Doğan İsmail’in, kardeşinin cep telefonunu gasp eden sokak çetesi tarafından, öldürülmesinin yankıları sürüyor. Ailelerin ve yakın çevrelerinin yanısıra toplumda da büyük tepki uyandıran korkunç cinayeti işleyen 15 yaşındaki Dawda Jallow ise henüz yakalanamadı.
İngiliz polisi tarafından adresi gizli tutulan Kıbrıslı Türk aileyle bir Türk gazeteci görüştü ve yaşadıkları tarifsiz acıyı kamuoyuna aktardı. Hayatının baharında katledilen Doğan İsmail’in gözü yaşlı annesi Özel İsmail ile ninesi Zehra Hüseyin, cinayeti işleyen 15 yaşındaki Dawda Jallow'un biran önce yakalanıp, adalet önüne çıkarılmasını bekliyor...
Londra’da, 17 yaşındaki Türk genci Doğan İsmail’in, kardeşinin cep telefonunu ‘gasp’ eden sokak çetesi tarafından yeni yıldan bir gün önce öldürülmesinin yankıları sürüyor.
İngiliz polisi, cinayet zanlısı 15 yaşındaki Dawda Jallow’un aranmasını sürdürürken başta Sun, Daily Mail, Telegraph, Guardian gazeteleri olmak üzere ülkenin en önemli haber ajansı BBC ve Reuters, sıcak haberleriyle cinayeti gündemde tutuyor.
Korkunç cinayet, Londra’nın güney yakasındaki Walworth bölgesinde meydana gelmişti. Olaydan 2 gün önce Doğan İsmail’in, 15 yaşındaki kardeşi Orhan’ın yolunu kesen 4 kişi, Black Berry marka telefonunu gasp etti. Bununla yetinmeyen çete, iki gün sonra da Orhan İsmail’in ikinci telefonuna ‘Buraya gelirsen telefonunu geri alırsın’ şeklinde mesaj gönderdi. Sevincini abisi ile paylaşan Orhan, birlikte verilen adrese gitti. Burada, Orhan İsmail’in okuldan tanıdığı üç genç tarafından bir evin önünde karşıladılar. Telefonun evin içerisinde olduğunu söyleyen Gambiya doğumlu Jallow, “Bekleyin getiriyorum” diyerek, eve girdi. Dışarıya çıktığında ise elindeki avcı bıçağını, Orhan’ın abisi Doğan’ın kalbine sapladı. Doğan, kalbinden aldığı bıçak darbesi ile olay yerinde hayatını kaybetti. Soğukkanlı katil ise kayıplara karıştı. Cinayetle ilgili polis, Jallow’un bıçak aldığı evin sahibi 39 yaşındaki kadın ile 15 yaşındaki oğlunu göz altına aldı, ardından da şartlı serbest bıraktı.
GÖZLERDEN UZAK GİZLİ ADRESTE KALIYOR
Yaşanan olaylar ardından acılı aileye ulaşan Türk basınından ‘Hürriyet Avrupa gazetesi muhabiri Halil Yetkinlioğlu oldu. Güney Londra’da mütevazi bir hayat süren Kıbrıs İskeleli ailenin gizli tutulan adresine saat 16.00 sularında ulaşan Yetkinlioğlu, güvenlik nedeniyle görüşmesini ancak saat 23.00’de söyleşi yapabildi.
Doğan İsmail’in, teyzeleri ve ninesi Zehra Hüseyin, tarafından karşılanan Yetkinlioğlu, 81 yaşındaki Zehra Hüseyin ile konuştu. Gözü yaşlı nene, torunları “Doğan ve kardeşi Orhan’ın hastanede dünyaya geldiği andan itibaren kendi elleriyle besleyip büyüttüğünü, onlarla hayata tutunmaya çalıştığını” söyledi.
HİÇBİR KÖTÜ ALIŞKANLIĞI YOKTU
Walwort Akademisi son sınıf öğrencisi Doğan’ın, uyuşturucu, alkol, kumar ve sigara gibi hiç bir kötü alışkanlıkları olmadığını belirten Zehra nine, “Torunum çok çalışkan ve okulun başarılı öğrencilerinden. Sürekli ders çalışır karşılığında da taktirname alırdı. Dışarıya sadece cuma günleri namazı kılmak için çıkardı” dedi.
Eşinden 10 yıldır ayrı yaşayan anne Özel İsmail ise, kelimenin tam anlamıyla şokta. 44 yaşındaki annenin iki oğlundan biri, toprağa düşmüş, ayakta kalan diğer çocuğunu da kaybetmek istemiyor. Bir cinayet işlenmiş ve ‘tek’ görgü tanığı var. Bir anne olarak herşeyden şüpheleniyor. Önce, ‘polis’ sanıyor, bizi. Çevredekiler polis olmadığımı ikna etmiş olsada, sorularımıza yanıt alamıyoruz. Dalıp, dalıp gidiyor gözleri derinlere.
GÖZÜ YAŞLI AİLE ‘ADALET’ İSTİYOR
Cinayetin bir numaralı görgü tanığı olan yeğeni Orhan’ın “gözlerden uzak” bir yerde tutulduğunu kaydeden merhumun dayısı Ali Hüseyin, bölgede çetelerin cirit atmalarından şikayetçi. Hüseyin, cinayetin yaşandığı mahallenin çeteler tarafından adeta “kurtarılmış bir bölge” olduğu ve geçtiğimiz Eylül ayında aynı yerde Shaun Chambers isimli bir öğrencinin daha öldürüldüğü anlatıyor. Benzeri olayların sık aralıklarla yaşandığı böylesine tehlike dolu yerde, bir güvenlik kamerası bile kurulmadığına işaret eden Hüseyin, işin ucunda ‘para’ olsaydı, belediye ve polis birimleri hemen kamera yerleştirip ceza yazmaya başlardı” şeklinde sitem ediyor. Olaylara bir ‘cep telefonunun’ sebep olması nedeniyle yeğeni Orhan’ın, psikolojisinin bozulduğunu kaydeden Hüseyin, “Katilin bir an önce yakalanarak mahkemede gerekli cezanın verilmesini” istiyor. Hüseyin konuşmasını, “İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı. Hem yeğenimin telefonunu ‘gasp’ ediyorlar, hem ‘bu adrese gel, vereceğiz’ diyorlar. Geldiğinde ise, bir ‘telefon’ için can alıyorlar. Bu tür vahşeti gerçekleştirenler mahkeme tarafından en ağır cezaya çarptırılmalı. Böylece sokak serserilerinin başka canlar alması önlenir” dedi.
CİNAYET TOPLUMDA İNFİLA UYANDIRDI
Kısa bir süre içerisinde gerçekleşen ikinci cinayetin ailelerin ve yakın çevrelerinin yansıra toplumda da büyük infila uyandırdığına değinen Metropolitan Polis Müfettişi Matt Bonner (HSCC), açıklamasında, “Bu cinayetle birlikte çok nadir kullanılan bir yönteme başvurarak katil zanlısı Jallow’un ismini ve fotoğrafını yayınlıyoruz. Jallow’un, bir an önce yakalanması çok önemli. Jallow’un yakın akrabalarının ve arkadaşlarının çevrede oturdukları dikkate alınırsa yakınlarda bir yerlerde saklandığını düşüyoruz. Kendisine yataklık eden yakınlarına ve çevre sakinlerine sesleniyorum; ‘Jallow’u saklayanlar adaletin yerini bulması için doğru şeyi yapmalılar ve polise gerekli yardımı etmeliler” ifadesi kullandı.
Southwark Emniyet Müdürü John Sutherland’ta, Southwark Belediyesi ve diğer polis birimlerle birlikte çevrenin daha güvenli bir hale dönüştürüleceğini duyurdu.
Cinayetle ilgili araştırma titizlikle sürdürülürken, olayla ilgili bilgisi olanların ilgili polis birimini 020 8358 0200 nolu telefondan, kimliğininin gizli tutulmasını isteyenlerin de 0800 555 111’den Crimestoppers’i aramaları istendi.
Dawda Jallow’u görenler veya gizlendiği yeri bilenler ise hiçbir şekilde temasta bulunmadan acil olarak 999’u arayabilecekler.