Gezi olaylarından beri Türkiye hakkında kara propaganda yapan Batı medyasında en büyük yalanları yazan İngiliz The Times gazetesi son olarak Suriyeli Kürt liderlerin özerk devlet için anlaşma sağladığını, devletin ilanı sonrası seçime gidileceğini duyurdu ve yeni bir Kürdistan haritası yayınladı.

PARLAMENTO SONRASI SEÇİM

Times gazetesi, Suriyeli Kürt liderlerin bir araya gelerek, Suriye’deki üç bölgede kurulacak yeni bir siyasi varlık konusunda uzlaşmak üzere Irak’ın Duhok kentinde bir araya geldiği belirtti.

Haber şöyle devam etti:

"Dokuzuncu gününe giren konuşmalarda, Suriyeli Kürtler; Cizire, Efrin ve Kobani kantonlarının “Rojava” adı altında yarı - özerk bir Kürt bölgesi olarak ilan edilmesini talep ediyor. Suriyeli Kürtlerin ana temsilcisi, PYD (Demokratik Birlik Partisi), resmi varlığın açıklanmasının ardından bölgesel bir parlamento kurulması ve savunma birlikleri oluşturulması için seçimlere gidileceğini söyledi”

KUZEY IRAK'LA TERS DÜŞTÜLER

Haberde Suriyeli Kürt’lerin Kuzey Irak yönetimi ile ayrı düştüğü de şu ifadelerle belirtildi:

“Suriyeli Kürt liderler, özerkliğin ilan edilmesinin aslında gerçekte olanın resmi bir dille duyurulması olduğunu savunuyor. Türkiye’nin Iraklı peşmergelerin Kobani’ye geçişine izin vermesine şüpheyle yaklaşıyolar. Kobani Kantonu Dışişleri yetkilisi İdris Nassan ise ‘Bizim yeterince savaşçımız var. Bize asıl ağır silah lazım’ diyor. PYD liderleri Kobani’ye Iraklı peşmerge tedariğinden ziyade, Suriyeli Kürtlerin kente geçmesini istiyor.”

MESELE KOBANİ DEĞİL

Gazetenin bu haberi, IŞİD tarafından işgal edilen diğer bölgelerde kimsenin sesi çıkmazken Kobani’de neden bütün dünyanın bir anda ayaklandığını da ortaya koyuyor. Haber “Batı ülkeleri Suriyeli Kürtleri özerklik yalanıyla taşeron olarak kullanıyor. Bu vaat sayesinde bölgedeki Kürtler ayaklandırılıyor ve Türkiye’nin doğru adımları atmasının önü kesiliyor” şeklinde yorumlandı. Gazetenin Suriye Kürdistan’ın meşruiyetini bu derece açık bir şekilde yazması, Batılı ülkeler tarafından altı çizilen “Suriye’nin toprak bütünlüğü” argümanın tamamen aldatmaca olduğunu ve Türkiye’ye kasıtlı olarak baskı yapıldığını da gösterdi.