GÜNCEL

Vatanı satmak askeri tehlikeye atmakla olur

Yeri iki defa değişen türbenin üçüncü defa taşınmasına “vatanı satmak” diyenleri eleştiren Erdoğan, “Vatanı satmak askerlerimizi tehlikeye atmakla olur. Yüksek faizle milletin kaynaklarını heba etmekle olur” dedi.

28 Şubat 2015 Saat: 09:15
Vatanı satmak askeri tehlikeye atmakla olur
Vatanı satmak askeri tehlikeye atmakla olur

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Valiler Buluşması çerçevesinde 81 ilden gelen valilerle öğle yemeğinde bir araya geldi. Tarihteki büyük liderlerin halkla arasındaki mesafeyi kapatma başarısını göstermiş kişiler olduğunu belirten Erdoğan, “Her valimiz bulunduğu ilin benim oradaki vekilimdir ve o ilin lideridir” dedi. Erdoğan şu mesajları verdi:

Başarılı bir operasyon

Son olarak Süleyman Şah Türbesi’nin nakli konusundaki tartışmaları hep birlikte gördük. Dün Türkiye’nin Suriye’de maceraya sokulmaması gerektiğini haykıranlar bugün hilafe hakikat olduğunu bile bile toprak kaybetmekten söz ediyor. Bir metrekare toprağımız kaybolmamıştır. Şu anda belki de dünyanın en sıkıntılı bölgesine girildi, oradaki askerlerimiz ve manevi emanetlerimiz alındı. Yeri daha önce çeşitli sebeplerle iki defa değişmiş bir türbeyi üçüncü defa taşımış olmayı vatanı satmak olarak nitelendirenler açık söylüyorum vatan kavramının ne olduğunu bilmeyenlerdir.

Göz yumulmuştu

Vatanı satmak nasıl oluyor biliyor musunuz, vatanı satmak ortadaki açık gerçeğe, somut bilgilere rağmen kahraman askerlerimizi orada tehlikeye atmakla olur. Vatanı satmak kendi dirayetsizliğiniz, kendi iş bilmezliğiniz yüzünden ülkeyi kriz üzerine krize sokmakla olur. Vatan satmak bu topraklarda bin yıllık ortak geçmişi olan insanların birliğini, beraberliğini, kardeşliğini sağlayamayarak ülkenin maddi, manevi kayıplara uğramasına göz yummakla olur. Vatanı satmak yüksek faizle, yüksek enflasyonla, kötü yönetimle ülkenin ve milletin kaynaklarını heba etmekle olur. Türkiye’yi hemen yanı başımızdaki kaos ortamına sokmak isteyenlere engel olmak için stratejik bir hamle yapmak vatana hizmet etmektir.

Sevgimizi ispatladık

Çözüm süreciyle ülkenin kanayan yarasına, milletin dağlanan yüreğine merhem olmaya çalışmak vatana hizmet demektir. Ekonomiyi ve onunla birlikte refahı 12 yılda üç kat büyütmek, ülkeyi tarihinde görülmemiş yatırımlarla buluşturmak vatana hizmet demektir. Sene 1980-1982 kişi başı milli gelir bin 567 dolar şuanda hamdolsun 11 bin dolar. Enflasyonu ve faizi düşürerek lobilere aktarılan kaynağı ülkeye ve millete hizmet için yatırıma dönüştürmek vatana hizmet etmektir. Yapılanlar ortada, bizi vatanı satmakla itham edenlerin bu ülkeye ve bu millete verdikleri zararı anlatmaya kalksam sokağa çıkacak yüzleri kalmaz. Milletimize hiçbir katkıları olmadığı gibi başında bulundukları partilere de hiçbir katkıları dokunmadı. Biz vatan sevgimizi, millet sevgimizi yaptığımız hizmetlerle sayısız defa ispatladık. Süleyman Şah meselesinin ne olduğunu herkes gayet iyi biliyor. Türkiye herhangi bir hakkından vazgeçmemiştir.

HOLLANDE GÖNÜLLERE SU SERPTİ

Türkiye’nin yakın çevresinde büyük krizler yaşandığını belirten Erdoğan, “Hele Suriye’de yaşanan tam bir insanlık dramı. 350 bin insanı öldüren bir katile, bir zalime bu topraklardan güya siyaset yaptığını söyleyen birileri ziyarete gidebiliyor. Hele şükür dün Fransa Devlet Başkanı Hollande’nin kendi ülkesinden bazı milletvekillerinin Suriye’ye gitmesi veya gidecek olmasından dolayı onlar hakkında yaptığı açıklama gönüllere su serpen açıklamaydı. ‘Böyle bir katile nasıl olurda Fransa gibi bir ülkenin milletvekilleri ziyarete gider’ diye. Biz ülkemize sığınan Suriyeli kardeşlerimize en iyi şekilde ev sahipliği yapmaya çalışıyoruz. Bereketiyle bu hazine güçleniyor. Bizde bu desteklerimizi yapmaya devam ediyoruz” diye konuştu.

DEAŞ’LA TERÖR ÖRGÜTÜNÜN HİÇ BİR FARKI YOK

Erdoğan, “Unutmayalım ki dara düşmüş ve dara düşmenin ötesinde bombaların altında kalan insanlara bu millet kucağını açmak suretiyle hem insani hem vicdani hem de İslami bir görevi yerine getirmiştir. Suriye içinde örgütlenen ve 120 ülkeyle birlikte bizim desteklediğimiz muhalefet tam netice almaya yaklaşırken biranda DEAŞ diye bir örgüt icat edildi, işler tepetaklak oldu. Aslında ortada tanımlanabilen tabanı, tanımlanabilen hiyerarşisi, tanımlanabilen hedefi olmayan bir yapı var. Bu örgütün bir proje ürünü olduğunu anlamak için öyle çok derin siyasi analize filan ihtiyaç yok. Her şey ortada. Musul’da kütüphane yakan, camileri yıkan, aynı şekilde türbeleri yakan yıkan bu örgütle ülkemizde okulları yakan örgüt arasında aslında hiçbir fark yok” dedi.

MİLLETİN KABUL EDEBİLECEĞİ ÖZGÜN BİR SİSTEM

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Hak- İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Yağız Eyüboğlu, TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar ve Memur-Sen Genel Başkan Vekili Günay Kaya’yı kabul etti. Kabulün ardından gazetecilere görüşmeyle ilgili bilgi veren Memur-Sen Genel Başkan Vekili Günay Kaya, Türkiye’nin sorunları, “Çözüm Süreci”, yeni anayasa ve başkanlık sistemiyle ilgili sivil toplum kuruluşlarının görüşlerini ifade ettiklerini belirtti. Kaya, 8 Haziran tarihinin yeni anayasa konusunda milat olarak kabul edilmesi ve bu tarihten itibaren sivil anayasanın yazılması gerektiğini ifade etti. Görüşmede, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da kendilerine detaylı bilgiler verdiğini anlatan Kaya, “Onun da temas ettiği, milletin konsensüs ve milletin kabul edebileceği özgün bir sistemin kurgulanmasıdır. Türkiye’nin bu şekilde gelecek yüzyıla taşınması noktasında 77 milyonun konsensüsüne de Sayın Cumhurbaşkanımız vurgu yaptı” diye konuştu. Erdoğan, valilere yaptığı konuşmada başkanlık sistemiyle ilgili olarak, “Seçim sonuçlarına göre yeni anayasa ve başkanlık sistemi gündeme gelecek. Esasen Cumhurbaşkanının doğrudan halkın oylarıyla seçilmesi bu konuda atılmış ilk adımdır. Bu bir sistem değişikliği değil Türkiye Cumhuriyeti’nin bekası meselesidir. Türk tipi başkanlık sistemi olmaz diyorlar. Çok açık söylüyorum, bal gibi de olur. Amerika, Meksika, Küba, Arjantin, Rusya, hepsinde farklı sistemler var. Bir arı maharetiyle çiçeklerden nasibimizi alalım, ondan sonra balımızı yapalım. Kendi geleneklerimiz ve göreneklerimizle de çerçevelenmiş, ‘işte bizim başkanlık sistemimiz’ der, bununla  beraber geleceğe yürürüz” dedi.

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Bidünya Haber | Dünya ve Türkiye Gündemine uzak kalmayın. Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız
Yukarı ↑