MAGAZİN

Perihan Savaş'tan fakirlik itirafı

İlk kez 5 yaşında sahneye çıkan Perihan Savaş oyunculuk mesleğinde yarım asırı devirdi.

18 Kasım 2012 Saat: 15:53
Perihan Savaş'tan fakirlik itirafı
Perihan Savaş'tan fakirlik itirafı
51 yıllık tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu Savaş "Bu meslek kolay değil. Epey bir fukaralık yaşadım. İçime sinmeyen işlerde de rol almak zorunda kaldım" dedi.

- Yıllardır sanat camiasının içindesiniz. Bu süreye onlarca sinema filmi sığdırdınız. Oynamayı çok isteyip de başka bir oyuncuya kaptırdığınız rol oldu mu?

Çok istediğim bir rol vardı. Türkan Şoray Hanım'ın oynayacağını duyduğum zaman çok üzülmüştüm. Ama rol bana Filmin adı; Bedrana'ydı. O, sinemada dönüm noktam oldu. 1974'te Antalya Film Festivali'nde o rolle, 'En İyi Kadın Oyuncu' ödülünü kazandım. Kitabını okuduğumda zaten çok beğenmiştim.

- Her işi kabul etmeme gibi bir lüksünüz var mı?

Bir dönem yoktu ama şimdi Allah'a şükür olsun ki var. Daha seçici davranıyorum. Ama bir dönem Türk sinemasında erotik film furyası olmuştu. O dönem kenara çekildim. İşte o dönem 1.5 sene sahneye çıktım. Daha sonra gelen şarkıcı, türkücü filmlerini kabul etmek zorunda kaldım. İçime sinmeyen işlerde de zaman zaman rol almak zorunda kaldım. Başka bir meslek bilmiyorum. Gidip, manavlık, tezgahtarlık falan yapamayacağıma göre o filmleri yaptım. Çok da kötü değildi.

KOMŞUDAN PARA ALDIK

- Perihan Savaş meslekte bulunduğu noktaya gelene kadar maddi, manevi çok zorluklar yaşadı mı? Zamanında hiç bakkala veresiye yazdırdınız mı? Ayın sonunu ekmek, peynir, zeytin yiyerek getirdiğiniz oldu mu?

Tabii oldu. Ben mesleğime ilk başladığım dönemlerde de daha sonraki dönemlerde de epey bir fukaralık yaşadım. Sahneye çıktığım dönem arabamı alabildim. Hep taksilerle, taksiden öncede minibüslerle gidip geldim sete. Ay sonunu getiremediğimizi hatırlıyorum, kiranın biriktiğini, annemin komşudan borç aldığını bilirim. 1973 yılında Altın Kelebek ödülü kazandığım zaman annem komşudan borç para almıştı. Ödülü alacağımı gece tören Lunapark Gazinosunda'ydı; o parayla, oraya gitmem için gidip kostüm aldık. Sonra peyderpey ödedik borcumuzu komşuya. Bu bir emek alınteri buÖ O kostümü hiç unutmuyorum; beyaz, küpür dantel, bol paça, sırtı açık omuzunda siyah beyaz çiçeği olan bir kostümdü.

Kıvanç ve Beren'i beğeniyorum

- Sizce bu meslek göründüğü gibi kolay mı?

Göründüğü gibi kolay değil. Özellikle dizi sektörü çok çabuk tüketiliyor. Para konusuna gelince, çok fazla para kazanılıyor. Ama bunun kalıcı olma ihtimali biraz zor. Bu işe emeğini vermiş oyuncularla, popüler kültür sanatçılarının aldığı paralar arasındaki uçurum gerçekten çok ciddi. Ama sanatçılık bu değil. Bazı gençler var, hiç bu işin içinde değiller. Magazinel değiller. Gerçekten bu işe gönül verip yapıyorlar. Kıvanç Tatlıtuğ, Nurgül Yeşilçay, Beren Saat, Engin Akyürek gibi isimler bu işi hakkıyla yapıyorlar.

Pazara da giredim manava da

Setin haricinde nasıl bir kadınsınız, pazara, markete gider misiniz?

Ben devamlı pazara giderim. Pazartesi pazarım var, Cumartesi pazarım var. Bayılırım pazara. Giderim pazarcılar, oturttururlar beni çay söylerler bana. Sohbet ederiz. Başka bir tezgahtan başka bir şey alacaksam, gider onları alır getirirler.

- Kameralar karşısına geçince sizin gibi yaşadığını söyleyen çok oyuncu ya da şarkıcı var, onlara inanalım mı?

Halkın içine girenler bellidir. O yaşamı bilir. Yaşamın ne olduğunu bilir. Bir ekmeğin kaç lira olduğunu bilir. Etin kilosunu bilmeyen oyuncular da var.

- Siz bilir misiniz?

Bilirim tabii. Bilirim ama semtten semte fiyatlar değişiyor. Alışverişimi kendim yapıyorum. Mesela karşı tarafta Çekmeköy'de daha ucuz etlerÖ Ama gelip de Etiler'den alışveriş yaparsan iki misli fazla oluyor.

Bazı programlarda insanları kullanıyorlar

- Siz de kadın programı yapıyorsunuz? Rakiplerinizin programlarını nasıl değerlendiriyorsunuz? İçlerinde ajitasyon yapanları da var mı?

Derya Baykal'ın haricindeki bütün kadın programlarında feci şekilde ajitasyon yapılıyor. Müge Anlı da ağlatıyor. Ama onun programı başlıyor, eline alıyor o kişinin katilini buluyor ya da kaybını buluyor. Buluna kadar üstüne gidiyor, sonuna kadar sahip çıkıyor. Evi yoksa ev yaptırtıyor. Ama öteki programlarda insanları çağırıp ağlatıyorsun zırlatıyorsun kapıdan çıktıktan sonra bir daha tanımıyorsun. Böyle bir şey yok, günah o insanlara. Günah... O insanlar kullanılıyorlar.

Şahan'ın yaptığı kolay komedi

- Cem Yılmaz'lar Şahan Gökbakarlar'ı izliyor musunuz?

Cem Yılmaz'ı izliyorum. O farklı bir şey yapıyor. Western filmini alıyor dalgasını geçiyor, uzaylı yapıyor, GORA'yı yapıyor o farklı bir şey yapıyor. Ama Şahan için bir şey diyemeyeceğim. O kadar çok küfürün içinde komedi sevmiyorum. Küfüre zaten insanlar gülerler. Şahan'ın yaptığı çok kolay bir iş. Mesela o Tamer Karadağlı'nın taklidini yapıyordu, Kenan Işık'ın taklidini yapıyordu. Ben onlara çok daha fazla güldüm. Güzel işti onlar. Ama doğrusu filminin ilkini izledim. Hiç hoşuma gitmedi. Keşke öteki işlere devam etseydi.

Adana Altın Koza'da bana 'Sinemanın Pamuk Prenses'i dediler.Meğer oralarda adım 'Pamuk Prenses'miş. İnanın çok hoşuma gitti. Süperstar, megastar, diva gibi isimleri arkadaşlarım kendileri takmışlar. Pamuk Prensesi duyuncu takma isimler olabilir diye düşündüm.

Halka örnek olduğuma inanıyorum. İnsanların ilgilerini gördüğüm zaman doğru bir iş yaptığımı görüyorum. Çok para kazanamasam da o sevgi bana yetiyor.

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Bidünya Haber | Dünya ve Türkiye Gündemine uzak kalmayın. Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız
Yukarı ↑