yaşayan her canlıya ait olduğunun altını çizen Mahmut Boz, Gönlü hayvan sevgisiyle, yaşam sevgisiyle dolu bu kadar çok insanı bir arada görmenin mutluluk verici olduğunu belirtti.

Önder Saka kahvaltı sonrası yaptığı konuşmada 'Özellikle iki tane arkadaşım var. Önce onlara teşekkür etmek istiyorum. Bu projeyi ilk başlatan Sevil Göksu'ya. Arkadaşlarıyla beraber sokak hayvanları için kulübeler yaptıklarını gördüm, onları gördükten sonra böyle bir etkinliği yapmaya karar verdik. Onun haricinde Barış Ayan'a teşekkür ediyorum çünkü bu projenin başından sonuna kadar bize destek oldu' dedi.

'KENDİMİZİ SOKAK HAYVANLARINA ADADIK'

Etkinliğe katılan bir diğer isim Dosluk Gemisi Derneği Başkanı Şaziye Koçyiğit de yaptığı açıklamada dernek olarak kendilerini sokak hayvanlarına adadıklarını belirterek, 'Size 11 önemli noktadan bahsetmek istiyorum. İlk önce eğitimle başlamak gerekiyor. En önemlisi okullarda hayvan sevgisini çocuklarımıza aşılamak gerekir. Biz bu konuda ilk adımı attık. Bazı öğretmenlerimizle kedi ve köpekler için çocuklara kulübe yapmayı öğrettik. Onlara bu sevgiyi aşılamak çok önemli, çünkü çocuklar da anne ve babalarını bu konuda eğitebiliyorlar. Kanunlar için de çalışmalıyız. Yurtdışından Türkiye'ye kesinlikle hayvan sokmamalıyız. Çok önemli bir husus çünkü, yurtdışından çok ucuza gelen hayvanlar petshopta ucuza satılıyor ve hayvan hastalılarının artmasının yanı sıra sokaktaki dostlarımızı sahiplendirmek güçleşiyor. Sokaklar Hasky cinsi köpeklerle dolu, onlar Antalya'da yaşayamazlar normalde, biz kendi ülkemizin cinslerine önem verirsek ülkemiz şartlarına uyum sağlayamayacak olan cinsler de sokaklarda ölüme terkedilmez. Her yöremizin bir ırkı var, Türk ırklarını ön planda tutmalıyız. Dişi olan hayvanlarımızı elimizden geldiği kadar kısırlaştırmalıyız. Önümüzdeki 5 yıl boyunca bunu yapmazsak belediyeler başa çıkmak için sokak hayvanlarını öldürebilirler. Bu sadece Türkiye'ye özgü bir durum değil, Almanya'da da bu tarz ölümler görebiliyoruz. Geçici yuvalara ihtiyacımız var. Sokak hayvanları bulduğumuz zaman sahiplendirene kadar bu geçici yuvalarda bekletmeliyiz. Barınaklarımız çok yetersiz. Onları denetlememiz lazım. Bununla ilgili belediyelerimizle görüşüp bir formüle ihtiyacımız var. Oteller ve restoranlarla görüşüp atık yemeklerini atmamaları konusunda bilinçlendirip araçlarımızla o yemekleri alıp sokaktaki dostlarımıza ulaştırmalıyız' dedi. Şaziye Hanım bu etkinliklerimizle hem katılımcıları hem de takipçileri bilinçlendirdiklerini belirtti ve katılan herkese teşekkür etti. 

'BARINAKLARA DESTEK VERMELİYİZ'

Antalya'nın tanınmış veterinerlerinden Barış Ayan ise barınaklara destek vermenin öneminden bahsederek 'Belediyelerimiz bu konuda yetersiz, biz kendi gücümüzle birşeyler yaparak barınaklarımıza sahip çıkıp onlara destek olmalıyız. Aynı şekilde hayvanseverlerimize ve can dostlarımıza da sahip çıkarak onlara destek olmak da istiyoruz. Bu etkinlik bir başlangıç. Çok organize olamadık belki ama ilerleyen zamanlarda daha büyük organizasyonlarla tüm medya tüm hayvanseverler ve tüm Antalya ile birlikte daha büyük adımlar atacağız. Burada olduğunuz için teşekkürler' dedi.

Tüm katılımcıların ve projeyi başlatanların ortak dili ise bu buluşmaların tamamen kişilerin bireysel olarak yapmak ve var olmak istedikleri bir oluşum olduğu ve bu şekilde ilerleyecekleri şeklindeydi.