Rıza Sarraf Bodrum'da, karşılaştıkları koyda kendisine laf atan 2 üniversiteli gencin dövülmesi olayıyla ilgili polis merkezine giderek ifade verdi.
Rıza Sarraf'ın ifadesinde, "Eşimin ve çocuğumun, sanatçı arkadaşlarımın yanında gençlerin sürekli 'hırsız var' diye bağırmaları gücüme gitti. Karaya çıkışta onları uyarmak istedim, itişme oldu. Üzgünüm ve şikayetçi değilim. Bunlara gerek yoktu. Zaten gergin günler yaşıyoruz" dediği belirtildi.
Bodrum'da Karaada'nın Poyraz Koyu'na tekne ile günlük tura giden İstanbul Teknik Üniversitesi öğrencileri 20 yaşındaki B.B. ile aynı yaştaki Y.C., iddiaya göre, aynı koyda karşılaştıkları Rıza Sarraf'ın yatını görünce 'Bu yatı hangi parayla aldın?' ve 'Hırsız var' diye bağırdı. Tur bitiminde ilçede Bodrum Belediye meydanında gezen B.B. ile yanında bulunan Y.C. otomobille gelen kişiler tarafından dövüldü. İki gence saldıranların Rıza Sarraf'ın kaptanı, şoförü ve koruması olduğunu öne sürüldü. Sağlık ekiplerince Bodrum Devlet Hastanesi'ne kaldırılan öğrenciler tedavinin ardından taburcu edildi.
SARRAF: ÜZGÜNÜM VE ŞİKAYETÇİ DEĞİLİM
Olayın ardından Rıza Sarraf ifade vermek üzere İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği'ne gitti. Üniversiteli gençlerin dövülmesiyle ilgili yaklaşık 3 saat burada kalan Sarraf ile 3 çalışanının ifadeleri alındı. Sarraf'ın ifadesinde, "Tatil için gözden uzak bir koya gittik ancak yanımıza gelen teknedeki gençler bizi tanıyınca yüzerken, laf atmaya başladılar. Eşimin ve çocuğumun, sanatçı arkadaşlarımın yanında gençlerin sürekli 'Hırsız var' diye bağırmaları gücüme gitti. Karaya çıkışta onları uyarmak istedim, itişme oldu. Üzgünüm ve şikayetçi değilim. Bunlara gerek yoktu. Zaten gergin günler yaşıyoruz" dediği öğrenildi.
GENÇLER İLÇEDEN AYRILDI
Tedavilerinin ardından taburcu edilen B.B. ve Y.C. ile 4 arkadaşının da aralarında bulunduğu 6 üniversiteli, emniyette ifade verdi. Her iki tarafın da birbirinden şikayetçi olmadığı belirtildi.
B.B.'nin ifadesinde, "Doğal olarak herkesin tanıdığı birine en demokratik hakkımız olan tepki gösterme hakkımızı kullandık. Hakaret etmedik basit birkaç soru sorduk. Bize hakaret ettiler. Tehdit ettiler. Ardından tekneden indiğimizde saldırıya uğradık. Emniyette birbirimizden özür diledik. Şikayetçi olmaktan vazgeçtik. Zaten olsak ne olacak ki?" dediği öğrenildi.
Tur için arkadaşları ve öğretmenleri ile ilçeye gelen B.B. ve Y.C., emniyet bahçesinin içine sokulan otobüs ile İstanbul'a gitmek üzere dün saat 23.00 sıralarında yola çıktı. Sarraf’ın teknesi de sabah saatlerinde marinadan açılıp Gökova’ya hareket etti.
ANINDA SORU ÖNERGESİ
Bu arada CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Rıza Sarraf'ın korumalarının üniversite öğrencilerini dövmesi konusunda TBMM Başkanlığı'na, İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın yanıtlaması isteğiyle soru önergesi verdi. Tanrıkulu soru önergesinde şöyle dedi:
"Reza Zarrab ve korumaları gündüz vakti Bodrum'da vatandaşlarımıza saldıracak cesareti nereden almaktadır? İçişleri Eski Bakanının 'Vallahi öyle bir şey olursa senin önüne yatarım ya!' söyleminden cesaret alarak mı vatandaşları darp etmektedir? Reza Zarrab ve korumaları vatandaşlarımıza karşı saldırıları ve darp eylemleri sebebiyle gözaltına alınacak mıdır? Haklarında Bodrum Başsavcılığı'nca kamu davası açılacak mıdır? Reza Zarrab'ın basına verdiği mülakatta 'Cari açığın yüzde 15'ini ben kapattım' ifadeleri yer almıştı. Kapatılan cari açıktan sonra kendisini protesto eden vatandaşlara uygulanan darp sonucu yasal prosedür uygulanmaması ile ilgili 'Adalet açığı' var mıdır? Varsa bu 'Adalet açığı' ne zaman giderilecektir? Bu olayda sorumluluğunu yerine getirmeyen ilgili görevliler hakkında yasal işlem yapılacak mıdır?"