CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yeni yapılan cumhurbaşkanlığı sarayını ODTÜ'ye vereceklerini söyledi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu konuşması sırasında Ermenek'te mahsur kalan işçilerin acılı ailelerinin yaptığı açıklamaları izletti. Bu sırada salondaki CHP'lilerin gözyaşlarını tutamadığı görüldü.
İşte Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları:
SOSYAL DEVLETİ YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ
Sosyal devlet denen bir kavram var. Devletin insanileştirilmesidir sosyal devlet. Devletin vatandaşa hizmet götürmesidir. Sosyal devlet deyince aklımıza rahmetli Ecevit gelir. İşçi hakları, emeğin hakkı, grev hakkı onun döneminde çalışma yaşamının ayrılmaz değerleri oldu. Sosyal devlet anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddelerinden biridir. Bu maddenin gereği yerine getirilmek zorundadır. Ne zaman ki sosyal demokrat bir başbakan iktidar olmuştur, sosyal devlet o zaman daha güçlü olmuştur. Sosyal devleti ayağa kaldırmak bizim görevimizdir.
2 LİRA ÇALAN YARGILANACAK…
İşsizlik arttı. Bu sosyal devlet değil. Bu toplumun vahşi kapitalizme teslim edilmesidir. Yolsuzluk yapacaksın yargılanmayacaksın, 2 lira çalan yargılanacak, yıllarca ceza alacak. Demek ki sosyal devlet hukuk alanında da kendini göstermiyor. Sosyal devlette işsiz, devlete ‘işsizliğimi gider’ deme hakkına sahiptir. Vatandaşın hükümetten hak isteme talebi vardır. Biz sosyal devleti kendi gündemimizden büyük ölçüde çıkardık Türkiye olarak. Mevcut hükümeti gördünüz. 12 yıldır iktidardalar. İşsizliği önlediler mi? Uyuşturucuyu önlediler mi? Adaleti sağladılar mı? Bunların hiçbirisi yok.
GELECEKSİN CHP’YE OY VERECEKSİN
Sosyal devleti yeniden inşa edeceğiz. İşsizliği ev yoksulluğu bu ülkenin kaderi olmaktan çıkaracağız. İşin mi yok? Adresin belli. Geleceksin CHP’ye oy vereceksin. Eğer parti olarak sana iş bulamazsak sen hesabını benden soracaksın. Sözüm söz. CHP’nin sözü. İşsizliği tarihe gömeceğiz. Üniversite gençleri arasında işsizlik yüzde 30. Eğer siz bu ülkede işsizlik denen bir beladan kurtulmak istiyorsanız sosyal devleti ayağa kaldırma sözü veren CHP’ye geleceksiniz. Başka bir seçenek yok.
Bir ülkede işsizlik var, orada dert vardır.
BU KADAR İŞSİZLİK OLMADI BU ÜLKEDE
İşsiz kalan toplum baskıcı rejimlerin arka bahçesi haline getirilir. Herkesin işi, aşı olacak. Toplumu ayrıştırıp bölüyorlar, inanç eksenli bölüyorlar, yaşam tarzı eksenli bölüyorlar. Etnik kimliğin, yaşam tarzın ne olursa olsun benim görevim sana iş bulmak. Senin evinde aş olmalı aş. Söz veremiyorlar. Veremezler. 1974 ve 2001 krizinde de hiçbir zaman bu kadar işsizlik olmadı bu ülkede. Kimin çocuğu işsiz. Senin çocuğun işsiz. Onların çocuğu değil. Çalışmıyorlar. Onların çocukları yatak odalarına kasalar, dolarlar koyuyorlar. Onların çocuklarının gemileri, vakıfları, rüşvet merkezleri var. Senin çocuğunun nesi var? Unutma senin çocuğunun CHP’si var.
ADI VAR KENDİSİ YOK
İş bulanlar da bin bir bela ile taşeronda iş buluyor. K. Maraş’ta Orman İdaresi 11 işçi alacak. 2 bin 300 kişi başvuruyor. Şimdi senin düşünme zamanın kardeşim. Üstündeki ölü toprağını atma zamanı. Senin çocuklarının yatak odasında boy boy kasalar yok. Biz yandaşa değil vatandaşa hizmet edeceğiz. İş bulanlar sendikasız. Asgari ücretle çalışıyor. İşçinin emeğini birilerine peşkeş çeken sosyal devlet olabilir mi? Ülkeyi Adalet ve Kalkınma Partisi yönetiyor. Ne adaleti var ne kalkınması var. Adı var kendisi yok. Ermenek’ten bir kadının konuşmasını vereceğiz şimdi size. Bunu dinleyince sosyal devletin olmadığını görüyorsunuz, umutsuzluğu görüyorsunuz.
Maden faciası bize has değil. Kömür rezervinde Almanya dünyada birinci, Türkiye 28. Sırada. Almanya’da son 30 yılda yeraltında ölen işçi sayısı 3. Türkiye’de 2003-04 arasında 1075 işçi madende hayatını kaybetti. Bizim kaderimiz mi bu? Niye Almanya’da olmuyor da bizde oluyor. Devlet akılla yönetilir. Aklı egemen kılmazsanız devlette bunun önüne geçemezsiniz. Önce insana saygı duymak, ona iş güvenliği sağlamak demektir aklı egemen kılmak.
Emiş Bahar diyor ki "İçeriden sağ çıksalar ne olacak. Ekmeklerini, servislerini ellerinden aldılar. Yediler bitirdiler" İşin özü budur. Bu tabloyu 21. Yüzyılın Türkiyesi hak ediyor mu? Kadın kardeşlerime sesleniyorum: Yerin altına inen eşleriniz akşam ekmek getirmek için, çocuklarına umut aşılamak için oraya gidiyorlar. Ölüleri gelsin diye değil. Sevinçleri gelsin diye gidiyorlar. Böyle bir iktidarı ne kadar ayakta tutacaksınız siz? Evinde huzur mu istiyorsun, yeraltında çalışanın için güvence mi istiyorsun artık elini vicdanına koy, artık CHP de…
Kaza olmuş ordular halinde gidiyorlar binlerce güvenlik görevlisi. Sizin acınızı sömürmek istiyorlar. İzin vermeyin buna. Ölen sizin erkeğiniz. Onların değil. Onlar eşlerini saraylarda oturtuyor senin ödediğin vergilerle. Din iman edebiyatı yapıyorlar. Onlara da inanmayın. Sizi kandırıyorlar. Yüksek tepelerde oturan biri diyor ki: Önceden haber verseydiniz tedbirleri alırdık. Abisi söylüyor bunu. Bereket ki gazeteci kardeşlerimiz var. Hürriyet’ten Hacer Boyacıoğlu’nun haberi var. Ermenek’teki kardeşler 124 kez yazmışlar.
O ölenlerin kanları sizin yakanızdadır.
KENDİLERİNE SARAY YAPIYORLAR
Kanun geldi Meclis’e. ‘Gelin yaşam odası yapalım’ diye teklif verdik. Ak Parti vekilleriyle bu reddedildi. Kalkmışlar kendilerine saray yapıyorlar. 1 katrilyon 370 trilyon lira ile saray yapıyorlar eski para ile. Kendisine 1000 odalı saray yapıyor. Hala uyanmayacak mısın değerli kardeşim. İnsanlar yeraltına güven içinde inecekler. Aklı kullanacağız. İnsana değer vereceğiz.
Yer üstünde çalışanlar mı çok rahat. Isparta Yalvaç’tan haber geldi. Çoğu kadın 17 işçi öldü. Yer üstündekiler çok mu rahat. Mevsimlik işçilik de dramdır. Aile boyu kadın, çoluk, çocuk hep beraber giderler. Zeytin, pamuk, fındık, elma toplamaya giderler. Tek güvenceleri dayıbaşı. Onun iki dudağına bakarlar. Sosyal devlet nerede? Sosyal devleti kim ayağa kaldıracak? Bunlar neden bu insanların sorunlarıyla ilgilenmezler. İnsanı sevmiyor musun sen? İnsanı ancak sana rüşvet verdiği zaman mı seversin?
Sigara içen gençlere kızıyorlar, ceza kesiyorlar. Eyvallah kızın. Peki o bakanların çocukları kapalı mekanlarda rüşvet alırken neden itiraz etmiyorsun?
KAÇAK SARAY
76 milyon insanın son ferdi uyanana kadar bunları anlatmaya devam edeceğim. Kendine saray inşa etmiş. Dedim ki bu saraya gitmeyin kirlenirsiniz Çünkü kaçak saray. 3 milyon insan işsizken padişah bozuntusu birisi kendisine saray yapmaz. TOKİ’nin dergisinde yazı yazmıştı: ‘’Sonuna kadar sorumluluk bilinciyle çalıyoruz…’’
Baktılar ki bu var apar topar dergiyi topladılar ama var o sayı… Atatürk Orman Çiftliği’nde yüzlerce ağacı katlettiniz ‘kendime saray yapacağım’ diye. Kaçak sarayda yapılan yolsuzluk rakamlarını vereceğim. Bu rakamlar TBMM adına kamu hesaplarını denetleyen Sayıştay denetçilerinin raporlarındaki rakamlar.
AFYONLULARI KUTLUYORUM: HIRSIZ VAR DİYE ÇAĞRI YAPMIŞLAR
Hırsız var diye bağırın onlar zaten memnun itiraz etmiyorlar ki. Afyonluları da kutluyorum. Hafta sonu toplantı yaptılar malum. Afyonlulara çağrı yapmışlar ‘Dikkatli olun hırsızlar bölgeye geldi’ diye.
Düz yüzeyli betonarme kalıbı yüzde 264 fazla ile veriliyor. Neden gitmeyin kirlenmeyin diyoruz. Bunun hesabı verildi mi? Verilmedi. Bakın İngiltere Başbakanı nerede oturuyor? Almanya Başbakanı nerede oturuyor? Bülent Ecevit nerede oturuyordu?
Kul hakkı yememek zorunda devleti yönetenler. En büyük günah diyoruz. En büyük günahı işleyene neden oy veriyorsun kardeşim. Çalıyor ama iş de yapıyor. Müslümanlıkta böyle bir kural yok. Çalmayacaksın adam gibi iş yapacaksın.
O SARAYI ODTÜ’YE VERECEĞİZ
O yoksul insanların vergileri ile kendine 1000 odalı saray yapıyorsun. O sarayı CHP iktidarında ODTÜ’ye tahsis edeceğiz. Bu iktidar bitmiştir. Lüks içinde yaşıyorlar. Gırtlaklarına kadar dolara boğulmuş durumdalar. Benim derdim onlar değil. Bu ülkedeki işsiz insan. Her evde tencere kaynayacak.
Niye ayrışıyoruz, kavga ediyoruz. Bölünürsek birileri gelir yutar. Bölünmezsek hep beraber kazanırız. Vatandaşlar diyor ki Hadi AKP böyle ama oyumuzu kime vereceğiz? Bu soruyu kendinize ve vicdanınıza sorun. Kimsenin inancıyla uğraşmayan, yaşam tarzına müdahale etmeyen bir siyasal oluşum var. Adı CHP. Daha ne söyleyeyim ben size. Türkiye’nin demokratik yollardan bu iktidardan kurtulması lazım. Bu terazi bu sıkleti çekmiyor. Yeter dememiz lazım. İktidarda ilk yapacağımız iş siyasetçiler için ahlak kanunu çıkarmak.