2010 KPSS'de en yüksek puanları alan bin 970 adayın kendi aralarında, 138'inin ise soruların servis edildiği belirlenen derneğin Genel Sekreteri ile telefon trafiği yaptığı tespit edildi. Soruşturmaya ilişkin detaylarda çarpıc
2010 KPSS skandalının, ‘dönemin yargısı’ tarafından nasıl kapatılmaya çalışıldığına dair elde edilen belgeler, soruları çalma skandalının yanı sıra bir ‘yargı skandalı’nı da ortaya çıkardı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen yeni soruşturmada, ‘dönemin Ankara Başsavcılığı’nda üç ayrı savcı tarafından bakılan dosyanın neden 5 yılda sonuçlandırılamadığı da ortaya çıktı.
Buna göre;
3 YIL SORUŞTURMA ENGELLENDİ
- Kütahya Yalvaç’ta Baki S. adlı öğretmen adayında KPSS sorularının bulunduğu bilgisi üzerine soruşturma başlatıldı. Bu sırada Ankara Başsavcılığı devreye girdi ve re’sen ayrı bir soruşturma açarak, dosyayı Yalvaç Başsavcılığı’ndan istedi.
- Yalvaç Başsavcılığı bir süre dirense de, devreye HSYK sokularak dosya 22 Haziran 2011’de Ankara’ya alındı. Ancak bu tarihten 11 Ekim 2013’e kadar hiçbir işlem yapılmadı.
İMHA EDİLEN EVRAK!
- En önemli delillerden, soru kitapçıkları ve optik cevap formları, dönemin Ankara Başsavcılığı’nın yazılı onayı ile ÖSYM tarafından ‘imha edildi.’
REKTÖRLE BİRLİKTE 11 KİŞİ YURTDIŞINDA!
2010 KPSS soruşturması hızla devam ederken şüphelilerin, operasyonlardan hemen önce yurt dışına çıktığı ortaya çıktı.
Şüphelilerden Turgut Özal Derneği Sekreteri Mehmet H. S. 29 Kasım 2014, derneğin ‘ofis elemanı’ olarak görünen ve soruları servis ettiği belirlenen B. K. ile dernek çalışanı H. Ş’nin 05 Aralık 2014’te yurt dışına çıktığı belirlendi.
Yine şüphelilerden İ.T, Z.T. ve A.F.Y.l’in 19 Şubat 2015, Fatih Üniversitesi Rektörü Ş.A.T. ve ÖSYM Bilgi İşlem personeli M.A.’ın ise 22 Şubat 2015’te yurt dışına çıkıştığı tespit edildi.