Netanyahu, Washington'da düzenlenen İsrail yanlısı lobi kuruluşu Amerika İsrail Halkla İlişkiler Komitesi’nin (AIPAC) yıllık konferansında, Omar’ın Amerikan siyasetçilerinin para için İsrail’i desteklediklerini ima eden “Tamamen Benjaminlerle ilgili” şeklindeki paylaşımına tepki göstererek, ABD'li siyasilerin İsrail’e verdiği desteğin para ile ilgisi olmadığını savundu. Netanyahu, Omar’ın paylaşımını kastederek “Bu Benjamin’den duyun: Benjaminlerle alakası yok.” ifadesini kullandı.

Netanyahu’nun bu açıklamasına Omar’dan yanıt gecikmedi.

Omar, Twitter hesabından Netanyahu’nun sözlerine atıfta bulunarak, “Bu sözler, rüşvet ve üç ayrı yolsuzluk davasından yargılanan bir adamdan. Sıradaki.” paylaşımında bulundu. 

İlhan Omar, “AIPAC’ın bu yılki konferansında Başbakan Netanyahu’nun odaklanmayı seçtiği konu: Ben. Pittsburgh katliamının üzerinden henüz 6 ay bile geçmedi, Christchurch katliamının üzerinden henüz 2 hafta geçmedi ama Netanyahu’nun odaklanmayı seçtiği konu: Ben.” ifadelerini kullandı.

Paylaşımlarında Netanyahu'ya eleştirilerini sürdüren Omar, şunları kaydetti:

“Netanyahu, ‘İsrail’in Ku Klux Klanı’ olarak bilinen Otzma Yehudit ile ittifak içinde. Bunun liderleri yabancı terör örgütü üyesiydiler ve Yitzhak Rabin’i hedef alma girişimine adları karışmıştı. Ama Netanyahu’nun odaklanmak için seçtiği konu: Ben. Nefret ve bağnazlığın her türlüsü ile mücadele etmemiz için bunların hepsinin birbiri ile ilişkili olduğunu anlamamız gerekir. Nefretin bir türüne karşı haykırırken diğer bir türüne göz yumamayız. Bunun için, Kongre üyesi olarak ilk işim Anti-Semitizm ile Mücadele Özel Temsilcisinin pozisyonunu terfi ettiren bir yasa tasarısına sponsorluk etmek oldu ve seçildikten sonraki ilk yazım artan nefret suçları üzerine oldu.”

AIPAC’ı üyelerinden ve İsrail’e verdiği destekten dolayı eleştirmediğini belirten Omar, lobi kuruluşunu Ortadoğu’da barış ve insan haklarını desteklemeye yönelik çabalara sürekli karşı çıktığı için eleştirdiğini kaydetti. 

ABD’de birçok sivil toplum kuruluşunun AIPAC’a yönelik görüşlerini paylaştığına işaret eden Omar, “Netanyahu ve Cumhuriyetçi Parti bunun sadece Müslüman Amerikalı bir mültecinin görüşü olarak gösterebilirler ama yalnız değilim.” dedi. 

Sürekli çatışma ve işgalin kabul edilemez olduğunu belirten Omar, “Bu ay, Trump yönetimi Afganistan’daki savaş suçlarını inceleyen yetkililerin ülkeye girişini yasakladı ve İsrail ile Filipinler gibi müttefik ülkelerde savaş suçlarını soruşturan yetkilileri de bu konuda tehdit etti. İnsan haklarına yönelik evrensel değerleri ve onları ayakta tutmak için kurulmuş uluslararası kuruluşları desteklemeliyiz.” değerlendirmesinde bulundu.