Ünlü bir markanın Türkiye satış direktörü olan C.E.’nin, evlerinde Budizm ve Taoizm ayinleri yaptığını, kendisini dövdüğünü, bir kadınla birlikte ‘inziva’ adı verilen etkinlikle Çin ve Hindistan’a gittiğini iddia eden 19 yıllık eşi P.E., 2.5 milyon l
İstanbul Aile Mahkemesi’ne açılan davaya göre; P.E. ile C.E.’nin evliliklerinden iki çocukları oldu. C.E., bir kişisel gelişim uzmanına çok yüksek miktarda para ödeyerek Budizm ve Taoizm temelli kişisel gelişim dersleri almaya başladı. Zaman içerisinde tüm enerjisini ve vaktini bu eğitimlere yoğunlaştıran C.E., eğitim grubu ile birlikte ‘inziva’ adı verilen birçok etkinliğe katılarak Çin ve Hindistan gibi ülkelere gitti. Eşine, “Beni terk de etsen gideceğim” diyen C.E. hayatının anlamının çocukları olmadığını söyledi.
EVDE AYİN DÜZENLENDİ
En son Çinli bir kişisel gelişim uzmanı ve Türkiye’deki temsilcilerinden online eğitim alan C.E., iddiaya göre evde çocuklarının gözü önünde sürekli ayin benzeri çeşitli ritüeller yapmaya başladı. Havada eliyle ‘kaligrafi şifası’ yapan C.E., aldığı yeni eğitimlerde anlamsız sesler çıkartarak sık sık bağırıyordu. Baba olmaktan çok uzak bir profil çizen C.E., çocukların gelişimini de olumsuz etkiledi.
Eşinin ‘inziva’ adlı gezilere bir kadınla birlikte gittiğini itiraf etmesi üzerine büyük bir yıkım yaşayan P.E.’nin dilekçesinde şu ifadelere yer verildi: “P.E., ilerleyen süreçte de eşinin fiziksel şiddetine ve ölüm tehditlerine maruz kalmıştır. Küçük çocuk annesinin darp edilmesine şahit olmuş ve yaşananlar karşısında korkudan kekelemeye başlamıştır. Davalıdan çocuklar için 15 bin, P.E. için de 15 bin lira olmak üzere toplam 30 bin lira nafaka istiyoruz. Ayrıca 1 milyon 500 bin maddi, 1 milyon da manevi olmak üzere toplam 2 milyon 500 bin lira tazminatın davalıdan tahsilini istiyoruz.”
KARŞI DAVA AÇTI
Davaya cevap veren C.E. ise iddiaların asılsız olduğunu belirterek karşı boşanma davası açtı. Eşine ve çocuklarına karşı hiçbir zaman şiddet uygulamadığını cevap dilekçesinde belirten C.E.’nin avukatı, “C.E.’nin kişisel gelişimini sağlamak ve kendini geliştirme amacını taşıyan çalışmaları bile davacı tarafından kusur olarak yansımıştır. P.E., eşini kendisine zaman ayırmamakla ve ailesiyle ilgilenmemekle suçlamıştır. Oysa C.E. bu çalışmayı ailesini daha mutlu etmek amacıyla yapmaktadır. Ailesini ihmal etmemiştir. Gezilere eşini de davet etmiş ancak eşi reddetmiştir. Huzursuzluk P.E.’den kaynaklanmaktadır” dedi.