Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıkça Türkiye düşmanlığı yapan Avrupa ülkelerine yüklendi. “Sorunlarınızın önünde set olmaktan çıkarız!” dedi..
Erdoğan, Alman Parlamentosu'nda alınan sözde soykırım kararını eleştirerek Avrupa'ya sert mesajlar gönderdi. Türkiye'nin AB üyeliği konusunda sürekli bahaneler üretenlere şöyle seslendi: Hala Gezi olaylarına ağaç meselesi diye, 17-25 Aralık darbe girişimine hukuk operasyonu diye, terör eylemlerine demokratik tepki diye bakanlar varsa, izanından şüphe ederim. Alman Parlamentosu'nun aldığı karar da bu zincirin son halkasıdır. Dünyada soykırım konusunda söz söyleyebilecek en son ülkenin bize böyle bir ithamda bulunması hukukçuların tabiriyle söylüyorum hayatın olağan akışına uygun değildir. Önce onlar Holokost'u yeniden bir tanımlasınlar. Onlar Namibya Katliamı'nı önce bir gözden geçirsinler. Ya gündemimizdeki meseleleri hakkaniyetli şekilde çözüme kavuştururuz. Ya da Türkiye, Avrupa'nın sorunlarının önünde bir set olmaktan çıkar; sizi dertlerinizle başbaşa bırakırız. Bir kez daha altını çizerek ifade ediyorum. Bizim geçmişimizle ilgili utanacağımız hiçbir meselemiz yoktur. Ama ülkemizi sık sık Ermeni soykırımı tasarılarıyla tehdit eden devletlerin her birinin arkasında milyonlarca masumun kanı ve vebali vardır. Tüm dünyaya sesleniyorum. Beğenirler beğenmezler. Bizim Ermeni meselesindeki tavrımız en başından beri nettir. Biz soykırımın ithamını asla kabul etmiyoruz. Birinci Dünya Savaşı şartlarında, elbette Anadolu'da asayişi sağlamak amacıyla birtakım tedbirler alınmıştır. Ülkemiz kökenli veya vatandaşımız statüsündeki 5 milyona yakın kardeşimizin yaşadığı bir coğrafyaya husumet beslememiz, onu kendimizden ayrı görmemiz mümkün değildir.
KARŞIMIZA ERMENİLER'İ SÜRMEYİN
Erdoğan, Türkiye'ye karşı AB'nin çifte standardını eleştirdi: Herkes için hangi kurallar geçerliyse bizim için de aynısının geçerli olması gerekir. Biz bunu bekliyoruz. Kendi özel şartlarımızı ileri sürerek, pozitif ayrımcılık dahi istemiyoruz. Sadece adaletli ve ilkesel bir yaklaşım talep ediyoruz. AB müktesebatında ne varsa onu istiyoruz. Karşımıza Ermenileri sürmeyin, STK görünümlü operasyon birimlerinizi, medya görünümlü propaganda makinelerinizi sürmeyin. Bel altı vuruşlar yapmayın. Bakınız biz, bu kadar açık, şeffaf, net konuşuyoruz. Doğduğum büyüdüğüm yer Kasımpaşa'da dedikleri gibi; delikanlı olun, ciğerimi yiyin...