Başbakan Yardımcısı Akdoğan, Ağrı'daki çatışmayla ilgili olarak, "Alınan tavra baktığımızda HDP'nin makyajının çok çabuk döküldüğünü söyleyebiliriz" dedi.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Silahlı unsurlar, terörist unsurlar yerleşim yerlerini terk etmelidir ve seçime gölge düşürecek şekilde halkın iradesine ipotek koyacak şekilde faaliyetler yapmamalıdır. Bu büyük bir tacizdir" dedi.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, AK Parti İl Koordinasyon Merkezi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, Ağrı'da yaşanan çatışmaya değindi. Akdoğan, "Güvenlik güçleri elbette tedbir alacaktır. Söz söyleyenler bir kere dönsünler, o teröristlere laf söylesinler" diye konuştu.
"Son dönemde yaşanan olumsuz olaydan da bu seçim sürecini istismar etmeye çalışıldığını görüyoruz" ifadesini kullanan Akdoğan, "Bu olaydan sonra, alınan tavra baktığımızda HDP'nin makyajının çok çabuk döküldüğünü söyleyebiliriz. Bir yandan batıya dönük, yurtdışı seçmenlere dönük farklı bir imaj oluşturmaya çalışırken, Doğu ve Güneydoğu'da son derece eski yöntemlerle, yani baskı ve şiddetle seçim sürecini terörize ederek oy toplamaya çalıştıklarını görüyoruz" dedi.
Akdoğan, "Tabi bu kendileri açısından paradoks oluşturuyordu ve daha kampanya başlamadan ilk günde bu ortaya çıktı. Bir tarafta baskıyla oy toplayacaksınız, öbür tarafta da farklı bir imaj üretmeye çalışacaksınız, bu sürdürülebilir bir durum değil. Yani bir elde silah olacak, diğer taraftan da siyaset ve demokrasi diyeceksiniz. Bu bir kandırmaca dönüşür. Bu yüzden demokrasiye güçlü bir şekilde inanan insanların, silahın tamamen devre dışı kalması için çaba göstermesi gerekir" değerlendirmesinde bulundu.
'HALKIN İRADESİNE İPOTEK KOYMA ÇAYLIŞMASIDIR'
Olayla ilgili olarak 'provokasyon' söyleminden bahsedildiğine işaret eden Akdoğan, "Provokasyon, güvenlik güçlerinin vatandaşla temas etmesi değildir, vatandaşın güvenliğini sağlamak için halka karışması değildir. Teröristlerin, halkın içerisine karışmasıdır, silahlı unsurların yerleşim yerlerinde dolaşmasıdır. Hem eylemsizlik diyeceksiniz hem de silahlı unsurlar yerleşim yerlerinde dolaşacak halka karışacak, bu kabul edilebilecek bir şey değildir. Burada teröristle kucaklaşma şöleni yapacaklarına, halkla bütünleşme şölenleri yapmaları gerekir" diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Akdoğan, şunları kaydetti:
"Silahlı unsurların yerleşim yerlerinde dolaşması, seçimi silahın gölgesinde yapma çabasıdır. Halkın iradesine ipotek koyma çalışmasıdır. Buna son verilmesi gerekir. Güvenlik güçlerinin amacıdır elbet halkın huzurunu sağlamak, seçim güvenliğini sağlamak. Milletimizin orada rahat bir şekilde, bu süreci geçirmesini sağlamak, güvenlik güçlerimizin görevidir. Güvenlik güçlerimiz de kamu düzenini sağlamak ve gereken her türlü tedbiri almak durumundadır ve bundan sonra da alacaktır.
Kamu düzenini sağlamak, askerimizin, polisimizin görevidir ve bu kişiler, güvenlik güçlerimize orada bir takım vatandaşların yardımcı olduğunu biliyoruz. Elbette de öyle olması gerekir. Çünkü güvenlik güçlerimiz, askerimiz, polisimiz milletin evladıdır. Milletin evladı, orada milletin hizmetindedir. Bu ordu da milletin ordusudur ve milletimize hizmet etmeye çalışmaktadır. Herkesin bunu doğru anlaması lazım. 'Taraflar şöyle yaptı', 'taraflar böyle yaptı' gibi davranışlar da son derece yakışıksızdır. Burada taraf falan yoktur. Bir tarafta devletin askeri polisi vardı. Diğer yanda teröristler vardı. HDP'nin bu olayda bile takındığı tavır, ne kadar ikircikli olduğunu ortaya koymuştur."