Ergenekon davasında tanık olarak dinlenilen yazar Ümit Fırat, Yalçın Küçük, ideolojik ve siyasi olarak Abdullah Öcalanı çok etkilemiş insanlardan biridir dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, davanın sanıklarından Prof. Dr. Yalçın Küçük'ün PKK terör örgütünün yayın organlarında yer alan konuşmalarını izleterek, tanık Ümit Fırat'a sorular yöneltti.
Yalçın Küçük'ün terörist başı Abdullah Öcalan'a sorular yönelttiği videonun izlendiği sırada savcı Pekgüzel, Fırat'a, ''Öcalan, Küçük'e 'çözümlemeleriniz bize yol göstermiştir' diyor. Yalçın Küçük'ün Abdullah Öcalan üzerinde etkisi var mıydı?'' diye sordu.
-''Küçük, örgütte üst konumda yer alıyordu''-
Fırat, Öcalan'ın Marksist terminoloji açısından yol gösterdiğini ifade ettiğini düşündüğünü belirterek, ''Yalçın Küçük, ideolojik ve siyasi olarak Abdullah Öcalan'ı çok etkilemiş insanlardan biridir. Küçük, hiyerarşik açıdan örgütte üst konumda yer alıyordu. Abdullah Öcalan oldukça otoriterdir. Kadrosunda yer alan kişiler 'senli benli' konuşamazlar, yan yana oturup, bacak bacak üstüne atıp soru sormak herkesin harcı değildir. Yalçın Küçük, Abdullah Öcalan ile bu şekilde konuşabilen az sayıda kişiden biriydi'' diye konuştu.
Küçük'ün konuşma yaptığı başka bir videoya ilişkin savcı Pekgüzel'in, ''Yalçın Küçük'ün buradaki 'En güzel baş Kürt başıdır. Çünkü başkaldırandır' şeklindeki beyanlarının Marksist ideolojiden çok bölücülük içerdiğini'' kaydetmesi üzerine Fırat, Küçük'ün ajitatif konuştuğunu, mizacının böyle olduğunu söyledi.
-Öcalan'a suikastın engellenmesi-
Savcı Pekgüzel'in Yalçın Küçük'ün arkasında başka bir güç bulunup bulunmadığına ilişkin soru sorduğu Fırat, şunları belirtti:
''Yalçın Küçük'ün arkasında bir desteği yoktu. PKK'ya yanaşarak orada bir kitlenin desteğini aldı. Kendi başına davranan, ancak bazı kontakları olan bir kişi. 1996 yılında Abdullah Öcalan'a düzenlenecek suikastı da bu kontakları sayesinde haber alarak, Öcalan'a söylüyor. Suikast bu şekilde engelleniyor. Muhtemelen Mesut Yılmaz'dan öğrenmiştir. Belki de dolaylı yollardan öğrenmiştir.''
Bir soru üzerine Fırat, kendisinin ve kendisi gibi düşünen kişilerin, Yalçın Küçük'ün Abdullah Öcalan'ı Kemalizm'e yaklaştırdığı görüşünü taşıdıkları anlattı.
Savcı Pekgüzel'in, Doğu Perinçek'in Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmeye ilişkin soruları üzerine Fırat, ''Doğu Perinçek burada törenle karşılanmış olabilir. O dönem Abdullah Öcalan'ın legal mevzilerde tanıtıma ihtiyacı vardı. O gün için Perinçek'in '2000'e Doğru' dergisi tek şansıydı. Abdullah Öcalan ilk defa 2000'e Doğru dergisindeki 4-5 hafta süren röportajlarıyla yer aldı. Ondan önce 1998 Ağustos'unda Mehmet Ali Birand bir röportaj yapmış ama gazetesinin politikasından, belki de başka baskılardan yayımlatamamıştı'' diye konuştu.
Fırat'ın dinlenilmesinin tamamlanmasının ardından duruşmaya, terörist başı Abdullah Öcalan'ın avukatlarından Doğan Erbaş'ın tanık olarak beyanının alınmasıyla devam ediliyor.
-Eymür hakkında suç duyurusu istemi-
Bu arada, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in avukatı Hasan Basri Özbey tarafından mahkemeye sunulan dilekçede, 27 Haziran'daki duruşmada tanık olarak ifadesi alınan Alaattin Çakıcı'nın anlatımlarından Mehmet Eymür'ün Perinçek'e yönelik suikast girişiminde bulunduğunun anlaşıldığı savunularak, Eymür hakkında suç duyurusunda bulunulması istendi.
Özbey, mahkemeye sunduğu bir başka dilekçeyle de eski MİT müsteşarları Sönmez Köksal, Emre Taner, Şenkal Atasagun, eski MİT görevlisi Nuri Gündeş ve yazar Gün Zileli'nin tanık olarak dinlenilmesini talep etti.