O uçakta bulunan ve kızının doğumu için İzmir’den Ordu’ya aktarmalı gelmek üzere yola çıkan Hatice Parıldar (47), o anları anlattı.

Parıldar, uçağın İstanbul'a inene kadar her şey normal olduğunu ve o esnada çok korktuklarını anlattı.

Parıldar, “Son anda yağmur, fırtına ve sis nedeniyle önünü göremeyip, uçurumdan aşağı atıvermiş. Ona ‘pas’ geç demişler ama o da havalanmamış. Kendimizi biranda aşağıda bulduk.

Çok kötüydü, benim emniyet kemerim bağlı olduğundan ben biraz ufak sıyrıklarla atlattım. Bir ara kafamı vurdum, sonrasını hatırlamıyorum. Yaklaşık 25 dakika baygın kalmışım” dedi.

“BİZİ KURTARAN YOK MU DİYE ÇIĞLIKLAR ATTIK”

Olay anında şokta olduklarını ve kurtarılmayı beklediklerini ifade eden Parıldar, “Anlatamıyorum. Kolum dirsekten bileğe kadar ezildi, boynumda zedelenmeler var.

Ödemler de oluşmuş. Bizi orada kurtardılar ama ön tarafta yangın, arka tarafta yangın çığlıklar ve bağıranlar, yakıt tankeri delinmiş üzerimize akıyordu.

Bize, ‘patlama olabilir hemen çıkalım’ dediler ama gidemiyorum. Sonra görevliler gelip bizi kurtardı” şeklinde konuştu.

Çok korktuklarını ve halen olayın etkisinde olduklarını ifade eden Hatice Parıldar, “Yerlerde insanlar yatıyor, kafasından darbe alanlar oradaydı. Ambulanslar geldi, ben onlara benden daha ağır yaralılara müdahale etmesini söyledim.

Uzun süre bu şoku atamayacağım üzerimden. Gözümü kapattığım zaman önüme geliyor, dün çarşıda ambulansın siren sesini duyunca olduğum yerde kaldım. Şoka girdim. O anı yaşamış gibi oldum” ifadelerini kullandı.

“ÖLEN KİŞİLERDEN BİRİSİ KARŞIMDA OTURUYORDU”

Kaza sonrası hayatını kaybeden kadınlardan birisinin tam karşısında oturduğuna dikkat çeken ve hayatını kaybettiğini haberlerden gördüğü ifade eden Hatice Parıldar, “Fotoğrafını görünce şok oldum, ağladım. Beni susturamadılar, televizyonu kapattılar beni izlemesin diye” şeklinde konuştu.

“ŞOKUN ETKİSİ İLE 2 GÜN UYUYAMADIM, ÇOCUĞUMA KAZA HABERİNİ SÖYLEYEMEDİM”

İniş esnasında uçağın hızlı olduğunu iddia eden ve şikayetçi olduğunu belirten Parıldar, şu ifadelere yer verdi:

“Rüzgarı önüne almış o nedenle bizi aşağıya atmış, orası resmen uçurumdu. Sonuna kadar şikayetçiyim, ben çocuğumun doğumuna gelmek için çıktım yola, çocuğuma söyleyemedim. Ona, hava şartlarının kötü olduğunu söyledim ve kandırdım. Şokun etkisi ile 2 gün uyuyamadım.