Gölün dibinde yapılan inceleme, aşırı tüketim sebebiyle suyu iyice azalan gölde bataklık oluşmaya başladığını gözler önüne serdi. Suyu, kritik eşik olan 30 metrenin altına düşen göl tabanında yosunlaşma ve boyu 1 metreyi aşan bitkiler görüldü. Sakarya Üniversitesi öğretim üyesi Mahnaz Gümrükçüoğlu, bu durumun ‘gölün boğularak ölmeye başladığı’ anlamına geldiğini söyledi. Gölün tabanına dalan su altı görüntü yönetmeni çevreci Tahsin Ceylan da önlem alınmazsa Sapanca’nın 10 yıl sonra yok olabileceği uyarısında bulundu. Kocaeli ve Sakarya’da 2 milyon kişinin içme suyu ihtiyacını karşılayan Sapanca Gölü kuruma tehlikesiyle karşı karşıya. Su bütçesinin üzerinde çekim yapılan gölün suyu kıyıdan yaklaşık 15 metre çekildi, iskeleler açıkta kaldı. Çevre mühendisi Mahnaz Gümrükçüoğlu’na göre bu durumun sebebi Sapanca’nın hayat damarlarının kesilmesinde saklı. Gölü besleyen dereler üzerine çok sayıda su fabrikaları kuruldu. TÜPRAŞ gibi dev sanayi tesisinin su çekmesi göl suyunu ciddi oranda azalttı. Yağışların azalmasıyla da göl yavaş yavaş bataklığa dönüşmeye başladı. Göl tabanında balçık, yosun ve bitki örtüsünün oluşması, kirlilik sebebiyle ‘alg’ denilen zehirli bakteri patlamalarının yaşanması, gölün kızarması Sapanca’nın can çekiştiğinin işaretlerinden bazıları. Kalitesiz su ile döndürülebilecek fabrikaların Sapanca’dan su çekmesini eleştiren Gümrükçüoğlu, gelecek yıllar için şu uyarıda bulundu: “Kendi bindiğimiz dalı kesiyoruz. Sapanca’yı ellerimizle göz göre göre yok ediyoruz. Sapanca Gölü sadece içme suyu olarak kullanılmalı. Gölü besleyen dereler üzerinde su fabrikası kurulmasına izin verilmemeli. Aksi halde iki şehir de susuz kalabilir.” Sakarya Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürü Rüstem Keleş de gölün sadece iki ilin içme suyunu karşılayabilecek kapasitede olduğuna dikkat çekti. Sanayi suyuyla ilgili de çarpıcı bir bilgi verdi: “Sanayinin gölden su kullanması yasal değil. Konuyu Orman Bakanlığı’na bildirdik. İnceleme başlatıldı ancak henüz bir açıklama yok.”