İlk kulağıma geldiğinde inanamadım.. Ama küçük bir araştırma yapınca olayın yargıya yansıdığı ve duyduklarımın buzdağının üstü olduğunu gördüm.
Size burada gerçek bir öykü anlatacağım.
Bu; Türkiye’nin tanınmış işadamlarından olan ve 1990’lı yılların başında İzmir’in Çeşme ilçesi Ovacık bölgesinde yaklaşık 150 hektar alana kurduğu üzüm bağlarında şarapçılığa başlayan Gündüz Arel’in gayrimenkullerinin üzerine çökülmesinin inanılmaz öyküsü.
Gündüz Arel
İsveçli bir kadınla evli olan Gündüz Arel, 2004 yılında 60 yaşındayken eşinden boşanır. Boşandıktan kısa süre sonra da aynı yıl, bir süredir birlikte yaşadığı B.Y. adlı Türkle evlenir.
10 yıl sonra bu evlilik de anlaşmalı boşanmayla sonuçlanır.
İşte film senaryolarını kıskandıracak olaylar zinciri de bundan sonra başlar.
B.Y. ile anlaşmalı boşanan işadamı Gündüz Arel, sahibi olduğu 60 gayrimenkulün tapusunu, bir işyerinde asgari ücretle çalışan ve üzerinde hiç mal olmayan B.Y’ye verir.
İşin ilginç tarafı malları anlaşmayla eşine veren Arel’e 10 bin lira nafaka bağlanır.
Yani malları alan kadının, kocaya nafaka ödenmesine karar verilir.
Arel çiftliği ve bağları..
Şaşırmayın.
Daha ilginci var…
Nafaka şöyle ödenir: Gündüz Arel’in banka hesaplarından önce B.Y’nin hesabına para aktarılır, sonra o para nafaka olarak geri hesaba yatırılır.
16 Haziran 2014 tarihinde de boşanma ilamı gereğince tüm gayrimenkuller, mahkeme kararıyla satış ve devir harçsız olarak B.Y. adına tescil edilir.
Bununla da kalmaz 15 Eylül 2014 tarih ve 12503 yevmiye numaralı Çeşme Noterliği vekaletnamesi ile Gündüz Arel, boşandığı eşi lehine taşınmaz satış vekaleti verir.
Kalan diğer mallarla ilgili tasarrufta bulunabilsin, isterse satabilsin diye…
13 Kasım 2014 tarihinde Gündüz Arel, yüksek tansiyon ve göğüs ağrısı şikayetiyle İzmir Atakalp Hastanesi’ne başvurur. Hastanede yapılan tetkikler sonucu kendisine koroner arter by-pass önerilerek taburcu edilir.
4 gün sonra yani 17 Kasım 2014 tarihinde durumunun ağırlaşması üzerine bu kez İzmir Özel Tınaztepe Hastanesi’ne yatırılır.
19 Kasım 2014’te apar topar kalp ameliyatı yapılarak, yoğun bakıma alınır.
Ve bu ameliyattan sadece iki gün sonra, işadamı Arel yoğun bakımda yatarken B.Y, Çeşme Noterliği’nin 15.09.2014 tarih ve 12503 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile harekete geçer.
Gündüz Arel’in sahipliğinde kalan Çeşme İlçesi 16 Eylül Mahallesi Tekke Koyu Mevkii 6491 Ada, 2 Parsel sayılı taşınmazdaki 2 katlı müstakil evi A.O. Z’ye 800 bin liraya satar.
Parayı elden ister, ancak A.O. Z, “mal kimin üzerineyse parayı onun hesabına yatırırım” der.
Öyle de olur.
Ancak o paranın 130 bin lirası yine B.Y tarafından aynı gün çekilir.
Ve bir gün sonra da Gündüz Arel, 70 yaşında vefat eder. Takvim yaprakları 22 Kasım 2014’ü göstermektedir.
Bir dönem MHP Çeşme İlçe Başkanlığı da yapan, Çeşme halkı tarafından sevilen sayılan bir iş insanı olan Gündüz Arel, ne hikmetse adeta kimseye haber verilmeden alelacele defnedilir.
Bir zamanlar yakın dostu olan merhum Alpaslan Türkeş'i her daim evinde misafir eden Gündüz Arel'in cenazesine; çocukları, dostları, arkadaşları ve de çalışanları dahi katılamaz.
Ve gelelim can alıcı noktaya…
Gündüz Arel vefat eder etmez yani yedisi bile çıkmadan, 26 Kasım 2014 tarihinde B.Y. boşanma protokülüyle adına tescil edilen 60 adet gayrimenkulü sadece ve sadece 186 bin lira karşılığı Yalçın S.’ye satar.
Ertan Çevik
Bu satıştan iki gün sonra 28.11.2014 tarihinde de yine çok düşük bir bedelle aynı mülkler İzmir Buca Baptist Kilisesi Pastörü Ertan Çevik’e devredilir.
Ortada bir hile-i şer var…
Ve düşünebiliyor musunuz, insanlara doğruluğu, dürüstlüğü, iyi insan olmayı, kul hakkı yememeyi öğütleyen bir din adamı da bunun tam göbeğinde.
Ortada bir hile var diye niye yazdım.
Çünkü bu durum mahkemeye de yansımış. Elimde dava kayıtları var.
Ve taraflar hile, daha doğrusu danışıklı dövüş yaptıklarını hakim önünde kabul etmişler.
O hikayeyi de bir sonraki yazımda anlatacağım.
HasanÇömlekçi