“Basın özgürlüğü yok Türkiye’de. İktidarın ve Cumhurbaşkanı’nın medya üzerinde yoğun bir baskısı var. Bu baskıyı yargıyı kullanarak, tek tek gazetecilere hapis cezası getirerek uyguluyor. İkinci bir yolu da Maliye’yi kullanmak ve kurumlara mali cezalar getirmek. Ayrıca yandaş gazeteler aracılığıyla kitlelere ‘Şu, şu, şu gazeteleri almayın’ çağrısı yapıyor. Aslında 3’lü bir kıskaç altında tutuyor medyayı. Siz nasıl kalkıp ‘Bu gazeteleri almayın’ diyebilirsiniz? Sana ne? Sana ne? Bu medya baskısı tek kanaldan değil, bütün kanallardan, devletin bütün gücü kullanılarak gerçekleştiriliyor.

AB’DEN KOPMAK İÇİN

Bu durum, AB-Türkiye ilişkilerine olumsuz yansıyabilir. Ancak AB, Türkiye ile müzakereleri dondurmak gibi bir adım atmamalı. Tam tersine, Türkiye’nin AB’ye yaklaşması için gerekirse ödün vermeleri gerek. Çünkü AKP’nin amacı AB’ye üye olmak değil, ‘bu birlikten nasıl koparım’, onun arayışı içinde. Çok tehlikeli bir oyun sergiliyor. Birlik yanlısıymış gibi görünüp, birlikten kopmak için ne gerekiyorsa yapıyor. Medyaya baskıyı AB kabul etmez, o yapıyor. Yargının bağımsızlığı, güçler ayrılığı değişmez ilkeler, onlar çiğneniyor. AB’nin demokrasi, özgürlükler, yargı gibi değer verdiği ne kadar unsur varsa siyasal iktidar tarafından ortadan kaldırılıyor. Bu süreçte Dışişleri Bakanlığı da görevini yapmıyor. Devletin çıkarlarını korumaktan çok siyasal iktidarın çıkarlarını korumaya dönük çalışıyor. Türkiye’yi anlatmak, çıkarları için yabancılarla temas kurmak yerine siyasal iktidarın söylemini kullanıyorlar. Dışişleri bürokratı da bu noktaya taşındı maalesef.

KORSAN DEVLET

Adana ve Hatay’da geçen sene yakalanan MİT TIR’larıyla ilgili uluslararası gelişmeler, Türkiye’yi daha da sıkıntılı bir duruma sokabilir. Türkiye suçüstü yakalandı. Umuyorum konunun tarafları şu veya bu şekilde Türkiye’yi uluslararası arenada ‘radikal silahlı gruplara silah desteği veren bir ülke’ olarak tanımlamaz ve suçlamaz. Suriye, İran, başka ülkeler, uluslararası sivil toplum kuruluşları, devletler üstü kuruluşlar. Pek çok şey söylenebilir bu durumla ilgili olarak. Türkiye, sıkıntılı bir vaziyette. Bu tablonun ortaya çıkması, Türkiye’yi korsan devlet görünümüne soktu. Hukuku, uluslararası hukuku tanımayan, kuralları tanımayan istediğini yapan bir ülke... Bu tabii Türkiye’yi zor bir duruma sokar.

PARALEL-AKP İŞBİRLİĞİ

Şimdi devletin içinde her görüşten insan var. Eğer bunlar kendilerini devletin içinde paralel bir devlet şeklinde konumlayıp hareket ediyorlarsa, dönüp şu soruyu sormak lazım: Bunlara bu yapıyı kim kazandırdı? Siyasal iktidarın destek vermediği hiçbir cemaat başarılı olamaz. Açık ve net. Eğer iktidarı bunun dışında tutup sadece Gülen Cemaati’ne odaklanırsak yanlış yapmış oluruz. Benim söylediğim bu. Devlette paralel yapı olmaz; kim yol açar buna? İktidarın kendisi.”

İzmir coşkusu

 CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçime iki gün kala çalışmalarını aynı zamanda milletvekili adayı olduğu İzmir’in ilçelerinde sürdürdü. Havalimanında yoğun ilgiyle karşılanan Kılıçdaroğlu, ilk olarak Menderes İlçesi’ni ziyaret etti. Burada otobüsten halkı selamlayan Kılıçdaroğlu, ardından “Çiftçi dostu” sloganları eşliğinde Torbalı’ya geçti.  Ziyaret ettiği ilçelerde vatandaşlara da seslenen CHP Lideri büyük ilgi gördü. (DHA)