Kurtulmuş, Feshane'de düzenlenen Burdur Tanıtım Günleri'nin açılışının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, "ABD senatosunda 100 senatörden 74'ünün imzaladığı bir mektup oldu. Türkiye'de basın özgürlüğüyle ilgili bir uyarı mahiyetinde, bu konudaki görüşleriniz nelerdir?" sorusu üzerine Kurtulmuş, şunları söyledi:
"Hiçbir ülkenin senatosunun ya da meclisinin Türkiye'ye herhangi bir uyarı yapma hakkı yoktur. Ya da biz dışarıdan gelen bu tür uyarı mahiyetinde anlaşılacak herhangi bir şeye itibar etmeyiz. Onu ciddiye almayız. Ama iyi niyetle söylenmiş, Türkiye'ye gerçekten bu anlamda katkısı da bulunacak olan her kim ne söz söylerse bunları da dinleriz. Önce bu işin uyarı kısmını düzeltmemiz lazım. Böyle bir uyarı yapmak kimsenin hakkı ve haddi değildir."
Kurtulmuş, Türkiye'de uzunca bir süredir bir algı operasyonu yürütüldüğünü vurgulayarak, "Sanki Türkiye'de basının üzerinde baskı varmış, basın mensupları cezaevlerine atılıp süründürülüyormuş gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. En son daha dün bu konuyla ilgili güncel bilgilere baktım. Şu anda Türkiye'de 7 gazeteci, basın kartı olmayan ama gazeteci kimliği olan kişi mahkemelerle muhataptır. Bunlardan bir tanesinin cezası infaz edilmiş ve çıkmıştır. Bu ceza alanların tamamı da basınla ilgili makale veya haber yazarak mahkemelere gitmiş değil" şeklinde konuştu.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, başka bir gazetecinin, "Nevruzla ilgili beklentileriniz nelerdir? Son zamanlarda çözüm sürecindeki dilde bir sertleşme var. Gözle görülür bir ters gidiş mi var, yoksa sertleşme siyasetin bir gereği mi?" şeklindeki sorusuna da şu yanıtı verdi:
"Çözüm süreci dediğimiz şey laf olsun diye ortaya çıkmış bir süreç değildir. 30 yıl devam eden silahlı çatışma dönemi, terörle Türkiye'nin her tarafının kana bulandığı bir dönemden bahsediyoruz. 90 yıllık devletin inkar ve asimilasyon politikaları üzerine oturmuş olan ciddi bir sorunla karşı karşıyayız. Önce devlet zihniyetinde önemli bir değişim ortaya çıktı. Devlet, ret, inkar ve asimilasyonu bir tarafa bırakarak, vatandaşlarımızın her birisinin eşit ve özgür yurttaşlar olması konusunda önemli adımlar atıldı."
Ana dilde savunma ve Kürtçe yayın yapan televizyon kanalının varlığına dikkati çeken Kurtulmuş, bu ülkenin insanlarının ölmesini istemediklerini söyledi. Kurtulmuş, çözüm sürecinde önemli bir aşama kaydedildiğini anlatarak, artık kimsenin "geri dönelim" demeyeceğini dile getirdi.
Siyaseten söylenmiş sözlerin sürece mani olacağına inanmadığını aktaran Kurtulmuş, çözüm sürecinin Türkiye'nin yanı sıra yakın coğrafyaya da etki edeceğini kaydetti.