Paris İklim Anlaşması'nın en büyük fon destekçisi ABD'nin çekilme kararıyla Türkiye de anlaşmadayla ilgili kararını gözden geçirdi.
ABD Başkanı Donald Trump’ın Paris İklim Anlaşması’ndan çekilme kararı alması, gözleri Türkiye’nin anlaşmadaki konumuna çevirdi.
TRUMP'IN KARARI YOL HARİTASI GÖZDEN GEÇİRİLDİ
Anlaşmayı geçen yıl imzalayan Türkiye, Trump’ın çıkışı sonrası, onay sürecine ilişkin yol haritasını gözden geçirdi. Türkiye, anlaşmayı TBMM’den geçirmek için öncelikle ABD’nin tutumu sonrasında anlaşmanın geleceğini takip edecek.
ANLAŞMANIN VARLIĞI RİSKE GİRDİ
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, iklim değişikliği çalışmalarına maddi katkı sağlayacak olan ABD’nin çekilmesinin, anlaşmanın varlığını riske attığı görüşünde.
TÜRKİYE'NİN ŞARTI FONDAN PAY ALMAK
Türkiye’nin anlaşmaya taraf olmak için en önemli şartı ise oluşturulacak Yeşil İklim Fonu’ndan pay almayı garantilemek.
TÜRKİYE İMZALADI AMA ONAY SÜRECİ TAMAMLANMADI
Gazete Habertürk'ten Deniz Çiçek'in haberine göre Türkiye, geçen yıl nisan ayında Paris İklim Anlaşması’nı imzaladı. Anlaşmanın Meclis’te onay süreci tamamlanmadığı için Türkiye resmi olarak anlaşmaya henüz taraf olmadı.
ANLAŞMANIN HEDEFİ
Anlaşma, normal sıcaklıkların 1.1 derece üzerinde olan yeryüzü sıcaklığındaki artışın 1.5-2 derece arasında kalmasını sağlamayı amaçlıyor.
TÜRKİYE GELİŞMİŞ ÜLKE SINIFINDA OLDUĞU İÇİN PAY ALAMIYOR
Türkiye, gelişmiş ülkeler sınıfında görüldüğü için ülkelerin emisyon salınımlarını önlemek için oluşturulacak 100 milyar dolarlık fondan pay alamıyor. Ankara, gelişmekte olan ülke sınıfına sokularak, fon tarafından desteklenmeyi bekliyor.
Gelişmekte olan ülkeler, bu fondan alacakları gelirle yeşil enerji, yeşil ulaşım ile emisyon azaltımına yönelik teknolojilere yatırım yapacak.
"FON OLMADAN KATKI SAĞLANAMAZ"
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileri, ABD’nin çekilmesi nedeniyle Yeşil İklim Fonu’nda ciddi sorunların oluşacağını belirterek, “Fona en büyük kaynağı ABD sağlıyordu. Yeşil İklim Fonu olmazsa, hiçbir ülke sera gazı salınımı için önlem alamaz” dedi.
Yetkililer, anlaşmanın devreye girmesinin 2020’den itibaren olacağına işaret ederek, “Şimdi anlaşmanın varlığı yeniden tartışma konusu olacak. Kyoto da sağlıklı şekilde uygulanamadı” diye konuştu.