CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun talimatıyla Türkiye'nin dört bir yanında esnaf, çiftçi ve vatandaşla bir araya gelen CHP heyetleri hazırladıkları raporları genel merkeze iletiyor. Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi başkanlığındaki heyetin 21 Haziran'da, Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya'nın eşlik ettiği heyetin de 22 Haziran'daki ziyaretlerinde aldığı notlar parti genel merkezine iletildi. İl merkezi ve tüm ilçelerde sivil toplum örgütleri, meslek odaları, siyasi partiler, esnaf ve vatandaşlar ile buluşan CHP'liler görüşmelerini tek tek not alıp raporlarında yer verdi. Vatandaşın hayat pahalılığı, işsizlik ve geçim sıkıntısını dile getirdiği raporda bir kadın derdini şöyle dile getirdi:

''Eşim 47 yıllık öğretmen, emekli oldu, oğlum polis hiçbir şey almaya gücümüz yetmiyor. Allah'ınızı severseniz yetişin imdadımıza. Çekemiyoruz daha, bittik, tükendik. Vatan bizim, toprak bizim. Millet vatanı satma meraklısı. Kanal İstanbul, Kanal İstanbul... Kanal İstanbul'u ne yapacağım, Erzurum'a, Van'a, Ağrı'ya fabrika yapsın. Allah aşkına yetişin imdadımıza tarım bitmiş, meyve olmuş 15 lira. Çocuklarımız meyve diye ağlıyorlar, alamıyoruz. Esnaf perişan, memur perişan, köylü perişan. Gençler işsiz, intihar ediyorlar. O çocukları biz ne çabalarla yetiştirdik. Fabrika yapın gençlerimiz çalışsın. Helal kazanç götürsünler evlerine, intihar etmesinler, hırsızlık etmesinler, yan kesicilik etmesinler. Fabrika olmadığı için hırsızlık ediyorlar. Atatürk'ün izinden gitsinler. Bu işin sağı, solu yok. Hepimiz Müslümanız, vatan bizim toprak bizim. Gençleri dağlardan kurtarsın. Onlar nasıl güzel yaşıyorsa, bizim de hakkımız var yaşamaya"

"BENİM YAŞAMAYA HAKKIM YOK MU"
Bir vatandaşın sözleri de şöyle : "Her evde, 1 tane 2 tane işsiz var. Onlara iş lazım. Çocuğun iş bulamadı Tekirdağ Çorlu'ya gitti. Oraya yapıyorlar da buraya neden fabrika yapmıyorlar. Buranın dezavantajı ne? Doğalgaz çok pahalı geçinemiyoruz. Ben emekliyim, turistler geziyor Erzurum'da. İngiliz'i, Fransız'ı. Ben buradan Erzincan'a gidemiyorum. Benim yaşamaya hakkım yok mu? Çocuklarımı rahat ettirecek bir param niye yok?"

Fotoğrafçı olduğunu söyleyen biri ise "1 yıldan fazladır çalışamıyoruz. Biz Milli Emlak kiracıları hiç kira indirimi görmedik. Belediye dükkanlarının kiraları yüzde 50 indi. Bana 3 bin lira destek verdiler. 2 aylık elektrik param. Bittik biz" diye dert yandı.

Çiftçilik yapan biri "Ne çok zenginim ne de çok yoksul. Ekip, biçtiğimle geçiniyordum. Artık bitti. Çocuğumuza meyve alamaz hale geldik. Ne yapacağımı, kime başvuracağımı bilmiyorum artık" derken, başka bir çiftçi de "Kredi borcunu ödeyemiyoruz. Kılıçdaroğlu bu konuyu Meclis'te gündeme getirsin. Biz bu iktidarın bir çözüm getireceğine inanmıyoruz ama kendimizi de yalnız hissetmek istemiyoruz. Lütfen bize sahip çıkın" dedi.

"ONLAR BİZİ UNUTTU BİZ DE GÜNÜ GELDİĞİNDE UNUTACAĞIZ"
İspir'de fasulye üreten biri de tepkisini "İspir'de Erzurum Büyükşehir Belediyesi'nin asfaltlama çalışması sırasında Öztoprak, Tekpınar ve Kuşlu mahallerinin kullanmış olduğu su kanalına zarar verildi. Bu nedenle yaklaşık 5000 dönüm büyüklüğündeki araziler 2 yıldır düzenli bir şekilde sulanamıyor. Onlar bizi unuttu, biz de günü geldiğinde onları unutacağız." diye dile getirdi.

Olur'da besicilik yapan vatandaşın sözleri de raporda şöyle yer aldı: "Bu işin gecesi gündüzü yok, bayramı seyranı yok. Hayvancılık 7/24 çalışmanız gereken bir meslek. Ama karşılığını alamıyorsunuz. Bu saman fiyatlarıyla hayvancılık yapamazsınız. Her geçen gün saman fiyatı atıyor. Şu an 1400 TL, sonbahara doğru 2000 TL olacak. O zaman çiftçi gidecek saman alamadığı için hayvanını kestirecek. Ama piyasada et fiyatı aynı kalacak. Yine aracılar kazanacak, çiftçi mağdur olacak."

Raporda emekli bir vatandaşın tepkisi de şöyle yer aldı: "Erzurum kışın -35'e kadar soğuk olur. Biz Antalya'dakilerle aynı paradan doğalgaz kullanıyoruz. Erzurum'da ayda 1000 TL'den daha az doğalgaz parası veren kimseyi bulamazsınız. Bizi bitirdiler. Ne yiyecek bu millet, nasıl ısınacak, çoluğunun çocuğunun cebine nasıl harçlık koyacak, bunu düşünen yok."