Türkiye onu gazeteci Hrant Dink'e yönelik suikastten sonra tanıdı. Cinayeti haber alıp önlememekle suçlandı. İşteRamazan Akyürek'in adı bu kez paralel ihanet çetesine yönelik operasyonda karşımıza çıktı. Fethullah Gülen ve çetesinin karanlık planları üzerine İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliği harekete geçti. Müfettişler emniyetteki yasa dışı dinleme, verileri silme gibi tüm iddiaları tek tek inceledi. Ve 3 bin sayfalık o rapor tamamlandı. Raporda, emniyetteki paralel yapıya mensup 38 polis hakkında inceleme ve tespitler yapıldı. Bunlardan 7'si emniyet müdürü, 3'ü emniyet amiri, 6'sı başkomiser, 1'i komiser, 6'sı komiser yardımcısı, 15'i ise polis memuruydu. Listenin başında ise Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi eski Başkanı Ramazan Akyürek vardı. 

HEDEF ÜST DÜZEY İSİMLERDİ
İçişleri Bakanlığı'nın raporuna göre birçok yasa dışı işlem, Akyürek'in emri ile yapıldı. Akyürek'in talimatı ile İstihbarat Dairesi Başkanlığı'nın merkez ve taşra birimlerindeki bazı personel, yetkilerinin dışına çıkarak veri inceledi. Paralel polisler, istihbari çalışmalarda kullanılan verilerin tutulduğu depolama sistemleriyle, bu verilerin kullanımına ilişkin log kayıtlarını da sildi. Rapora göre, Akyürek'in başında olduğu paralel ekip, ayrıca mesnetsiz gerekçeler ileri sürerek emniyet teşkilatındaki bazı üst düzey yetkililere ait kişisel verileri de ele geçirdi. İçişleri Bakanlığı'nın 4 Mart tarihli yazısına göre, İstihbarat Dairesi Başkanlığı tarafından hizmete sunulan bilişim projeleri kullanıcılarına ait log kayıtları da hukuka aykırı olarak imha edildi. Bu yazıya göre, Ankara'da 2009-2013 yıllarıarasında yapılan imha işlemi, dönemin İstihbarat Dairesi Başkanı Ramazan Akyürek ve 16 polisin işiydi. 

ÖNEMLİ KAYITLAR SİLİNDİ 
20 Mayıs 2013'te hizmete sunulan karar takip sistemi projesinden önce kullanılan karar takip sistemi projesine ait log kayıtlarının imha edilmesi de Akyürek'in işiydi. Buna göre, Akyürek'in onayından bir gün sonra, 10 Ekim 2009'da log kayıtları imha edildi. 6 gün sonra da Akyürek, İstihbarat Daire Başkanlığı görevinden ayrıldı. Bu imha işleminin teknik ve hukuki bir temele dayanmaksızın, yetki aşımı ile gerçekleştirildiği dile getirildi. 3 bin sayfalık raporda imha işlemleriyle ilgili yasal mevzuat uyarınca, soruşturma izni verilmesi istendi. Aralarında Akyürek'in de bulunduğu 6 polisin soruşturulmasının gerektiği vurgulandı. 

LOG EN ÖNEMLİ DELİL
İçişleri Bakanlığı'nın raporuna göre Akyürek, log kayıtlarını sildi. İşte silinen bu kayıtların, yetkisini kötüye kullanan ve suç işleyen görevlileri tespit etmek için en önemli delil olduğu kaydedildi. Bu kayıtların, "süresiz olarak muhafaza edilmesini" öngören yönetmeliğe rağmen imha edildiği aktarıldı. Log kayıtları ile personel çalışmalarının kayıt altına alınması, sıralı amirler tarafından denetlenmesi, olası suistimallerin tespiti ve personelde otokontrolün amaçlandığı açıklandı. 

DERİN LİSTE
Ramazan Akyürek'in bir numara olarak yer aldığı listede yer alan diğer emniyetçiler şunlar: İstanbul İstihbarat Şube'den sorumlu İl Emniyet eski Müdürü Ali Fuat Yılmazer, İstanbul İstihbarat Şubesi eski Müdürü Erol Demirhan, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Bilişim Suçları ve Sistemleri Şubesi eski Müdürü Hayati Başdağ, Mesut Yılmaz, Metin Canbay ve Ahmet Öztürk... 

KOZANLI ÖMER'İN ADAMI
Cemaatin 'Emniyet abisi' olan Osman Hilmi Özdil ya da Kozanlı Ömer, Akyürek'in de 'abisi' çıktı. Ramazan Akyürek, 2002'den sonra Kozanlı Ömer devrinde yükseldi. Önce Trabzon Emniyet Müdürü oldu. Akyürek'in müdürlüğü döneminde Trabzon'da McDonalds bombalaması yaşandı. TAYAD üyeleri, yüzlerce kişi tarafından linç edilmek istendi ve Santa Maria Kilisesi'nin rahibi Santoro 16 yaşında bir lise öğrencisi tarafından öldürüldü. İstihbarat Daire Başkanlığı'na atandıktan sonra Hrant Dink cinayeti işlendi. Akyürek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla İstihbarat Daire Başkanlığı görevinden alındı. Görevden alınmadan önce 9 Ekim 2009'da da tüm log kayıtlarını sildirdi. 

ADI DİNK CİNAYETİYLE ANILIYOR
Ramazan Akyürek, Hrant Dink cinayetinde de en çok tartışılan isimlerden biri oldu. Cinayetin azmettiricisi olarak suçlanan emniyet muhbiri Erhan Tuncel, cinayeti önceden emniyete bildirdiğini ancak emniyet görevlilerinin önlem alınamadığını söylemişti. Tuncel, açıkça, ismini vererek dönemin İstihbarat Daire Başkanı Akyürek'i işaret etmişti.