CHP lideri,"Tercihini başkanlıktan yana kullanan AK Parti ile sonuç alınamaz” dedi
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanı smail Kahraman'ın Anayasa Mutabakat Komisyonu'nun çalışmalarına son vermesinin ardından parti liderlerine yaptığı ikinci çağrıya yazdığı mektupla cevap verdi.
Hükümet sistemi tercihini "Başkanlık" olarak ortaya koyan Adalet ve Kalkınma Partisi ile yürütülecek bir çalışmanın sonuç getirmeyeceğini belirten Kılıçdaroğlu, "Yaklaşık 200 yıllık siyasal birikimimizi yok sayarak parlamenter sistemden kopuşu öngören ve kişisel arzular etrafında şekillenen 'Patronlu Başkanlık' rejimine kapı açan bir çalışmanın parçası olmamız düşünülemez. Böyle bir çalışmanın Türkiye'nin demokrasi ihtiyacına cevap verdiği de kesinlikle söylenemez" dedi.
14 Ocak'ta gönderdiği ilk mektubu hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Anayasa çalışmasının, Türkiye'yi darbe hukuku ve onu tahkim eden düzenlemelerden arındıracak bir çalışmayla eşzamanlı yürütülmesi gerektiğini vurgulamıştım. Bu bağlamda ilgili komisyonda, 'Mevcut anayasamızın ilk dört maddesinde ifadesini bulan kurucu ilkelerin korunması, kuvvetler ayrılığı, hukuk devleti ve parlamenter sistem' esasına dayalı bir Anayasa değişikliği hedefiyle yer alacağımızı bildirmiştim" dedi.
"PARLAMENTER SİSTEM ISRARIMIZIN HAKLILIĞINI DA ANLAŞILIR KILMAKTADIR"
Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, Balıkesir Milletvekili Namık Havutça ve Muğla Milletvekili Ömer Süha Aldan'ın da bu çerçevede komisyon çalışmalarında hazır bulunduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu mektubunda şu ifadelere yer verdi: "Bu çalışmanın; 'Bireysel bir talep doğrultusunda şekillenmiş, kamuoyuna yapılan açıklamalara göre bütün kuvvetleri tek elde toplamayı amaçlayan, hukuk devleti ilkesiyle hiçbir koşulda bağdaşmayan başkanlık sistemi önerilerinin gölgesinde kalmasına asla izin vermemesi' gerektiği konusundaki duyarlılığımızı ve kararlılığımızı da özellikle belirtmiştim. Ancak bizzat Cumhurbaşkanlığı makamı tarafından başlatılan 'Başkanlık Sistemi' kampanyası, çalışmalarına yeni başlamış komisyonu gölgelemeye dönük bir faaliyet olarak öne çıktı. Sayın Cumhurbaşkanı'nın, Anayasa Mahkemesi'nin Gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül'e ilişkin verdiği hak ihlali kararını tanımadığını ifade ederek yerel mahkemeyi bu karara uymamaya davet eden tutumu da tartışmanın sadece bir hükümet sistemi tartışması olmadığını ortaya koydu. Bu nedenledir ki Sayın Cumhurbaşkanı'nın tutumu, doğrudan doğruya yargı bağımsızlığı, kuvvetler ayrılığı ve demokrasi tartışmasını doğurmakta; daha işin başında parlamenter sistem ısrarımızın haklılığını da anlaşılır kılmaktadır."
"TERCİHİNİ BAŞKANLIK OLARAK ORTAYA KOYAN AK PARTİ İLE YÜRÜTÜLECEK BİR ÇALIŞMANIN SONUÇ GETİRMEZ"Kılıçdaroğlu, "25 ay sonunda Adalet ve Kalkınma Partisi'nin başkanlık sistemi dayatmasıyla masadan kalkması sonucu çalışma maalesef tamamlanamamıştır. 24. Dönem Parlamentosu'nda olduğu gibi, 26. Dönem Parlamentosu'nda temsil edilen, Adalet ve Kalkınma Partisi dışındaki üç partinin tercihinin parlamenter sistemden yana olduğu görülmektedir. Bu durumda hükümet sistemi tercihini 'Başkanlık' olarak ortaya koyan Adalet ve Kalkınma Partisi ile yürütülecek bir çalışmanın sonuç getirmeyeceği de açıktır. Dolayısıyla Anayasa'nın ilk üç maddesinde ifadesini bulan ve dördüncü maddeyle koruma altına alınmış olan çerçeve kurucu ilkelerin tartışıldığı, yaklaşık 200 yıllık siyasal birikimimizi yok sayarak parlamenter sistemden kopuşu öngören ve kişisel arzular etrafında şekillenen 'Patronlu Başkanlık' rejimine kapı açan bir çalışmanın parçası olmamız düşünülemez. Böyle bir çalışmanın Türkiye'nin demokrasi ihtiyacına cevap verdiği de kesinlikle söylenemez" dedi.
"60 MADDEYE YARGIYA İLİŞKİN HÜKÜMLERİ DE EKLEYEREK TBMM'YE SEVK EDELİM"
Anayasa Uzlaşma Komisyonu'yla eşzamanlı ve irtibatlı çalışması koşuluyla, darbe hukuku ve onu tahkim eden mevzuatın temizlenmesine ilişkin çalışmanın ayrı bir komisyon tarafından yürütülmesi ve bu komisyonun da derhal kurulması hususunun müzakere edilebileceğini kaydeden Kılıçdaroğlu mektubuna şu ifadelerle son verdi: "Arkadaşlarımız, başkanlığınızda gerçekleşen toplantılar sırasında, bunun mevcut komisyon içinde alt komisyonlar eliyle yürütülmesini önermişler ancak diğer çözümleri de tartışabileceklerini ifade etmişlerdir. Bu çerçevede mevcut Anayasamızın kurucu ilkeleri temelinde, hukuk devleti, yargı bağımsızlığı ve kuvvetler ayrılığını esas alan, parlamenter sisteme dayalı bir Anayasa yapımına katkı verebileceğimizi, bu doğrultudaki bir mutabakatın çalışmanın başlangıcında sağlanmasını da zorunlu gördüğümüzü ifade etmek isterim.
Şayet bu konuda bir uzlaşma sağlanamıyorsa, Komisyonun; 24. Dönem Uzlaşma Komisyonu'nun üzerinde anlaştığı 60 maddeye yargıya ilişkin hükümleri de ekleyerek, azami bir ay içinde temel hak ve özgürlükler ile yargı bölümünü değiştiren bir paketi TBMM'ye sevk etmek üzere çalışma yapmasını öneriyoruz"