Akşam Gazetesi yazarı Ufuk Ulutaş, bugünkü köşesinde IŞİD - ESED terör kardeşliğini yazdı.
Ufuk Ulutaş yazısında, IŞİD, Irak’taki varlığını ABD işgaline, Suriye’deki varlığını da Esed rejiminin yarattığı kaos ve Nusra Cephesi’nin yükselişine borçlu olduğunu belirterek, Irak’ta işgal yıllarında faaliyet yürütürken en büyük dış desteklerinden birisini Suriye rejiminden aldığını vurguladı.
Ufuk Ulutaş'ın bugünkü köşesinden bir kısmı:
IŞİD’e dair sorunlu analiz ve pozisyonların önemli bir kısmı ampirik olarak kolaylıkla yanlışlanabilecek bir önkabule dayanıyor:
ŞİD, Esed rejimi karşıtı kütlenin bir parçasıdır veya IŞİD’in Esed rejimini devirme önceliği vardır. Bu yanlış ön kabulden hareketle ABD’den Türkiye’deki muhalefete kadar farklı aktörler hem IŞİD konusunda hem de Suriye meselesinin çözümüne dair yanlış pozisyonlar almakta.
IŞİD’e dair kamuoyuna da mal olmuş birkaç noktayı sıralayalım:
¦ IŞİD, Irak’taki varlığını ABD işgaline, Suriye’deki varlığını da Esed rejiminin yarattığı kaos ve Nusra Cephesi’nin yükselişine borçludur. Irak’ta işgal yıllarında faaliyet yürütürken en büyük dış desteklerinden birisini Suriye rejiminden almıştır. Irak’a yabancı savaşçıların taşınmasında ve hatta toplanmasında Suriye Baas rejiminin kilit rol oynadığı bir sır değildir. Suriye’de ise Nusra Cephesi’nin Irak İslam Devleti Örgütü’nün otoritesini kabul etmemesi üzerine El-Bağdadi Suriye’ye girmiş ve iki öncelik belirlemiştir: Birincisi, Nusra Cephesi’ni yok edip özellikle Körfez’de güçlü olan “cihat” sektörünün para kaynaklarını tekeline almak. İkincisi ise Suriye’deki kaostan istifade ederek ele geçireceği ganimet ve sahayla özellikle örgütün Irak’taki operasyonlarına destek sağlamak. Meseleye bu açıdan baktığımızda Suriye rejimini devirmek IŞİD’in öncelikler listesinde ilk 3’e bile girmez.
¦ IŞİD Irak işgali sırasında yakın ilişki kurduğu Esed rejimiyle Suriye’ye girdiği günden itibaren siyasi ve ekonomik ilişkilere sahip olmuştur. IŞİD’in Esed rejimine önemli miktarda petrol sattığını bilmeyen yok. Buna ek olarak uzun bir süredir karşılıklı saldırmazlık paktına (iki tarafın da önceliklerine hizmet ediyor) iki taraf da riayet etmiştir. Örneğin Rakka’ya yönelik Esed rejiminin saldırıları Rakka IŞİD’in kontrolüne geçtikten sonra bıçak gibi kesildi. Esed varil bombalarını IŞİD’in kontol ettiği geniş bölgelerde değil Suriye’nin organik muhalefetinin bulunduğu dar alanlarda kullandı.
¦ IŞİD, Esed rejimi karşıtı bir örgütten ziyade Suriye muhalefeti karşıtı bir örgüttür. Bu sebepten Suriye muhalefetine verdiği maddi ve manevi zararla Esed rejimine verdiği zarar kıyas kabul etmez. IŞİD rejimle savaşarak hakimiyet alanı kazanmayı değil, muhalefetin rejimden ele geçirdiği alanları muhalefetle savaşarak ele geçirme yolunu seçmiştir. IŞİD Suriye’nin organik muhalefetini tasfiye etmek için aktif bir şekilde kullanılmıştır. Örneğin, Tevhid Tugayları’nın Komutanı Abdulkadir Salih’in ve Ahrar’uş-Şam liderlerinin şehit edildiği saldırıların istihbaratı da IŞİD tarafından verilmiştir.