Yaşadığı yer İstanbul. Bir sabah uyandığında, Akbank Caz Festivali için İstanbul’daki bütün billboardlarda kendi resmini gördü. O zamanlar 16 yaşındaydı....
Reklamlarda oynamak için ajansa kaydolduğunda, aslında aklında oyuncu olmak yoktu. Saint Pulcherie Fransız Lisesi’nde okurken hayalleri bambaşkaydı. O günleri “Okul tiyatrosuna kostüm ve dekor yapacağım diyerek girer, en sonunda oyunlarda yer alırdım” diye anlatıyor. Lisenin ardından reklam filmlerinde boy göstermeye başlayınca kendini konservatuvarda oyunculuk okurken bulmuş. “Şimdi hem oyunculuk yapıyorum, hem tiyatromuzun kostüm ve afişlerini hazırlıyorum. Sadece oyunculuk yapıyor olsaydım sıkılırdım” diyor. Bugünlerde yer aldığı ‘Uçurum’ dizisinin yanı sıra arkadaşları ile kurduğu Ekip Tiyatrosu’nda her salı ‘Largo Desolato’ oyununu sergiliyor. Hem dizide hem tiyatroda oynamak vaktinin çoğunu alıyor ama bundan memnun: “Biz oyuncuların egosu maalesef çok yüksek. başrolde olmak istiyoruz. Oysa dizideki rolünüze göre tiyatroya da vakit kalır.” İlk rol aldığı ‘Evli ve Çocuklu’ dizisinden bu yana farklı tarzda rolleri seçmeye çalışsa da, görünümünden dolayı çoğunlukla ‘evin küçük kızı’nı oynuyor. Bu durum hoşuna gitse de artık değişmesini istiyor: “Bugüne kadar hep 'cici kız' oldum. Artık ya olgun ya da kötü kadını oynamak istiyorum."